Bir Olay, Üç Mağdur: Kedi, Köpek ve Çocuk

Adana'da iki gün önce yaşanan bir olay pek çok kimseyi öfkelendirdi. Dört kişinin bir köpeğin önüne hamile bir kediyi atıp parçalattığı görüntüleri basına yansıdı.

Olayı gerçekleştirenlerin 12 ve 13 yaşlarındaki çocuklar olduğu öğrenilince, "Vahşet", "Canilik" yorumlarına  "Bir çocuk bunu nasıl yapar?" sorusu da eklendi. 

Bugün başka bir gelişme yaşandı. Gözaltına alınan çocuklardan biri  kendilerini görüntüleyen gazetecilerin "Üzüldün mü?" sorusu üzerine biri, "Ben seni vursam bile üzülmem, kediye mi üzüleceğim" yanıtını verdi.

Diğeri ise "Ağabeylere selam, çatışmaya devam. Yaşımızın yetmediği yerde yaşantımız yeter" cümlelerini kurdu.
Gözaltına alınan dört çocuktan üçüne bugün ev hapsi cezası verildi.

"Normal karşılayan sistem suçlu"

Sosyal medyada farklı yorumlar yapılırken İstanbul Barosu Hayvan Hakları Merkezi Üyesi ve aynı zamanda çocuk hakları alanında çalışan avukat Ezgi Koç Rakel Dink'in Hrant Dink'in cenazesindeki sözlerini hatırlattı ve Twitter'da şunları yazdı:

"Rakel Dink yıllar önce Hrant Dink'in cenazesinde özetlemişti aslında "Bir bebekten bir katil yaratan bu karanlığı sorgulayalım" diyerek. Çocuk suçlu değil bunu normal karşılamasını sağlayan bu sistem suçlu."

"Mafya dizilerinden cümleler"

Avukat Koç, bianet'e şu değerlendirmeyi yaptı: 

"Adana'daki çocukların vahşice eylemleri ve sonrasında basına da yansıyan konuşmaları bize göstermiştir ki; üstünlük kurarak kişiliğini kanıtlama toplumun her katmanına yayılmış. Dezavantajlı grupların başında gelen çocuklar kabul edilebilmek için yine dezavantajlı grupların en mağduru olan hayvanlara eziyet etmiştir.

Çocukların polis aracına binerken kurdukları cümleler bugün milyonlarca kişi tarafından izlenen mafya dizilerinden özenilerek kurulan cümleler.

"Devlet politikasının bir sonucu"

Yaşanan olay münferit değil. Devlet politikasının bir sonucudur. Sürekli olarak çocuk doğurmayı salık veren, buna rağmen eğitim hakkını eşit ve ücretsiz sunmayan, kendinden olmayanı dışlayan, ötekileştirici dil ne yazık ki çocuklarımıza da sirayet ediyor. Çocukların ceza alması ne bu olayları bitirir ne de vicdanları serinletir. Ev hapsi verildiği basında yer aldı fakat farkındalık katmayan, dönüştürmeyen bir çözümün kimseye bir katkısı yoktur.

"Bebekten katil yaratan karanlık"

Her zamanki gibi devlet en popülist yaklaşımı tercih etti. Yapılması gereken bir an önce farklılıklara saygı duyan, güç kavramını bir başkasını yok etmekten değil, çoğaltmaktan, yaşatmaktan yana tanımlayan yeni bir politika inşa etmekten geçiyor.

Yaşanan bu olayın mağduru sadece hamile kedi değil, silah olarak kullanılan köpek ve toplumun aynası olarak yok etmekten beslenen ve yaşamlarını anlamlandıramamış çocuklardır. Olayın suçlusu ise çocuklarına farkındalık katamamış onları besleyememiş bu toplumdur.

Unutulmamalıdır ki bir çocuğun adı bir suçla yan yana geçiyorsa esas suçlu toplumdur. Ve Rakel Dink'in dediği gibi bir bebekten bir katil yaratan bu karanlığı sorgulamalıyız." (AÖ)