Kavala'nın 'casuslukla' suçlandığı dava, 'Gezi'yle birleşebilir

Osman Kavala’nın ‘casusluk’tan yargılandığı 36. Ağır Ceza Mahkemesi, Gezi davasına bakan İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nin istediği iki dosyanın birleştirilmesi talebine muvafakat verdi.

İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi’nin (İstinaf) Gezi davasında çıkan beraat kararını bozmasının ardından Kavala hakkındaki yeni iddianameyi inceleme kararı alarak İstanbul 36. ACM'ye yazı göndermişti.

TIKLAYIN - Gezi davasında sanıklarına yurtdışına çıkış yasağı

TIKLAYIN - İstinaf, Gezi davasındaki beraat kararlarını bozdu

30. ACM, 36. ACM'ye gönderdiği yazıda, Kavala'nın casusluk suçlamasıyla yargılandığı dava dosyasındaki Kavala ile ilgili anlatımlara ve her iki dosyada da hükümeti devirmeye çalışmak suçlamasının yer aldığına dikkat çekti.

Osman Kavala’nın yarın İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek olan duruşması öncesinde bir birleştirme kararı yayınlayan 30. Ağır Ceza Mahkemesi, kararında şu ifadelere yer verdi:

“Sanıklar Mücella Yapıcı, Tayfun Kahraman, Çiğdem Mater Utku, Osman Kavala, Mine Özerden, Can Atalay, Yiğit Aksakoğlu, Yiğit Ali Ekmekçi, Ali Hakan Altınay hakkında mahkememizde istinaf bozması sonrası devam eden yargılama nedeniyle;

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 22 Ocak 2021 tarihli bozma ilamında belirtmiş olduğu gerekçe, İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2020/298 Esas sayılı dava dosyasındaki iddianamede "Gezi Olayları" ve "Mehmet Osman Kavala" ile ilgili anlatım, her iki dosyada atılı TCK 312. Maddesindeki suç dikkate alınarak fiili, hukuki ve şahsi irtibat bulunmakla; mahkemenizin 2020/298 Esas sayılı dosyasının son celse ara kararları icra edildikten sonra Mahkememiz dosyası üzerinde birleştirilmesine muvafakat verilmiştir.”

Onay gelirse Kavala iki kez müebbet istemiyle yargılanacak

Karara göre İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi yarın görülecek duruşma sonrasında iki dosyanın birleştirilmesine ilişkin hükmü açıklayacak. İki dosyanın birleşmesi halinde Osman Kavala, hem Gezi olaylarının finansörü olduğu hem de 15 Temmuz darbe girişimi öncesinde casusluk faaliyetinde bulunduğu iddiasıyla ve iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılanacak.

Çarşı Davasında da beraat kararının bozulması halinde bu dosya da Gezi davasıyla birleştirilecek.

30. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki Gezi davası ise 21 Mayıs'ta görülecek.

Gezi davası

Osman Kavala 18 Ekim 2017’de Atatürk Havalimanı'nda gözaltına alındı. 1 Kasım 2017'de de "Anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs, hükümeti ortadan kaldırma" iddiasıyla tutuklandı.

Bu olaydan bir yıl sonra da 16 Kasım 2018’de Kavala'nın kurucusu olduğu Anadolu Kültür'ün bazı yöneticilerinin de yer aldığı yeni bir gözaltı dalgası yaşandı. 13 hak savunucusu gözaltına alındı. Aynı gün Yiğit Aksakoğlu tutuklandı.

Savcı iddianamesi Kavala’nın tutukluluğunun 16. ayında 19 Şubat 2019’da açıklandı. İddianame 4 Mart'ta da mahkemece kabul edildi.

İstanbul Cumhuriyet Savcısı Yakup Ali Kahveci'nin yazdığı iddianamede davacı mağdurlar sıfatıyla 2011'de kurulan 61'inci dönem hükümet kabinesi yer aldı. Savcı 16 kişi hakkında müebbet hapis istedi.

24 Haziran 2019'da görülen davanın ilk duruşmasında tutuklu olan Yiğit Aksakoğlu tahliye edildi. 25 Haziran 2019’daki ikinci duruşmada ise mahkeme Osman Kavala’nın tutukluluğunun devamına hükmetti.

Mahkeme heyeti değişti

30 Temmuz 2019’da Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK), Gezi Davasına bakan mahkemenin başkanı ve üyelerini ikinci heyete gönderdi. HSK yargılamayı yeni oluşturduğu birinci heyetin yapmasına karar verdi. Hem Kavala hem de Aksakoğlu için “tutukluluğun devamı” yönünde oy kullanan kıdemli üye Ahmet Tarık Çiftçioğlu’nun yeri değişmezken muhalefet şerhi koyan üye başka bir mahkemede görevlendirildi.

6 Şubat 2020’de mütalaasını mahkemeye teslim eden Gezi Davası Savcısı Edip Şahiner, Osman Kavala, Yiğit Aksakoğlu ve Mücella Yapıcı hakkında müebbet hapis, diğer sanıklar hakkında da 15 yıldan 20 yıla kadar hapis istedi.

9 kişiye beraat

18 Şubat 2020’deki altıncı duruşmada mahkeme Osman Kavala, Mücella Yapıcı, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Ali Hakan Altınay, Yiğit Aksakoğlu, Yiğit Ali Ekmekçi, Çiğdem Mater Utku ve Mine Özerden'in "yüklenen suçların işlendiğine dair mahkumiyete yeter derecede hukuka uygun somut ve kesin delil bulunmadığı"ndan beraatına hükmetti.

Davanın yurtdışında olan sanıkları Can Dündar, Mehmet Ali Alabora, Ayşe Pınar Alabora, Gökçe Tüylüoğlu, Handan Meltem Arıkan, Hanzade Hikmet Germiyanoğlu ve İnanç Ekmekçi'nin dosyaları ayrılarak haklarında yakalama kararı çıkartıldı.

Erdoğan istedi, heyet hakkında soruşturma açıldı

Aynı gün Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında “Bu (Gezi eylemlerini kastediyor) masum bir ayaklanma hadisesi değildir. Ciddi anlamda perde arkasında Soros türü bazı ülkeleri ayaklandırmak suretiyle oraları karıştıran tiplerdir. Bunun malum Türkiye ayağı (Osman Kavala’yı kastediyor) hapisteydi. Onu bir manevrayla beraat ettirmeye kalktılar” dedi.

Aynı gün akşam saatlerine doğru Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK), beraat kararında imzası bulunan hakimler hakkında soruşturma izni verdi.

Hakkında tahliye kararı verilen Osman Kavala ise cezaevinden çıkarılmadan daha önce tahliye edildiği başka bir soruşturmadan tekrar gözaltına alınarak tutuklandı.

AYM'den Aksakoğlu kararı

Davanın ardından ise Gezi davasında 7 ay tutuklu kaldıktan sonra tüm suçlamalardan beraat eden Yiğit Aksakoğlu'nun bireysel başvurusunu görüşen Anayasa Mahkemesi Aksakoğlu'nun tutuklanmasının hak ihlali olduğuna karar verdi ve Aksakoğlu'na tazminat ödenmesine hükmetti.

AYM, aynı davada beraat eden ve farklı bir suçtan cezaevinden çıkmadan tekrar tutuklanan Osman Kavala'nın başvurusununu ise reddetti.

İstinaf beraat kararını bozdu

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi (İstinaf), İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 9 kişi hakkında verdiği beraat kararını 22 Ocak'ta bozdu ve yeniden yargılama yapılmasına hükmetti.

(HA)