YÖKün üniversitelerde disiplin terörü uygulayan, kişisel eğilimlere dayalı yapısını eleştiren YÖK üyesi Prof. Azrak, AKPnin önerileri üniversiteleri değiştirmez, hükümete demokratikleşme planımızı kabul ettirmeliyiz dedi.

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Öğrenci İnisiyatifi, YÖK yasa tasarısının iptalini, kütüphane ve ders araçlarının zenginleştirilmesini, harçların kaldırılması talebiyle eylem yaptı.

Gergere göre, Ordunun savaşın sonuçlarından sorumluluğu yok, onun için de tuzu kuru. Türkiyenin ABDye karşı olması zor. Çünkü Türkiye hem bağımlı hem de çok güçlü odaklar, dünya görüşü olarak ABDden yana. Gergerin öngörüsü: Gelecek çok karanlık...

Nemaların ödermesi ve fonda ne kadar para biriktiği konusunda çelişkili açıklamalar var. Hükümet geri ödemeyi yalnızca ticari faaliyetlerin artacağı beklentisinden dolayı önemsiyor. Bize düşen ise, iç borç zengini kadar cesur olmak, hakkımızı talep etmek.

Akdeniz İhracatçılar Birliği Başkanı Kavak, Türkiyenin yaş sebze ihracatının yüzde 30nu karşılayan Hatayda Gümrükün yenilenmesini, yeni analiz laboratuvarlarlarının kurulmasını istedi.

Sarız ve Çevre Köyleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği İkinci Başkanı Şen, halka savaşın bir insanlık suçu olduğunu anlatmak için Mahalle Komiteleri kuracaklarını açıkladı; Mersindeki demokratik kitle örgütlerine işbirliği çağrısı yaptı.

Türkiyenin yaşadığı kronik sorunlara ve bölgesindeki savaş tehdidine karşı tek çözümü siyasal alanı genişletmek.

Başörtülü insan Cumhuriyete karşı diye bir şey yok, öyle görülmesini istiyorlar. Burada herkesin kendi inançlarıyla yaşanmasının engellenmesi söz konusu. İslamdan korkanlar rantlarının kesileceğinden kaygılananlardır.

Prof. Dr. Azrak, Halk şimdi anayasanın pek fazla değer taşımadığını düşünüyor, bundan sonra anayasanın belki de kolay değiştirilmesinin karşısında olacaktır. Eskiden halk hiç anayasa ile meşgul olmazdı. 61 anayasası bunu değiştirdi görüşünde...

Ahmet Kayanın albümünde efelenen, kırılgan, fısıldayan sesi iyi takip edince, Umut filminde Güney ve Kurtizin kameraya dosdoğru bakmalarıyla insanların da içinde olduğunu ima eden dolaysız anlatımın izlerini görmek mümkün.

Homojen bir toplum kavramından bahsetmek mümkün değil, Türkiyede insanlar konuşmaktan çok şikayet ediyorlar, böyle bir toplumda AKP iktidarı anlaşılır bir şey. Sokaktaki insan, toplum gibi kavramlar eksik, bunlar üzerinden bir şey şekillenmez.

Ordu rejimin asıl taşıyıcısıdır, kendini meşru kıldığı aygıtların başında da OYAK geliyor. Sermaye kesimi orduyu istikrar sembolü olarak görüyor, muhalif olabilecek tek kesim olan sol hareket ise anti militarist politikalar geliştirme şansına sahip değil.