Altı gün süren Ayvalık Uluslararası Film Festivali’nin direktörü Azize Tan’la, bağımsız bir film festivali düzenlemenin zorlukları ve avantajları üzerine konuştuk.

Edebiyat eleştirmeni ve kültür teorisyeni Jameson’ın en bilinen eserlerinden biri “Postmodernizm: Ya Da Geç Kapitalizmin Kültürel Mantığı" kitabıydı.

Festivalin dördüncü gününde, insanların gezegende neden olduğu ekolojik tahribatların konu edindiği yapımlar ve bu bağlamdaki söyleşiler ön plana çıktı.

Baş kısmı eksik olan heykel, dönemin sanat anlayışını ve kültürel birikimini yansıtan bir örnek olarak değerlendiriliyor.

Derya Bengi: “Kendine çizdiği kusursuz, dur duraksız pop çizgisinde dilediğince yaşadı. Çok erken bir veda.”

Festivalin yarışma ve yarışma dışı programlarında Irak, Türkiye, İran, Fransa, Suriye, Kanada, Hollanda gibi 12 farklı ülkeden filmler yer alıyor.

Ayvalık Uluslararası Film Festivali’nde izleyici ile buluşan “Cadılar”, sinemaseverlere hem duygusal bir kişisel tanıklık hem de feminist tarih açısından önemli bir ders sunuyor.

Ayvalık Uluslararası Film Festivali’nin ikinci gününde izleyiciyle buluşan yapımlar arasında Berlinale'den ve Cannes Film Festivali'nden ödülle dönen "Gidecek Yer Yok" ve "Cevher" filmleri de vardı.

“Hesaplar ve Tesadüfler” ve “Vera Molnár’ın İzinde” sergileri 19 Eylül 2024 - 26 Ocak 2025 tarihleri arasında Suna ve İnan Kıraç Vakfı Pera Müzesi’nde sergilenecek.

Festivalin açılış filmi “Baba” üçlemesi ile tanınan Francis Ford Coppola’nın yönettiği ve 2024’ün merakla beklenen filmlerinden “Megalopolis” oldu.

Gülhan Davarcı’nın 2023 Everest İlk Roman Ödülü’nü kazanan romanı ‘Sisler Dağıldığında’ Everest Yayınları’ndan çıktı.

Geceye damgasını vuran Shōgun, drama dalında En İyi Erkek Oyuncu ve En İyi Kadın Oyuncu dahil olmak üzere toplamda dört ödül kazandı.

Charlotte Perkins Gilman’ın Sarı Duvar Kağıdı öyküsü yayımladığında yıl 1892. İyiliğini düşünen kocası yüzünden deliren bir kadını anlatan Gilman, feminist edebiyatın temellerini de atıyor. O yıllardan bugüne her şey değişiyor, ancak ataerkil düzenin taktikleri değişmiyor.

Lavta: Daha önceki parçalarımızda, bundan kastımız da 'Döndür Dünyayı' parçası öncesinde yaptığımız yayınlar, açıkçası çok barışık bir durumda değildik. Fakat bunları gün geçtikçe o zamanlardaki heyecan, amatörlük ve yaş faktöründen dolayı tatlı tecrübeler olarak görmeye başladık.”

Seanslarda olabildiğince fazla sinemasevere yer sağlayabilmek için Filmekimi biletleri bu yıl Cemal Reşit Rey dışındaki tüm salonlarda numarasız olacak.

Güney Kültür Sanat Edebiyat Dergisi: “Yılmaz Güney, ‘halkın sanatçısı, halkın savaşçısı’ şiarıyla devrimci sanatını icra etmiş ve Türkiye halklarının gönlünde taht kurmuştur.”

“Modern Barbarlığın Eleştirisi”, Yahudi karşıtlığını, modernizm ve Holokost ekseninde incelerken, Avrupalı Yahudilerin uğradığı soykırımın yarattığı etkiye odaklanarak, Frankfurt Okulu, Walter Benjamin ve Marksizm’den aldığı ilhamla soykırımın nelere yol açtığına dair sorgulayan ve sorgulatan sorular soruyor.

Roman, bir ailenin hikâyesi aracılığıyla Türkiye’de kuşaklar boyunca yaşanmış toplumsal sancıları ele alıyor.

Tezer Özlü’nün yaşamı boyunca süregelen melankolisi, onun eserlerine damga vuran bir tema olarak karşımıza çıkar. O, edebiyatı bir kaçış değil, adeta bir varoluş biçimi olarak kullanır.

Festivalde “Geleceğin Aslanı” ödülünü alan ABD'li Yahudi yönetmen Sarah Friedland, İsrail’i kınadı ve Filistin halkıyla dayanışma mesajı verdi.