"Gezegenimizin altıncı yok oluşuna insan eliyle gidiyoruz"

İllüstrasyon: Pawel Kuczynski

Mersin Barosu Hayvan Hakları Komisyonu'nun avukatlar ve stajyer avukatlar için düzenlediği hayvan haklarının korunmasına yönelik eğitim seminerinde konuşan  Komisyon Başkanı Bilgehan Taha Solak doğa-insan çatışmasının gezegen için en büyük tehdit olduğunu vurguladı. Solak, "Bilim insanlarına göre, mavi-yeşil gezegenimizin bugüne kadar yaklaşık olarak beş büyük yok oluş yaşadığı düşünülmektedir. Altıncı yok oluşa ise insanoğlunun eliyle gidiyoruz." dedi.

Mersin Barosu konferans salonunda düzenlenen seminere sivil toplum örgütü temsilcileri ve hayvanseverler de katıldılar. Mersin Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Başkanı Av. Bilgehan Taha Solak'ın moderatörlüğünde yapılan seminerde; "Hayvanları Koruma Kanununda 7332 Sayılı Kanun ile Gerçekleştirilen Değişikliklerin Değerlendirilmesi", "Haydi İsimli Mobil Uygulamanın Tanıtımı", "Çevre, Doğa ve Hayvanları Koruma Büro Amirliğinin Tanıtımı ve Görev Tanımı", "Pet Hayvanlarında İlkyardım Eğitimi" ve "Mersin'in Doğası ve Yaban Hayvanları" konularında sunumlar gerçekleştirildi.

"Hayvan hakları korunması gereken bir özgürlüktür"

Mersin Yaşam gazetesinin haberine göre, Panelin açılış konuşmasını yapan Mersin Barosu Başkanı Gazi Özdemir, Mersin Barosu At Yarışı Koşusunun, Baro yönetim kurulu kararıyla iptal edildiğini, ayrıca Mersin Barosu'nun açtığı dava sonucu Tarım ve Orman Bakanlığı 7. Bölge Müdürlüğü'nce 39 yaban keçisinin avlattırılması için yapılan ihalelerin Danıştay 13'üncü Dairesi tarafından temyiz sonucu iptaline karar verildiğini belirtti. 

Özdemir, "Avukatlık Kanunu bizlere temel hak ve özgürlüklerin korunması için yükümlülük vermiştir. Hayvan hakları, korunması gereken bir özgürlüktür. Mersin Barosu olarak bu konudaki çalışmalarımıza devam edeceğiz" dedi.

"Türcülük insanların icat ettiği en tehlikeli akımdır"

Mersin Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Başkanı Bilgehan Taha Solak da komisyon olarak her türlü yaşam hakkı ihlalinin karşısında atılması gereken adımları zamanında ve etkin bir şekilde atmaya çalıştıklarını belirtti.

"Bunu yaparken bir insan olarak ne acıdır ki, kendi türümüze karşı mücadele ediyoruz. Bunun en büyük sebebi dünya üzerindeki en tehlikeli akım olan türcülüğe karşı mücadele ediyor oluşumuzdur." dedi

Solak, türcülülüğün "homosapiensin kendini piramidin en tepesinde gördüğü, dünyayı sömürüşüne bunu dayanak kıldığı bir anlayış" olduğunu açıkladı ve ekledi: "Türcülük, insanın icat ettiği faşizmden de tehlikeli bir akımdır. Çünkü hedefi doğrudan dünyadır." 

Hayvan Hakları Komisyonu Başkanı, bilim insanlarının gezegenin tarihine ilişkin son makalelerine göndermede bulunarak "mavi-yeşil gezegenimizin bugüne kadar yaklaşık beş büyük yok oluş yaşadığı düşünülmektedir" dedi ve "Altıncı yok oluşa insan eliyle gidiyoruz." diye ekledi. 

"Önceki yok oluşlarda insanoğlunun çok büyük bir etkisi yoktur. Sonuncusundaysa homosapiyens'n etkisiyle gerçekleşen bir yok oluşla karşı karşıyayız." diye uyardı ve konuşmasını "bu piramidi yıkabilir, mavi-yeşil gezegenimizle barış, huzur ve uyum içerisinde olabildiğimiz bir çember inşa edebiliriz" umuduyla sonlandırdı. (AEK)