Şiddet Gördüğü Kocasını Öldüren Aylin Işık’a 15 Yıl Hapis Cezası
Kendisine yıllarca sistematik şiddet uygulayan kocasını öldüren Aylin Işık'ın karar duruşması Çağlayan'da bulunan İstanbul Adliyesi 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
Etkin Haber Ajansı’ndan Havva Cuştan’ın haberine göre, Duruşmaya Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi'nde tutuklu bulunan Aylin Işık ve avukatları katıldı.
Işık’ın öldürdüğü kocasının avukatı Erdal Çelik, Aylin'in kocası tarafından darp edilmediğini iddia etti. Avukat Çelik, Işık’ın planlı bir şekilde, tasarlayarak öldürmeden cezalandırılmasını istedi.
"Beş yıldır neden kast etmedi?"
Çelik’in ardından söz alan Işık’ın avukatı Esin Yeşilırmak şunları söyledi:
"Müvekkilim duruşmalarda boğuşma esnasında, itiş kakış olduğunu ve itiş kakış esnasında maktulün vurulduğunu söyledi. Ve müvekkilim olayın ardından karakola gittiğinde polislere de ölüp ölmediğini bilmediğini söylemiştir. Keza polisler de bunu doğruladı. Otopsi raporları da gösteriyor ki; maktul müvekkilimin iddia ettiği gibi sarhoştur.
“Ayrıca öldürme amacıyla olsa saçmanın girişi ve tek atış oluşu kasten öldürmediğini gösteriyor. Mütalaada haksız tahrikin nedeni ise olay günü saç çekme olarak gösteriliyor ama müvekkilimin maktul ile 5 yıllık bir ilişkisi var. 5 yıllık süreçte müvekkilim intihar etmişti, birçok darp raporu var, işkenceye tecavüze uğradı. Beş yıldır neden kast etmedi?"
“Olay günü ise kendisini öldürmemesi için maktulü ikna etmeye çalışıyor ama yaşam hakkına yönelik bir saldırıda savunma uygulamıştır. Bu durumun yasalardaki karşılığı meşru müdafaadır. Beraatini ve tahliyesini talep ediyoruz" dedi.
“Aylin hayatını savundu”
Işık’ın avukatı Sezin Uçar da şunları belirtti:
“Müvekkilimin şiddet görmesi için yatağın tamamının mı olay günü bozulması gerekir, 5 yıldır yaşadığı işkenceler neden göz önüne alınmıyor? Kadına yönelik şiddet Türkiye'nin en önemli gündemlerinden biri. Hiçbir kadın isteyerek öldürmez ama hayatını savunmak zorunda kalmıştır. Hukuk'un sosyolojisine göre toplumsal yargılara göre değerlendirmek gerekir.
“Müvekkilimin bakmak zorunda olduğu bir çocuğu vardır, cezalandırılmasını öngörecekseniz bile uzun tutukluluk süreci de göz önüne alındığında tahliyesini talep ediyorum."
“Eşimi bilerek öldürmedim”
Son olarak konuşan Aylin Işık da şunları söyledi:
"Ben birçok defa anlatmaya çalıştım. Çocuğumun babasını bile isteye öldüremezdim, çocuğuma bunu yaşatamazdım. Olay gecesi onu beni öldürememeye ikna edebilseydim, belki 3 gün belki 5 gün sonra aynı şey başıma gelecekti. Eşimi bile isteye öldürmedim beraatimi istiyorum."
Maktülün ailesi Işık'ın avukatına saldırdı
Aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, Işık’a “kasten öldürmeden” 15 yıl hapis cezası verdi. Duruşma sonrasında, Aylin Işık’ın öldürdüğü kocasının ailesi Işık’ın avukatına ve basın mensuplarına saldırdı. Avukat ve basın çalışanları adliyeden polis korumasında çıkartıldı.
|
Ne olmuştu? İstanbul Gaziosmanpaşa'da 17 Aralık 2017'de maktül Cihangir Işık ile sanık Aylin Işık arasında tartışma yaşandı. Tartışma sonrasında Aylin Işık uyur halde olan Cihangir Işık'a ateş ederek öldürdü. Aylin Işık, olayın ardından tutuklanarak Bakırköy Cezaevi'ne konuldu. Olaya ilişkin İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nca hazırlanan iddianamede, Cihangir Işık'ın eşi Aylin Işık'a küfrettiği, bir hafta önce şiddet uyguladığına ilişkin raporun bulunduğu belirtildi. İddianamede sanığın tehdit ve hakaretler sonucu Cihangir Işık uyuduktan sonra pompalı tüfekle başına yakın mesafeden bir el ateş ederek öldürdüğü anlatıldı. Aylin Işık'ın "Kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsi istendi. Evliliğinin ilk günlerinden beri eşinden şiddet gördüğünü anlatan sanık Aylin Işık savunmasında, şunları söylemişti: "Ağlamaya başladım, yalvardım. Anneme, kardeşlerime tecavüz edeceğini söyledi. Saçımı çekti. 'Ben yapacağımı burada da yaparım' dedi. Oğlum uyandı yanımıza geldi, ona da küfür etti. 'Aylin buraya gel' dedi. Yatak odasından beni çağırdı. Üç kere çağırdı beni. Ben gitmeyince kendi beni alıp odaya götürdü. Yatağa yatmamı istedi. Dolabın üzerinde duran silahı aldı. Beni öldüreceğini söyledi. Konuşarak kendisini ikna etmeye çalıştım. "Bana, 'Geç kaldın' dedi. Küfür etmeye devam etti. Silah onun sağ elinde duruyordu. Çeneme dayadı. 'Nerenden vurayım?' dedi. Göğüslerime, cinsel organıma dayadı. Ben de yalvardım, yapma dedim. "Daha sonra silahı yüzüme tutup üzerime sallamaya başladı. Bir an elimle silahı ittirdim. Yüzümden uzaklaştırdım. İki elimle silahı kavradım. Amacım silahı elinden alıp kaçmaktı. O da silahı çekti, karşılıklı birkaç hareket biçiminde sürdü. Sonra bir anda silah patladı. Cihangir yan tarafa doğru yatağa devrildi. Oğlumun bağırmasıyla kendime geldim.Çocuğumun eşyalarını alıp evden çıktım." Davanın ilk duruşması, 17 Nisan 2018'de görülmüştü. Bu duruşmada tutuksuz yargılanmayı talep eden Aylin Işık'ın talebi kabul edilmemişti. Işık, gönderdiği mektubunda kamuoyundan destek istemişti. |
(EMK)