30 Mart 2014 seçimleriyle Büyükşehir statüsü kazanacak Mardin’de 2009 yerel yönetim seçimlerinde 5 ilçede Demokratik Toplum Partisi (DTP), 2’şer ilçede Demokrat Parti (DP) ve Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) 1 ilçede ise Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) belediye başkanlığı kazanmıştı.
2009 belediye başkanlığı seçimlerinde DTP’nin kazandığı 5 başkanlık, aday etkisinin olmadığı ve rekabetin yaşanmadığı bir seçim sonucunda gerçekleşirken, diğer üç parti ise belediye başkanlıklarını rekabet ortamında geçen bir seçim sonrasında kazanabilmişlerdi.
DP ile CHP aday etkisiyle, AKP ise adaylarının değil ama seçmenlerin parti tercihleri etkisiyle ve rekabetçi bir yarış sonrasında belediye başkanlıklarını kazanıdılar. Seçimde yarışan ve en çok oyu alan ilk iki parti 1 ile 7 puan arasında değişen küçük oy farklarıyla belediye başkanlıkları kazanırken bu olgu, Mardin seçmeninin ikili yapısını çok açık ve net bir biçimde sergiliyor.
Mardin’in Dargeçit, Derik, Kızıltepe, Mazıdağı ve Nusaybin ilçe seçmenleri önemli bir ağırlıkla DTP’yi desteklerken, Mardin’in Merkez ilçesi dahil diğer dört (Midyat, Ömerli, Savur, Yeşilli) ilçede ise başat bir biçimde AKP’nin birinci parti olduğu görülüyor. Bu durum hem 2007 genel milletvekili seçimi sonuçlarıyla, hem de il genel meclisi seçimi sonuçlarıyla doğrulanıyor.
2009 – 2011 seçmen eğilimlerinden hareketle 2014'e bakış
Mardin 6360 sayılı yasayla Büyükşehir statüsü kapsamına alınınca ilçe belediye sınırları, ilçelerin mülki sınırlarıyla eşitlenmiş oldu. Bu durum Mardin’de belediye başkanlığı seçimlerinde oy kullanacak seçmen kitlesini yüzde 76,3 oranında büyüterek il genel meclisi sınırlarıyla Büyükşehir sınırlarını eşitledi.
Dolayısıyla 2009 seçimlerinde Mardin’de hem belediye başkanlığı, hem de il genel meclisi seçimlerinde, tüm ilçeler için aynı partilerin birinci parti oluşu, 2009 il genel meclisi seçim sonuçlarıyla 2011 seçim sonuçlarının karşılaştırılabilirliğini kolaylaştıryor.
2009 il genel meclisi seçimlerinde DTP’nin birinci olduğu tüm ilçelerde 2011 milletvekili seçimlerinde bağımsızlar birinci olmuş; ayrıca 2009’da AKP’nin birinci parti olduğu 3 ilçede de bağımsızlar öne geçerken ilçelerin 2’sinde AKP’nin birinci partiliği devam etmiş. Ne var ki, 6360 sayılı yasayla Mardin Merkez ilçesi Artuklu ilçesine dönüştürülürken Kızıltepe ilçesi kırsal kesiminden bir kısmı da Artukluya dahil ediliyor. Bu yeni düzenleme bir gerrymandering (coğrafi tanım değişikliğiyle haksız avantaj sağlama) uygulamasıyla Artukluyu, AKP’nin 2011 seçimlerinde de birinci parti olduğu yeni bir ilçe haline getiriyor.
Çünkü Kızıltepe ilçesinden, AKP’li seçmen ağırlığına sahip bir bölge kopartılıp Artuklu’ya bağlanınca, Artuklu ilçesinde AKP’ye oy verenlerin oranı artmış Kızıltepe’de ise azalmış oluyor. Ama sonuçta Artuklu’nun en çok oy alan partisi AKP’ye dönüşürken, Kızıltepe’de birinci olan bağımsızların oy oranı birazcık daha yükselmiş oluyor.
Sonuçta 2011 genel milletvekili seçim sonuçlarına göre Mardin’de Büyükşehir ve 7 ilçede bağımsızlar (Barış ve Demokrasi Partisi / BDP), 1’i Artuklu olmak üzere 3 ilçede ise AKP 2014 belediye başkanlığı seçimlerine önde giriyor. Fakat Artuklu ilçesinde AKP ile bağımsızlar arasındaki oy farkı o kadar az ki, gerrymandering uygulamasına karşın AKP’nin hüsrana uğrama olasılığı hiç de az değil. Çünkü 2007’den 2009 ve 2011’e uzanan seçim sonuçları Mardin’deki seçmen tercihlerinin AKP yönündeki bir gelişimi değil bağımsızlar (BDP) lehine bir değişime ilişkin ipuçları verdiğini gösteriyor.
Kır/kent ve mahalle statüleri ayrımında seçmen yönelişleri
2011 genel milletvekili seçim sonuçları Mardin kayıtlı seçmenlerinin yarısının seçimlerde baraj nedeniyle seçime BDP olarak katılamayan bağımsızlara oy verdiğini gösteriyor. Bu kesimin yarısı kadar bir seçmen kitlesi de AKP’ye oy vermiş 2011 seçimlerinde. Tüm diğer partilere oy veren seçmenler ile seçmeyenler (oy kullanmayan ve seçimde geçersiz oy kullananlar) de yaklaşık AKP’ye oy verenler kadar bir kesim oluşturuyor.
2011 seçimlerinde bağımsızlara (BDP’ye) oy verenler üst statülü mahalleler hariç tüm diğer mahalle statülerinde ve kırsal kesimde önde görünüyor. Ama köy ve az nüfuslu kentlerde bağımsızlarla AKP’ye oy verenler arasındaki oransal fark azalırken, kent mahallelerine geçildiğinde bağımsızlara (BDP’ye) yöneliş artıyor.
2009 belediye başkanlığı seçimlerinde, öncesinde AKP’nin ağırlıklı olduğu ilçelerde rekabete dayalı olarak DP ve CHP belediye başkanlıkları kazanmıştı. Ama yukarıdaki tablonun çizdiği çerçeve o ki, 2014 seçimlerinde Mardin’de AKP ve bağımsızlar (BDP) dışında hiçbir partinin belediye başkanlığı kazanabilme şansı yok.
Sonuç yerine
Mardin’in temel olarak iki partili yapısı ve ilçelere göre birinci ile ikinci parti arasındaki büyük oy oranı farkı, bir yandan 2011 seçimleri milletvekili seçme eğilimlerini yansıtırken, bir yandan da 2014 belediye başkanlığı seçimleri açısından önemli bulgular sergiliyor. Ortaya çıkan sonuçlar açısından 2014 belediye başkanlığı seçimlerinin;
- Artuklu ilçesi belediye başkanlığı seçimi hariç hem Büyükşehir hem de ilçe belediye başkanlığı seçimlerinin, rekabetin çok az yaşanacağı ve sürpriz sonuçlara pek fazla açık olmayan seçimler olacağı,
- Seçimlerin rekabetsiz ve önceden kestirilebilir bir çerçevede olma olasılığı nedeniyle seçime katılma oranının 2011 seçimleri düzeyinde ve hatta onun da altında gerçekleşebileceği,
düşünülebilir. Bu yönüyle Mardin yerel yönetim seçimlerinin asıl önemi; seçmen yöneliş ve tercihlerinin 2015 genel milletvekili seçimleri açısından ileriye yönelik bilgiler, öngörü olanakları sunabilecek olması. (ST/HK)
10 Mart Pazartesi: Erzurum ve Trabzon.