Bahar Şimşek, bianet için iletişim alanındaki yeni yayınları, tanıtım metinlerinden yola çıkarak meraklısının ilgisine sunuyor...

Bahar Şimşek, bianet için iletişim alanındaki yeni yayınları, tanıtım metinlerinden yola çıkarak meraklısının ilgisine sunuyor...

Her totaliter rejim sanatçının, sanatını baştan yaratır. Çocuk masalları yazmak isteyen yazar, işkenceleri yazmaya başlar; öyküler yazmak isteyen yazar, faili meçhul cinayetleri, aşk şiirleri yazmak isteyen şair ise yıllar sonra hep bir ağızdan söylenecek marşları...

Farklı barolara kayıtlı 400 avukat, meslektaşlarının KCK'den tutuklanmasına tepki göstrerek Abdullah Öcalan'ın avukatlığını yapmaya hazır olduğunu açıkladı.

Aslında biz hapis gazetecilerin şahsında çalıştığımız kurumlar, radyo ve gazeteler yargılanıyor. Bizlerin dava dosyaları üzerinden muhalif, özgür basına ve çalışanlarına aba altıdan sopa gösteriliyor. Duruşma 23 Şubat'ta.

Ve bir bayram sabahı saat 05.00'de kapılarım kırılırcasına açıldı. Büyük oğlum hiç rahatsız olmadan yatıyordu. Ortanca oğlum nefret edercesine özel harekât timlerine bakıyordu. Onlara ''babamı götürmeyin'' der gibiydi.

TESEV'in "Kürt Meselesi'nde 1990'lar ve Bugün" konulu panelinde konuşan Keskin, Öneş, Yazar ve Cemal, 90'lı yıllara benzer bir süreç yaşandığını, Kürt sorunun güvenlik eksenli değil, somut politikalarla çözülebileceğini söyledi.

Öğrencilerin, hapishanede de eğitimlerini aksatmaması için verilen araştırma önergesi AKP'nin oylarıyla reddedildi; AKP'den Turan ve Koca, öğrencilerin çoğunun "insan öldürme, uyuşturucu, gasp, hırsızlık, yaralama, cinsel suçlar, sahtecilik, dolandırıcılıkla" suçlandığını söyledi.

Üçüncü Yargı Paketini inceleyen Sınır Tanımayan Gazeteciler, düzenlemenin “daha anlamlı reformlar öncesi bir ilk adım” olmasını diledi; aksi taktirde etkisinin olmayacağını bildirdi.

KCK operasyonların kapsamında tutuklanan akademisyen Büşra Ersanlı ve yazar Ragıp Zarakolu'nun tutukluluklarının 100. gününde Eğitim Sen İstanbul Üniversiteler Şubesi Beşiktaş Adliyesi önünde yaptığı basın açıklamasında "Adalet ve özgürlük" istiyoruz dedi.

Başbakan Erdoğan'ın Paul Auster'a cevabıyla başlayan demeç kalabalığında iktidarın sözcülerinden tartışmalı demeçler geldi. Dindar-tinerci gençlik tartışması gündemin ilk konusu oldu.

Topuyla, tüfeğiyle, yasalarıyla, keyfiliğiyle ve ideolojik aygıtlarının bilumum taarruzlarıyla hareket halinde olan egemen güçlerin tüm fütursuzluklarının ortalığı kasıp kavurduğu dönemlerde, nefes alınabilecek az sayıda adacıklardan biri Belge Yayınları oldu.

"Bu üçgenin iç açılarının toplamı kaç?" diye sormuştu. Kaç dedim. Hep aynı dedim, 180. "Hep aynıysa neden hep aynı soruyu sorarlar? Öyleyse iki üçgen bir daire mi oluyor?" O halde Ağa-Şeyh-Devlet üçgeni ile Asker-Korucu-Polis üçgeni de bir daire midir?

Işıklı, bembeyaz bir televizyon stüdyosunda bir baba, kızını 12 yaşındayken 5 bin lira karşılığında verdiği erkeğin "derin devlet" olduğunu, kızını eğitime götürdüğünü sandığını anlatıyor, o da her söylediğini onaylıyor. Ama stüdyo hoşnutsuz. Başka bir gerçek lazım; daha daha daha da sansasyonel.

Grup Yorum, tutuklanan üyeleri Seçkin Aydoğan'ın serbest bırakılması için her Pazar Galatasaray'da konser verecek.

Engin Ardıç, köşesinden kadınlara haber olmak için "kıçlarını açmalarını" önerdikten sonra tepki gösteren kadınlara "Ahmakları kendi kısır ve zavallı cehennemlerinde bırakıyorum" diye cevap verdi. Ama kadınlar Ardıç'ı kendi cehenneminde bırakmayacak.

İLAD, Müşerref Hekimoğlu Basın Ödülü'nü Armutçu'ya, Onur Ödülü'nü ise Temelkuran'a verirken, ödül töreninin ardından düzenlenen "Kadına Yönelik Şiddet ve Medya" paneline Önen, Evin, Özbilgen ve Cankaya katıldı.

Anadilde eğitim yasağıyla Kürt çocuklarından yalnız anadilleri çalınmaz; aslında onlardan matematik ve fen de, sanat ve edebiyat da, milyonlarca hayati detay ve olabilecekleri pek çok şey de çalınır. Arkasında hep 'çirkin hesaplamalar' vardır.

Soruşturma ve dava sayısını sürekli çoğaltan ve ifade özgürlüğünü, basın özgürlüğünü sınırlandıran yasal mevzuat ve uygulamalardan kaynaklanan sistematik bozuklukları çözmek, asıl hedefimiz olmalı.

Nefret Suçları Yasa Kampanyası Platformu, nefret söylemiyle ilgili ilk bilgilendirme toplantısını medyacılarla yaptı. Konuşmacılardan Prof. Dr. İnceoğlu, nefret söyleminin artık daha maskeli ve tehlikeli olduğunu söyledi.