bu seçime katılacak seçmenlerin bu sorulara verecekleri yanıtlardan sonra tercihlerini belirlemeleri, hem kendi vicdanları, hem de toplumun bütününün geleceği için bence önemli olacaktır.
10 ağustosta türkiye halkları ilk kez bir “cumhur başkanı” seçecek.
seçimler temsili demokrasinin unsurlarından birisi. ama tümü olmadığını da herkes biliyor söylüyor.
seçim için ilk koşul “özgür olmak” ve “özgür davranabilmek”tir. herhangi bir seçimde bunun gerçekten “var” olup olmadığı, eğer varsa bu kez de herkes için geçerli olup olmadığı, her zaman tartışılmıştır.
öte yandan bir başka unsur da seçim yapacak olanların en azından “eşit oldukları”nın kabul edilmesidir. oysa yine herkes, hiç kimseyle tam anlamıyla eşit olmadığını çok iyi bilir.
seçim yapmak özünde bir “karar” vermektir. doğru bir “karar” için ise en azından o kararı belirleyecek olan konularda bilgi sahibi olması gerekir.
sıkça yinelendiği gibi bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanların verdikleri karar da genellikle doğruya yöneltmez kendilerini. olsa olsa bu konuda bir “taraf” olduklarını ve o yanda durduklarını işaret eder.
yalnız taraf olanların verdikleri kararlardan ise toplumun bütününe “hayır” gelmeyeceği açıktır. tarih boyunca hep öyle olmuştur!
doğru karar için tam ve doğru bilgi
eğer doğru kararlar verilmesi isteniyorsa buna dair bilgilerin herkese sunulması bir sorumluluktur. ancak böylelikle bir seçim yapacak olanların, en azından seçime dair bilgilerinin asgari düzeyde de olsa eşitlenmesi sağlanabilir.
kuşkusuz eğer bilerek, isteyerek, doğru bulduğu ya da taraf olduğu için bir seçim yapacak kişinin seçimine, dolayısıyla kararına müdahale etme hakkı da bence yoktur. özgür ve demokratik seçimin gereği budur. tabii ki o kararın ve seçimin sorumluluğunu da sonuna kadar üstlenmesi kaydıyla.
karar ve seçim yapmak için gerekli bu bilgileri ardarda sıralamak, işaret etmek ve dikkât çekmek yerine, herkes tarafından bilinmesi ve üzerinde düşünülmesi gereken konularda aşağıda sunduğum “70” sorunun gerçekten yanıtlanmasının en azından yanlışları azaltacağını düşünüyorum. seçime ve kararıma dair sahip olduğum kanaât ve ona yol açan kanıtları söylemek yerine bu soruları herkese soracağım.
kuşkusuz böyle bir süreçte çok daha fazla soru sorulabilir; ama en azından bu “yetmiş” sorunun doğru yanıtlanması doğru bir karar verilmesi için “yetmiş olacağını” düşünüyorum.
hemen söyleyeyim ki, bu soruların her birisine yönelik olarak benim kişisel yanıtlarım var. ama bu yazıda sorduğum hiçbir soruya karşılık olarak herhangi bir yanıt vermeyeceğim, dolayısıyla seçime katılıp katılmama, ya da katılanların hangi adaya oy vermeleri doğrultusunda bir işarette bulunmayacağım, kimseyi yönlendirip özendirmeyeceğim.
bu seçime katılacak seçmenlerin bu sorulara verecekleri yanıtlardan sonra tercihlerini belirlemeleri, hem kendi vicdanları, hem de toplumun bütününün geleceği için bence önemli olacaktır.
neyin seçimi yapılacak?
ilk kez yapılacak olan böyle bir seçimle ilgili olarak doğru bilgilenmek kuşkusuz en önemlisidir. bu nedenle bu konudaki soruların yanıtlarını vermek, doğru karar için olmazsa olmaz bir koşuldur.
- * “cumhur başkanı” ne demektir? “devlet başkanı” ne demektir?
- * her cumhur başkanı devlet başkanı ya da devlet başkanı cumhurbaşkanı mıdır?
- * yoksa ikisi aynı ve “tek” şey midir? değilse arasındaki farklar nedir?
- * bu seçimde seçmenlerin verecekleri oyla kim ya da ne seçilecektir?
- * türk dil kurumu “cumhur” sözcüğünün anlamını “halk” (bir ülkede yaşayan insanların tümü) olarak vermektedir. bir halkın başkanı olur mu ya da olmalı mıdır?
- * seçilecek kişi aslında bir “başkan” mıdır yoksa yoksa “başkan” adıyla anılan kişinin bu adı “sembolik” olup, aslında halkı bütününü “temsil” eden bir kişi midir?
- * birini ya da bir şeyleri temsil eden bir kişiyle, biri ya da birilerinin başkanı olan bir kişi arasında ne fark vardır?
- * daha önce tbmm’ce yapılan bu seçim neden ya da hangi amaçla doğrudan halkın belirlemesiyle yapılır hale gelmiştir?
- * bu değişikliğin, seçime, seçilen kişiye ve seçildikten sonra vereceği kararlara yönelik olarak toplumun çoğunluğuna dayanan bir “meşruiyet” kazandırma amacıyla yapılmış olması mümkün müdür?
- * bu değişimin yapılma sürecinde bugün seçimde kendileri ya da adayları için oy isteyenler nasıl tutum almışlardır?
- * eğer o zaman meclisin seçilmesinin uygun olduğunu savunmuşlarsa, bugün bu seçime aday gösterme ya da katılma sürecine nasıl gelmişlerdir?
- * düşüncelerinde bir değişiklik mi olmuştur, yoksa bu dayatmayı kabul etmeyi mi yeğlemektedirler?
- * aynı biçimde bu seçimde oy verecek olanların bu konudaki daha önceki ve şimdiki düşünceleri arasında bir fark var mıdır?
- * yoksa bu çelişkiyi kişisel olarak nasıl açıklamaktadırlar?
- * bir seçmen olarak ben bu seçime katılıp adaylardan birisini tercih ettiğimde aslında ne seçmiş olacağım; o benim “neyim” olacak?
- * bu süreci bir tür “başkanlık” modeline geçiş olarak görüyor musunuz?
- * “başkanlık” sistemiyle ilgili bir bilginiz var mı?
- * “başkanlık” sisteminin demokratik bir model olması için gerekli olan unsurlar sizce nelerdir?bu unsurların hangisi bizim ülkemizde vardır?
- * bir “başkan”ın bir “diktatör”e dönüşmesini önleyecek imkânlara, araçlara ya da donanıma bireysel ve toplumsal olarak sahip misiniz, sahip miyiz?
- * diktatörleri kimler “yaratır” ve diktatörler kimlerin sayesinde “yerlerinde kalır”
bir seçim nasıl yapılır?
seçim yapmak için gerekli olan koşulların varlığı seçimin gerçekten bir seçim olup olmadığını öngörebilmek için gereklidir.
- * herhangi bir temsiliyet için yapılacak bir seçimde karar verecek olanların bunun adaylarını da özgürce kendilerinin belirlemesi gerekmez mi?
- * bir kişinin kendisinin belirlemediği adaylar arasından yapılan bir seçim gerçek bir seçim midir?
- * bu seçimde mevcut adayları kim belirlemiştir? bu seçime katılan adaylar nasıl belirlenmiştir?
- * başkalarının aday olmalarını sağlayacak tüm yollar ve süreçler bu seçim öncesinde herkese eşit olarak sunulmuş mudur?
- * adayların bu biçimde ve bu yolla belirlenmesi konusunda bir toplumsal mutabakat, anlaşma var mıdır?
- * böyle bir konuda anlaşmamış ve aslında farklı düşüncelere sahip olanlar bu seçime katılmalı mıdır?
- * “kerhen” ve bir tür “dayatma” ile gerçekleşen bu katılımın, mevcut adaylardan bağımsız bir şekilde “seçime meşruiyet” kazandırıp kazandırmayacağı konusunda ne düşünüyorsunuz?
- * bu seçimin mevcut adaylarla yapılması konusunda bir toplumsal mutabakat(uzlaşma) olduğunu düşünüyor musunuz?
- * mevcut adaylar seçime katılacak herkesin temsilini mümkün kılmakta mıdır?
- * seni temsil edecek bir aday yoksa bunun bir seçim olduğunu düşünür müsünüz?
- * bu durumda oyunun seni temsil ettiğini ve düşünceni sonuca yansıtacağını düşünüyor musun?
- * seçime katılarak oy kullanacak olan tüm seçmenlerin kendilerini temsil ettiğini düşündükleri en az bir aday var mıdır?
- * bu adayların dışında da adaylar olsaydı, ya da siz bir aday gösterebiliyor olsaydınız, bu üç aday yerine onlardan birisine oy verir miydiniz?
- * bu durumda mevcut üç adaydan birisine atacağınız oyun ne anlama geleceği konusundaki düşünceniz nedir?
- * mevcut seçimde adayları kendilerine oy veren kişileri etkilemek üzere kullandıkları olanaklar, araç ve yöntemlerin eşit olduğunu düşünüyor musun?
ne istediğini biliyor musun?
bir seçim yoluyla bir karar verecek olanların bu kararını belirleyen konularda kafasının net olması, düşüncelerinin somutlaşması gerektiği açıktır.
- * seni temsil edecek bir adayın mutlak taşıması gereken nitelikleri nelerdir?
- * seni temsil edecek bir adayın sahip olmasında yarar gördüğün nitelikler nelerdir?
- * “mutlak olması” gerektiğini düşündüğün niteliklere sahip olmayan, sadece “olursa iyi olur” dediğin niteliklere sahip bir adayı tercih eder misin?
- * seni temsil edecek bir adayda “kesinlikle olmaması” gerektiğini düşündüğün özellikler nelerdir?
- * seni temsil edecek bir adayda olmamasında yarar bulduğun özellikler nelerdir?
- * “kesinlikle olmaması” gereken özellikleri taşımayan ama “olmaması gerekir” diye düşündüğün niteliklerin bazılarına sahip olan bir adaya oy verir misin?
- * adayların asgari niteliklerini belirleyen kurallar arasında “yüksek” okul mezunu olmak ve “40 yaşını tamamlamış” olmak vardır. yasada tanımlanmış niteliklere sahip olmak başkan ya da sembolik temsilci olmak açısından gerekli ve yeterli midir?
- * örneğin ana dili dışında bir dil daha bilmek, son bir yıl içinde an az bir roman okumak, bir tiyatro ya da sinema yapıtı izlemek, bir ürün ya da yapıt ortaya koymak ya da yaratmak gibi bir özellik de adaylarda olmalı mıdır?
- * bir erkek bir kadını, ya da bir kadın bir erkeği temsil edebilir mi?
- * bir kadın olarak bir erkeğin başkan olmasını ister misin?
- * mevcut adaylar arasında bir kadın, bir eşcinsel, bir sakat, bir ateist, bir göçmen, bir yoksul, farklı etnik kökende ve anadili türkçe’den farklı birisi de olsaydı onlardan birisini yeğler miydin?
- * kendine ait bulduğun ve savunduğun tüm değerlerin (örneğin: özgürlükçü, demokrat, eşitlikçi, barışçı, emekten yana, haktan ve haklıdan yana olmak vb.) karşıtını savunan (örneğin despot, muhafazakâr, gelenekçi, ırkçı, milliyetçi, savaştan yana vb.) birisinin seni temsil etmesini ister misin?
- * çoğunluğun desteklemeyeceğini, dolayısıyla seçilemeyeceğini bildiğin bir kişinin aday olmasını ister miydin?
- * böyle bir aday için gidip ona oy verir miydin?
- * böyle bir kişinin aday olması ve seçmenlerin bir bölümünün ona oy vermesini nasıl değerlendiriyorsun; bu senin açından, toplum açısından ve sahip olduğun değerler açısından ne anlama gelir?
mevcut adayları ne kadar tanıyorsun?
farklı seçenekler içinden bir seçimi yapabilecek durumda olanların, seçeceklerini bilip tanımalarından daha doğal ve gerekli bir şey olamaz. bu bağlamda şu soruların yanıtları verilmeden yapılacak bir seçimde hata yapma olasılığı çok yüksek olacaktır.
- * seçime katılan adaylardan herhangi birisinin seni gerçekten temsil ettiğini ya da edeceğini düşünüyor musun?
- * söz konusu adayların bu süreçte kim olduklarını, neyi temsil ettiklerini, neleri savunduklarını, vaatlerini, hedeflerini biliyor musun?
- * adayların dile getirmedikleri başka hedefleri olup olmadığı konusunda ne düşünüyorsun?
- * bunların tümünü benimsiyor ve destekliyor musun?
- * bu makama geldiklerinde sahip oldukları yetkilerin bunları yapmaya yeteceğini düşünüyor musun?
- * bunları gerçekten yapacaklarını ya da yapmak isteyeceklerini düşünüyor musun?
- * desteklemediğin yanlarına karşın yine de bu adaylardan birisini desteklemeyi doğru ve gerekli buluyor musun?
- * adayların vaatlerini yapabilmeleri için gerekli olan en temel unsur nedir?
- * seçilecek kişinin aynı zamanda yürütme erkini elinde tutanlarla aynı, birlik ya da koşut olup olmaması bunları nasıl etkiler?
- * meclis çoğunluğunun arkasına alan bir adayla, almayan bir adayın seçilmesi halinde, hedeflenen sonucun gerçekleşip gerçekleşememesi konusunda ne düşünüyorsun?
- * eğer yoksa böyle bir süreçte yapılacak seçimin “adil” bir seçim olacağını düşünüyor musun?
- * “adil” olmayan bir seçimde, seçime katılmanın anlamı nedir, böyle bir seçime katılmak kime ya da neye hizmet eder?
- * sence adayların tümü gerçekten seçimi kazanmayı istiyor ve kazanacağını düşünüyorlar mı?
- * bunu düşünmediği halde seçime katılan ve kendisine yönelik desteği sonrasında bir pazarlık unsuru olarak kullanan bir adayı desteklemek sana iyi geliyor ve kendini görevini yapmış bir insan saymanı sağlıyor mu?
- * herhangi bir konuda bir “kuşku”nun muhatabı olmuş, ya da hakkında herhangi birisinin doğrulayamadığın ya da yanlışlayamadığın bir “kuşku” duyulan bir kişiyi destekler misin?
- * insanların kayıtsız koşulsuz eşit olduğunu düşünmeyen ve kendisini toplumun belirli bir kesiminin temsilcisi sayan ve böyle davranacağını da defaatle yinelemiş olan bir kişi aday olmalı mıdır?
- * demokrasiye inanmayan ve bunu bir araç olarak gören bir kişi aday olmalı mıdır?
- * seçilmek için değil de, diğer aday(lar)ın seçilmesini engellemek için aday olunmalı mıdır?
- * katılım amacı temsil ya da seçilmek olmayan, adaylığını yalnızca bir “pazarlığın” zemini olarak kurgulamış bir adayın aday olmalı mıdır?
- * vereceğin oyun sonucunda seçilen kişi, asla altına imza atmayacağın bir karara imza atar ve bu kararın uygulanmasından herhangi bir mağduriyet oluşursa, oluşan o mağduriyette payın olduğunu düşünür müsün, bu durumda kendi vicdanında “masum” olduğunu düşünür müsün?
sonuç yerine
bu sorular uygun bulunmayabilir, doğru sorular da olmayabilir. hatta yönlendirici de bulunabilir. amaç bilgilenmek ve bilgilenilenlerden yola çıkarak doğru karar vermektir.
yeterli bilgiyle ve doğru kararla yapılmamış seçimlerin sonuçları herkesi, ama en çok da geleceğimizi belirleyecektir. ama çok daha önemlisi o kişilerin yaptıklarının ya da yapmadıklarının sorumlusu olarak seçime katılan herkesin sorumluluğu olduğu asla unutulmamalıdır. (ms/hk)