Bloomberg davası bilirkişide

Bloomberg'te 2018'de yayınlanan 'ekonomik kriz ve döviz' konulu haber nedeniyle aralarında haberi yapan Kerim Karakaya ve Fercan Yalınkılıç'ın da bulunduğu altısı gazeteci 38 kişi hakkında açılan davanın dördüncü duruşması bugün Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi 3. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

Kerim Karakaya ve Fercan Yalınkılıç’ın katılmadığı duruşmada dört sanık ve sanık avukatları hazır bulundu.

Hakkında yakalama kararı çıkarılan sanıklardan Orçun Çakır’ın avukatı Mustafa Erdoğmuş, iddianamenin soruşturma evresi tamamlanmadan oluşturulduğunu bu nedenle de dosyadaki eksiklerin tamamlanmasının çok uzun bir süre alacağını düşündüklerini söyledi. Dosyamızın tefrikini ve müvekkilinin derhal beraatını istedi.

Mahkeme ise dosyaya resen bilirkişi atayarak atılı suçun maddi unsurlarının her sanık açısından ayrı ayrı değerlendirilmek suretiyle oluşup oluşmadığının tespitinin yapılmasına karar verdi. Yani her bir sanık açısından Serbest Piyasa Kanunu’nun 107. maddesi uyarınca “menfaat sağlayıp sağlamadığının” bilirkişi tarafından tespiti yapılacak.

Mahkeme ayrıca yakalama kararı bulunan 6 kişinin infazının beklenmesine hükmetti.

Bir sonraki duruşma 26 Şubat 2021 tarihinde görülecek.

Ne olmuştu?

Bloomberg'ten Fercan Yalınkılıç ve Kerim Karakaya Ağustos 2018’de, Türk Lirası’nın dolar kuru karşısındaki değer kaybına bağlı olarak yaşanan ekonomik krizle ilgili “Türkiye'deki banka yöneticilerinin acil bir toplantıya çağrıldığı” yönünde haber yaptı.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, haberin yayımlanmasından dört gün sonra, 14 Ağustos 2018’de; Yalınkılıç ve Karakaya hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na ihbarda bulundu. Haber ve haberle ilgili sosyal medya paylaşımında bulunan 36 kişi hakkında daha soruşturma başlatıldı.

Soruşturma sonunda Yalınkılıç ve Karakaya ile birlikte gazeteciler Mustafa Sönmez, Merdan Yanardağ, Sedef Kabaş ve Orhan Kalkan’ın da aralarında bulunduğu 38 kişi hakkında iddianame hazırlandı.

İddianameye göre, haberde; “bankacılık sisteminin 2001'den bu yana karşılaştığı en ciddi döviz krizi ile karşı karşıya olduğu” belirtildi. Buna göre, haberde; “iki bankanın 10 Ağustos Cuma günü döviz kabul etmediği, bir bankanın ise 5 bin Amerikan doları çekilmesine ilişkin bir müşteri talebini yerine getirmediği” ifade edildi.

Haberde, “döviz hesaplarından para çekilmesine ilişkin taleplerde önemli bir artış olduğu, BDDK’nin 11 Ağustos günü tüm üst düzey banka yetkililerini toplantıya çağırdığı” ifade edildi.

Haberin yayımlanmasının ardından, BDDK ve Türkiye Bankalar Birliği’nin; 11 Ağustos 2018’de “haberin gerçeği yansıtmadığı” yönündeki açıklamalarına atıf yapıldı.

İddianamede, haberin; “ülkemiz bankacılık ve finans sisteminin acz içinde olduğu izlenimi vermeye çalışan gerçeğe aykırı ve maksatlı ifadeler” içerdiği aralarında gazetecilerin de bulunduğu 38 kişinin; “Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ekonomik düzen istikrarını hedef aldıkları” iddia edildi. 38 kişinin, “firma, kurum ve kuruluşlara ilişkin güvensizliğe yol açan, kaos oluşturacak mahiyette beyan ve açıklamalarda” bulunduğu öne sürüldü. 38 kişinin, haber ve paylaşımları ile “manevi menfaat temin ettikleri” iddia edildi.

İddianame savcısı, tüm iddialarını, Türk Ceza Kanunu’na değil Sermaye Piyasası Kanunu’na bağladı.

İddianame ile altısı gazeteci 38 kişi; Sermaye Piyasası Kanunu’nun “piyasa dolandırıcılığı” başlıklı 107/2 maddesi üzerinden suçlandı. Gazeteciler ve diğer sanıklar hakkında üç yıldan beş yıla kadar hapis cezası veya beş bin güne kadar adli para cezası talep edildi.

(HA)