Zinada Yahudi Parmağı başlıklı haberine karşı Amargi Kadın Dayanışma Kooperatifi, Vakit gazetesi almama kampanyası başlattı. Kadınlar Vakite Farklı etnik gruplardan bu kadar rahatsızsanız, bunu kişileri hedef almadan neden açıklamıyorsunuz diye sordu

Uçan Süpürgenin Köprüler Kuruyoruz projesi kapsamında kadınlara yönelik belgesel film gösterimleri, Doğu Karadenizde, Doğu ve İç Anadolu bölgelerinde sürecek. Süpürgenin 8 Eylülde Sinopta başlayacak yolculuğu, Çankırıda sona erecek.

AKP, zinanın suç olması için gelenek ve görenekleri öne sürse de, dünya tarihine bakılınca iki temel neden öne çıkıyor: Din hukukunun temel kurallarından biri olması ve erkeklik onuru

Cinsel tercihlerine; nerede, ne zaman, kiminle, nasıl, ne yapacağına karar verme hak ve özgürlüğünün güvence altına alınmasını istemek, insanın temel haklarındandır. Cinsel suçlar açısından ceza yasalarının amacı, cinsel hak ve özgürlüklerin korunmasıdır.

Lambda İstanbul, TCKda eşcinseller aleyhine düzenlenen maddelerin değiştirilmesi talebiyle Meclise başvuracak. Eşcinseller basın açıklaması yapıp Meclise dilekçe göndermek için yarın saat 12.00de Galatasaray Postanesi önünde buluşacak.

Feminist kadınlar, Sancar, Berktay, Düzkan ve Arın, Başbakan Erdoğanın açıklamalarını, Amaç, devletin kadın bedenine müdahalesi diye değerlendiriyor. Şenlikoğlu ise Zina evli ve bekarlar için suç olsun diyor.

Erdoğan, tasarıya son şeklini Meclisteki tartışmalar sırasında vereceklerini söyledi. Zinanın suç olmasını savunan Erdoğan Bu, insanlık onurunu kurtaracak ve kadın-erkek eşitliğini sağlayacak bir adım dedi.

Türk Ceza Kanununun Kopenhag kriterlerine uyumlu hale getirmek amacıyla başlatılan çalışmalarda zinadan mutlaka daha önemli öncelikler bulunduğunu açıklayan AB kaynakları, ABye üye 25 ülkede, zinanın suç sayılmadığına dikkat çektiler.

Zina için Diyanet sitesi 100 değnek, Gülen sitesi recm cezası öngörüyor; AKP şimdi de olaya savcıları dahil etmeyi planlıyor. Namus cinayetlerini meşrulaştıracak, imam nikahlıları hapishaneye yollayabilecek girişimin sonu nereye varır?

Adalet Bakanı Cemil Çiçek, AKPnin zinanın suç olarak düzenlenmesinden yana olduğunu söyledi. Çiçek, kabine değişikliğiyle ilgili net bir cevap vermedi ve konunun Başbakanın yetkisinde olduğunu söyledi.

A.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü Kadın Çalışmaları öğretim üyesi Dr. Acuner ve Kadının İnsan Hakları - Yeni Çözümlerden Amado zinanın suç sayılması tartışmalarını çağdışı buluyor ve devletin özel yaşama müdahalesini meşru kıldığını söylüyor.

Diyarbakır, Batman, Van, Mardin, Gaziantep ve Mersinden kadınlar, zinanın suç sayılmasıyla namus cinayetlerinin meşru zemin bulacağı görüşünde. Çok eşli evliliklerin yaygınlığına dikkat çekiyor; Herkes kadının namus bekçisi kesilecek diyorlar.

Ekonomik özgürlüklerini kazanmış, özellikle büyük kentlerde oturan, çocuklarını yalnızlığın ve geleceğinin projesi olarak gören ve böylece erkekleri istismar eden kaç kadın vardır? Kaç kadın Kadınlar da tecavüz eder başlığı altında sıralanabilir?

AKP ve CHPnin Türk Ceza Kanunu tasarısı için yaptıkları ikinci tur görüşmede anlaşmaya vardıkları bildirildi. AKP TBMMyi 14 Eylülde olağanüstü toplantıya çağıracak. Yeni Türk Ceza Kanunu tasarısının 1 Ekime kadar yasalaşması bekleniyor.

CHP Grup Başkanvekili Prof. Koç, TCK tasarısının zina dahil bazı maddeleri üzerinde uzlaşılmadığını açıkladı. Koç zinanın sadece kadını cezalandıracak bir suç olamayacağını söyledi. CHP Adana milletvekili Erbatur Zina ancak boşanma sebebi olur diyor.

Adalet Bakanı Cemil Çiçek, yeni Türk Ceza Kanununda, zinanın suç sayılması gerektiğini söyledi. Çiçek, bu konuda Mecliste uzlaşma arayacaklarını belirtti.

Yrd. Doç. Çakıcının Mersindeki Kadın Girişimcilerin İş Kurma Öyküsü ve İş Kuracak Kadınlara Önerileri başlıklı araştırmasına göre, girişimci kadınlar iş kurarken en çok sermaye biriktirmekte zorlanıyor. Devletin teşvik politikası uygulaması gerekir.

Hülya, Saime, Filiz, İpek, Nermin ve Sinem... Yaşları, meslekleri, geçmişleri farklı bu kadınların ortak noktaları, cinsiyetleri nedeniyle karşılaştıkları ayrımcı uygulamalardan rahatsız olmaları...

Türk-İş bünyesinde yapılan araştırmaya göre sendikalardaki şube yönetimlerinde görev yapan kadınlar, kararların alındığı en üst merci olan genel merkez yönetimlerinde ise söz sahibi olamıyorlar.

Kadın hakları ABnin yeni bir koşulu değil. Helsinki Zirvesinde adaylık statüsünün tanınmasıyla,Türkiyenin gönüllü yükümlülük altına girdiği bir konu. Cinsler arası eşitlik Kopenhag kriteri değil, ancak siyasi kriter. Tıpkı, Kıbrıs gibi...