Sevgili Erdoğan; Bir taraftan ülkenizde basit bir Kürtçe kursuna dahi izin vermezken Almanya'ya gelip Avrupa'ya ders verircesine asimilasyondan bahsetmeniz sizce de oldukça gülünç bir durum değil midir?

Davutpaşa’da ölenlerin ardından suçu ihbarda bulunmayan halka atmaya çalışanların pişkinliği sizin de canınızı acıtıyorsa, işyerlerini denetlemek görevinin idarede olduğunu düşünüyorsanız, siz de “Davutpaşa’yı Unutma!” demelisiniz.

Şadiye Dönümcü meslektaşı Cengiz Kaplan'a "sokağımızdaki çocukları anlamaya davet ettiği" için teşekkür ediyor. Sosyal hizmet uzmanı ve şair Kaplan "Sokaktan Gelen Mektup"ta sokağa itilmiş çocukları anlatıyor.

Sosyalist İşçi Partisi, İspanya'da siyasette ve ekonomide kadın temsilini artırmak için yasalar çıkardı. Yasaların feministler tarafından eleştirilen yanları hâlâ var.

Hemingway, “Boğa sahayı düşmandan temizlemeyi amaçlar” diyor. Yani saldırgan boğa değil, ona düşman olarak aynı sahaya çıkan kırmızı pelerinli adamlardır.

Sekiz yıldan beri NATO’nun egemenliği altındaki Kosova’nın "bağımsızlık ilanı" ABD ve AB tarafından hazırlanmıştı.Bence Kosova, Kürtler için bir örnek değil, ibret olarak algılanmalıdır.

"Türkiye zaten İran"dır. Üstelik de gelecekte değil şimdi öyledir. Takacaksın diyenle takmayacaksın diyen de aslında aynı taraftandır.

"Türk boyalı erk sahibi medya" büyük ihtimalle The Guardian'dan gördüğü "Rusya'da nüfusu azalan köyler" haberini "Rusya'da erkeksiz kalan köyler" diye bir "fantazi"ye dönüştürerek "haberleştirmiş". Biz de gülüyoruz ağlanacak halimize.

Dil yoksa, halk da yoktur. Dilin kullanımdan düşürülmesi bir süre sonra kimlik manasında “halk” olmanın da manasızlaşacağının adeta göstergesidir.

Deniz Gürsoy’un kitabı masalsı bir nargile dünyasının kapısını aralıyor. Nargileye karşı son zamanlarda artan ilginin nedenlerini araştırırken; nargilenin ve tütünün dünya üzerindeki yeri ve tarihçesini de inceliyor.

Hüseyin Avni Ulaş 1948’de, düşündüğü cumhuriyeti görememenin üzüntüsüyle öldü. “Soy”, “sop”, “ırk” çığırtkanlığı yapmadı. Zinde güçler onun için “Tanırız, iyi hukukçudur” demedi.

Güç veya para elde etmenin aracı olarak kullanılan dil yanlışa sapar: Yalan söyler. Yazar sözcüklerin ne anlama geldiğini, ne dediğini, nasıl dediğini umursayan kişidir. Yazarlar sözcüklerin doğruluğa ve özgürlüğe uzanan yolları olduğunu bilirler.

Kartal Spor Kadın Futbol Takımı'nın oyuncuları Seval, Dİlek, Gurbet, Mevlüde ve Cansu'nun aileleri başta "Kızdan futbolcu mu olur?" derken şimdi amigoluklarını yapıyorlarmış. Federasyon'dan kadın takımları için de destek istiyorlar.

“Lütfen bu akşamki dersinizde kan grubu ve Rh sisteminde, anlattıklarınızın aksine farklılıklar olabileceğini söyleyin.” “Ama nasıl olur? Bilim...” diyor. Ellerine sarılıp, katıla katıla ağlarken o da bana eşlik ediyor.

Onlar atalarından çevikliği ve avcılığı aldılar. Doğada yolunu rahatlıkla bulan kediler, her nedendir bilinmez, yüzyıllar önce insanoğluna kendilerini evcilleştirme hakkını verdiler.

Doğada, canlılar ve insanlar arasındayken her an iyiliği, güzelliği, doğruluğu “aramak ve bulmak” insana yaşadığını hissettiriyor... Birden zamanını şaşıran bir tomurcuğun dalın kenarından “pırt”laması bazen bunun nedeni oluyor.

Peki bir Ermeni yani bir Hıristiyan korkar mı başörtüsünden? Ermeni olmayan arkadaşlarımla konuşurken bu soru mutlaka geliyor. Ama çok denedim olmuyor. Bir türlü korkamıyorum "türbandan’".

Son dönemde yaşlanmak fikri bir türlü çıkmıyor aklımdan. Eninde sonunda ölmeyecek miyim? Sevenim varsa, çocuğum, kocam, üzülecek belki arkamdan. Tabii varsa.

Kanserin Penceresinden Bir Yaşam Sentezi, Baysaling'in geçirdiği zorlu evreleri anlatıyor. Bu dönemi geride bırakan yazar, şimdi yeni projelere hazırlanıyor.

15 bin km uzakta, Türkiye'den kopmak ne mümkün, Elif Şafak'ın kitabı televizyondaydı, Ermeni Pedro ile Türkiye'yi konuştuk, Mehmed Uzun'un ölüm haberi geldi. Uruguay insanı, mütevazı ve renkli yaşamını sürdürüyordu.