Akşam gazetesinin ekonomi sayfasında Şenay Büyükköşdere
imzalı haberinde
Sarsılmaz Silah şirketinin yöneticisi Ala Satıcı'nın sözleri var.
Başlık
"Türk kadını silaha meraklı." Satıcı haberde kadınların silah sahibi
olmasını savunuyor, bunu silah sanayisinin her zamanki pazarlama mesajına
"güvenlik ihtiyacı"na dayandırıyor.
7 Temmuz tarihli haberde Satıcı silahın kendisi için tam bir
el çantası gibi olduğunu, bireysel silahlanmaya karşı başlatılan kampanyalara
da anlam veremediğini anlatıyor: "Silahı sorun yapıyorlar, herkes bireysel
silahlanmaya karşı. Ben bunu anlamıyorum, böylelikle ruhsatsız silaha kapı
açıyorlar. Halbuki hiçbir suç ruhsatlı silahla işenmiyor. İşlense bile
saniyesinde yakalanıyor..."
"Beklediğimizden iyi sattık"
Haberin devamında şirketin silah satışlarında nasıl büyük
pay sahibi olduğu anlatılıyor, ardından söz yine Satıcı'ya geliyor.
Pazarlamanın şekli bu sözlerde ortaya çıkıyor: "Kadın arkadaşlarımın
çoğunun tabancası var. Bayanlar silaha çok meraklı. Eşi seyahatte olan, evde
yalnız kalan kadın, silahı güvence olarak görüyor. Özellikle renkli tabancalara
kadınların büyük ilgi gösteriyor. Fuşya rengi, yeşil, mavi tabancalar çıkardık
ve beklediğimizden iyi sattık."
Haberde şirketin orduya piyade tüfeği satmak için izin
beklediği, Satıcı'nın "politikaya yeşil ışık yaktığı" bilgileri de
var ama, en önemli bilgiler eksik: Bireysel silahlanmanın kadınları nasıl
etkilediği.
Bir evde silah varsa ölüm riski 12 kat artıyor
Haberde yer almayan bilgileri, Umut Vakfı'ndan Nazire
Dedeman'ın "Kadın ve Silah" sunumundan da
yararlanarak biz verelim:
-
Emniyet ve Jandarma verilerine göre 2007
itibarıyla, Türkiye'de 2,5 milyon ruhsatlı, yaklaşık 7,5 milyon ruhsatsız silah
var. Bunlara kurusıkıdan dönüştürülmüş silahlar dahil değil.
-
Uluslararası Hafif Silahlar Eylem Birliği'nin (IANSA)
raporlarına göre, bir evde ateşli silah varsa, ölüm riski diğer şiddet
türlerine göre 12 kat artıyor.
-
Dünyada, her yıl 30 binden fazla kadın ve
kız çocuğu ateşli silahlarla öldürülüyor.
-
Adli Tıp Enstitüsü'nün geriye dönük 12 yılı
içine alan araştırmasında, tüm eş öldürme vakalarında silah yüzde 35 oranında
kullanılmış.
-
Bakırköy Kadın ve Çocuk Tutukevi'nde,
Bakırköy Psikiyatri ve Tedavi Araştırma Merkezi’nin (BAPAM) 2000'de yaptığı bir
çalışmaya göre, kadın mahkumların yüzde 40’ı insan öldürme suçundan dolayı
cezaevinde ve bu kadınların öldürdüğü kişilerin yaklaşık yüzde 80'i eşleri. Bu
silahlar kocalara ait.
Kadınlar anlatıyor: Fiziksel şiddetten
kaçarsın, ama mermilerden kaçamazsın
Aile içi şiddet bu denli yaygınken, kadına yönelik şiddetin
ateşli silahla gerçekleştirilmesi ihtimali çok daha yüksek. IANSA'nın
"Kadın, Silahlı Şiddet ve Ev" raporundan bazı bilgileri aktaralım.
-
Fransa'da birlikte oldukları erkek tarafından öldürülen
kadınların üçte biri ateşli silahla vuruluyor. ABD'de bu oran yüzde 66. Güney
Afrika'da altı saatte bir kadın eşi ya da eskiden birlikte olduğu erkek
tarafından silahla öldürülüyor.
-
Silahlı şiddet, kadına yönelik şiddetin en ölümcül türü.
IANSA raporunda bir kadın şöyle diyor: "Fiziksel şiddetten kaçabilirsin,
ama mermilerden kaçamazsın."
-
Evde silahla kadın daha çok risk altında. Silah kadınlar
için korumadan çok cinayet ihtimali demek. Evdeki silah dışarıdan gelen
birinden çok evin içindekilere yönelik bir korkutma ya da yaralama aracı olarak
kullanılıyor. ABD'de silah bulunması evdeki birinin öldürülme riskini yüzde 41
artırıyor. Kadınlar içinse öldürülme riski üç kat artıyor. Ayrıca evde silah,
kaza ihtimalini de artırıyor.
Kadına yönelik şiddette ruhsatlı silah daha çok
-
Silah erkekler tarafından kadına yönelik fiziksel şiddet,
psikolojik şiddet ve tecavüz için de korkutma aracı olarak kullanılıyor.
Kadınlar eşlerinin ev hayvanlarını öldürerek ya da silahlarını temizlemek için
ortaya çıkarıp göstererek gözdağı verdiklerini, kendilerini itaate
zorladıklarını anlatıyor.
-
Erkekler kadına yönelik silahlı şiddeti daha çok ruhsatlı
silahla gerçekleştiriyor. Ev içi cinayetlerde kullanılan ruhsatlı silahların
oranı daha yüksek.
Kadınların silahsızlanmadaki gerçek rolü
Haberde hiç söz edilmeyen başka bir konu daha var. O da
bireysel silahsızlanmada, silahlı çatışmaların sona erdirilmesinde kadınların
etkin rolü. Bireysel silahların toplanmasıyla ilgili birçok kampanyada kadınlar
ikna edici ve süreç başlatıcı, şiddetsizlik kültürünün yerleşmesi ve takibinde
temel bir role sahipler.
Sözün özü gazeteciye düşen silah satıcılarının
pazarlama faaliyetlerine katkıda bulunan "kadınlar silaha bayılıyor"
haberleri yerine, "kadınlar silahsızlanmayı mümkün kılıyor" haberleri
yapmak. (TK/EZÖ)