Sanayici ve İşadamları Derneği Onursal Başkanı Aksoy, Mali Müşavirler ve Muhasebeciler Odası Başkanı Demirel ile Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Vurucu, Iraktaki saldırının Türkiye ekonomisine etkilerinden kaygılı olduklarını açıkladılar.

Gazeteci Mahalli, Iraklıların ABD ve İngiliz birliklerine karşı topraklarını savunduğunu belirtti, Iraklılar Saddam Hüseyini sevmeseler de ABD ve İngiliz işgaline onu tercih edecektir dedi; Iraka komşu ülkelerde yeterli tepki gelişmediğini söyledi.

Urfada altı kişinin tecavüzüne uğrayan iki kadın öğretmene KESK ve Eğitim Sen destek verdi. KESK Kadın Sekreteri Sevgi Göyçe ve Eğitim Sen Genel Merkezi, yaptıkları açıklamada savaş dönemlerinde kadına yönelik şiddetin arttığına dikkat çektiler.

İzmit Savaş Karşıtları Platformu ve Irakta Savaşa Hayır Koordinasyonunun düzenlediği mitinge katılanlar 27 martda genel grev çağrısı yaptılar. Mitingde Iraklı bir çocuğun yazdığı mektup okunurken, Nazım Hikmetin Hiroşima şiiri söylendi.

KESK Genel Örgütleme Sekreteri Berberoğlu, konfederasyonlarına bağlı sendikalarda örgütlü kamu çalışanlarının barış için 27 Martta 1 günlüğüne iş bırakacaklarını açıkladı; 58 ve 59. hükümetleri savaş hükümetleri olmakla eleştirdi.

AT Kearney danışmanlık ile Foreign Policy dergisi, dünyanın küreselleşme listesini çıkardılar. İkinci kez çıkarılan listede ABD ilk 10a dahi giremedi. İrlanda listenin en tepesinde yer aldı. İsviçre, İsveç, Singapur ve Hollanda ise ilk 5e girdi.

Bu manalı günü hatırlama inceliğini gösteren yaygın medya, kadınlara kozmetik, güzellik, mutfak üzerine elzem(!) bilgiler sunuyor: egemen söylem, rızanın üretimi, iktidarın cinsiyeti, iktidarın dili ve medya

Barışa karşı tepkili savaş isteyen hisli bir şey gibi algılanıyor piyasa oysa asıl söylenmek istenen yabancı sermayenin girişinin kaçınılmaz olduğuj, istikrar denilerek IMF programına teslim olmaktır. Türkiye Ya Savaş Ya IMF kıskacında değil.

İnsan Kalkanı eyleminin öncülerinden OKeefe: Bundan böyle benim en iyi yapabileceğim şey, bu savaşın dünya için ne anlama geldiğini anlatmak. Bushun saldırı ve toplu ölümlere yol açtığı için bir uluslararası ceza mahkemesinde yargılanması gerekiyor.

Amerikan kuvvetlerinin Iraka yönelik saldırısının ilk iki gününde, ikisi Amerikalı biri İngiliz üç global TV eşzamanlı olarak izlenince, savaş haberciliği ile propaganda, desinformation ve misinformation arasındaki ilişkiler daha somut görünüyor.

Bushun kendinden menkul inançları, Rice gibi militaristlerin kışkırtmalarını Amerikan halkı televizyondan seyredecek. Pax Americananın Iraka umut götüreceğine inanıp ucuz gıda tüketip reklamları seyre dalacaklar. Ama herşeye rağmen umut var...

Muşlu İsyan, Antepli İlhan, Siirtli Emin, Tuncelili Birsen. Çocukken ateş yaktılar, bayramlarını kutluyorlardı, polis de onlara ateş açtı, korkuyla tanıştılar. Newrozda kibritle lastikle tehlikeli oyunlar oynandığını hatırlatıyorlar şimdi...

Dünya son oniki yıldır yeni bir emperyalist paylaşım savaşına tanıklık ediyor. Sosyalist sistemin çökmesiyle birlikte, kapitalizmin iç çelişkileri öne çıkıyor. Bu paylaşım savaşı şimdilik Atlantikin iki yakası arasında gelişiyor.

Yani şimdi gel de düşünme Oya, sen o sinopsisini Yeşilçam yönetmeni Yücele okutacağına, imkan elvermiş olup da Todd Haynese okutmuş olsaydın. Ne bileyim, cümleyi bitirmeye dilim varmıyor ama, en azından Oscara aday senaristtin be kızım.

Redgrave sundu; rus yazar, eski KGB ajanı, eski Duma üyesi, gazeteci, insan hakları savunucusu ve Çeçenistan başbakan yardımcısı Çeçenistanda yaşananları, ihlalleri, sorumluları tartıştı.

İstanbuldaki Eski Saray kapısı önündeki Yektâ çeşmesi suyunda da aynı deneyi yapmışlar. Anlatılır ki Karacadağın suyu daha hafif gelmiş. Bu duruma tanık olanlar demişler ki; Safra ve balgamı temizler. Sevdâ çekenleri ise rahatlatır Hamravat .

Demokratlar sessizdi, Güneş TVyi çıkardık. Yazar yazıyor, biz sorumluyuz..Alevilerin sevgisi kelimelerle anlatılmaz..Teknik eleman ve cihaz sıkıntımız var... Hedef bir numara olmak..Malatya Güneş savaş eki çıkardı...Elemanımızı kendimiz yetiştirdik.

Futbol topunun en çok üretildiği Sialkot ve üretimde kullanılan çocuk emeği de bir sorun olarak gözüküyor. Atlanta Anlaşması 14 yaşın altında işçi çalıştırmayan üreticileri destekliyor, çocukların eğitilmesine destek veriyor.

Savaş dediğin yeşil fonda bir Bağdat görüntüsü, ezanı kesen siren sesi. Savaşı bu görüntülerle hatırlayacağız tabii Babahan ve Özkökün Pompacılarla hortumcuların dansı meselesini de unutmamak lazım.

Oğlum kurbağacığa Tasos, kaplumbağaya ise Rauf ismini vermek istiyor. Fikir iyi olsa bile milliyetçiliği hayatımıza sokmayalım diyorum ona. 11 yaşındaki Andreiye ve Jaleye kan bulmaya çalışanlar bizim geleceğimiz, kan politikası yapanlar değil.