James Brown yoksulluğun ve ırkçılığın içine doğdu, oradan çıkarken kendini bir popüler müzik efsanesi olarak yarattı. Bir yandan Amerikan Rüyasını savunan bir milliyetçi, diğer yandan funkun babası, bir neslin idolü oldu. Geçen hafta 73 yaşında öldü.

Yeni bir yıl size yeni kararlar almak için bir başlangıç noktası, birşeyleri değiştirebilmeniz için umut veriyor. Değiştirdiğiniz şey en fazla hayat felsefeniz olabilir ama bu da harekete geçmenin ilk adımıdır. İşte bu yüzden 2007yi seviyorum.

Zaten masalın sonunda kibritçi kızı soğuktan dondurmayacaktım ama Diloş benden önce davrandı. Önsezisiyle masalın sonunu getirmemi engelleyerek kendini korumaya aldı. Öyle ya, ne masallarda ne de gerçek yaşamda açlıktan ve soğuktan ölmemeliydi çocuklar.

Nişantaşında hayatın raconunun daha farklı olduğunu duymuştum duymasına ama yılbaşının coşkusunun sokaklara sponsorlu yansıyacağı aklımın ucundan bile geçmezdi. Burda sordum yılbaşımıza sponsor olsana diyen başka semtler var mıdır? diye...

CHPli olmak çoğu kez sivil hayatın içinde bir tür askeriliği temsil ediyor. Siyasetin karargâh gibi kullanılmasıyla üretilen politikalar askeri çözümü güvence olarak bir yerlerde saklıyor. Kürtler CHPnin çözümüne dahil olmadıklarının farkında.

Yeni bir yıl size yeni kararlar almak için bir başlangıç noktası, birşeyleri değiştirebilmeniz için umut veriyor. Değiştirdiğiniz şey en fazla hayat felsefeniz olabilir ama bu da harekete geçmenin ilk adımıdır. İşte bu yüzden 2007yi seviyorum.

Omuz omuza verebilsek, gerçek bir dayanışma içinde olabilsek ve her birimizin birer Sisyphos değil de onun çeşitli parçaları, eli, ayağı, gözü, kulağı olduğumuzu anlayabilirsek sanırım tanrılara kafa tutmaya başlayabileceğiz. 2007de iyi olmaz mı?

İçimizdeki oryantalizm devam ediyor hala, kâh öğüt vererek, kâh aşağılayarak, kâh görmezden gelerek. Sorunu PKKye terörist de, sonra konuşalım boyutuna indirgeyen Erdoğanın bu tutumu, yürütme ayağındaki oryantalizm olarak örneklenebilir.

Bu nüfuz alanının yitirilmesinde en önemli öğe özel üniversitelerdir. Hem kendi kökenlerini bu gelişme sarmalının içine, kamunun dışına oturttukları hem de diğer kamusal misyon yüklenmiş üniversiteleri, zaafiyete uğrattıkları için...

Doğrusu 2006 yılını düşündüğümde benim yaşadığım şehir açısından çok da iyi geçmediğini ifade etmek yanlış olmaz. 2007 yılına, 36 yılda bir denk gelen bayram kutlaması ile birlikte; yaralarımızı barışın beyaz örtüsü ile sararak giriyoruz.

Kocaelide de özelleştirilen ve kapanan birçok işletme var. Önümüzde aylarca direnmesine ve fabrikalarını işgal etmesine karşı kapanan SEKA işçilerinin mücadelesi duruyor. Bu deneyim gösterdi ki tek başına işgaller hak kazanımları için yeterli değil.

Medyada çıkan üç satır haberde ölen gerilla kimileri için şehit kimileri içinse vatan haini. Oysa savaş tanıklarını dinleyince bütün bu insanların gerçekten insan olduğunu hatırlama şansımız doğuyor. Sorun galiba konuşamamaktan çok dinlememe sorunu.

Sadece çay ve ekmek... Bu mahallelerde somun ekmek nedir bilinmez. Un bulan hamur yoğurup sokaktaki tandırda pişiriyor. Fatihpaşa ve Gürdoğan mahallelerinde açlığın tablosu böyle. İnsanlığımızdan utanarak çıkıyoruz mahallelerden.

2006da çocukların karşılaştıkları olumsuzluklar olumlu gelişmelerin önüne geçti. Şiddet her yerde, her şekilde çocukların haklarını ihlal etti. Çocuk hakları savunucuları yapısal sorunlara karşı günlük çözümler yerine kalıcı çocuk politikaları istiyor.

Kadınların yazdığı, kadın sağlığı ve cinselliğine ilişkin bilgileri içeren Our Bodies, Ourselvesin Türkçe çeviri ve adaptasyon projesi sürüyor. Kadınların dayanışmasıyla hazırlanan kitap iş güvenliğinden, tacize kadar pek çok konuyu kapsıyor.

2006da çocukların karşılaştıkları olumsuzluklar olumlu gelişmelerin önüne geçti. Şiddet her yerde, her şekilde çocukların haklarını ihlal etti. Çocuk hakları savunucuları yapısal sorunlara karşı günlük çözümler yerine kalıcı çocuk politikaları istiyor.

Ülkede Özgür Gündem gazetesi muhabiri Cengiz Kapmaz hakkında kaleme aldığı iki haberde, PKK örgütünü ve örgütün hapisteki lideri Abdullah Öcalanı övdüğü iddiasıyla 9,5 yıl hapis istemiyle dava açıldı. Kapmazın ilk duruşması 16 Şubat 2007de.

Doç. Dr. Değirmencioğlu ve öğrencileri, kurban kesimi sırasında psikolojik olarak hazır olmadıkları görüntü ve deneyimlerle karşılaşan çocuklara özen gösterilmesi gerektiğini belirterek, Çocuklar kurban kesimini izlemeye zorlanmamalı dediler.

Kayar, Selek, Demir ve Akkoç, 2006da kadına yönelik şiddetin yasalarca güvenceye alındığını açıkladı, 2007den beklentilerini, yasaların işlerlik kazanması, ayrımcılığın sonlanması, ortaklaşmanın artması, emeğin görünür hale gelmesi olarak sıraladı.

Ülke gelelinde üniversitelerde yaşanan şiddeti protesto eden DİSK yetkililere Kasapların üniversitede ne işi var? Her öğrenciye bir çelik yelek verilsin diyor. Öğrencilerse saldırıların bilimsel, parasız eğitim mücadelesine yönelik olduğunu söylüyor.