Kürtçe'nin "açılım" görmediği çok eski yıllardan beri Kürtçe türküler seslendiren Rahmi Saltuk'un "hoy narê" adlı yasaklı albümü; "yasaklarla sanat yapılamayacağını" daima savunmuş olan ünlü ses sanatçısının 40. sanat yılına işaret ediyor.
Saltuk'un, işçi olarak çalıştığı Genato Otomobil Fabrikası'ndan ayrıldıktan ve İstanbul Hukuk Fakültesi'ni kazanır kazanmak müzikle iç içe olduğunu anlıyoruz.
1968 yılında Halk Oyuncuları Tiyatro Topluluğu'na girdi ve "Pir Sultan Abdal" oyununda anlatıcı ozan rolünü oynadı. Pir Sultan Abdal oyunu, o güne kadar Türk tiyatro tarihinde en çok sahnelenen, turne yapan oyun oldu..
Üniversite işgalinde saz çalıyordu...
Ancak bu rolü Saltuk için, müzik yaşamının başlangıç noktası olacaktı. Saltuk, 68'lilerin 78'lilerin kısacası "yasakların sesi" olarak bilindi.
Halk müziğinde Ruhi Su geleneğini sürdüren ve türkü söylemekten hiç vazgeçmeyen Saltuk, birçok işi arasında Ankara Hukuk Fakültesi'nden mezun olduysa da hiç avukatlık yapmadı; "Türkülerim, bağlamam ve sesim var" diyordu.
Gazeteci Nadire Mater'in Metis Yayınları'nca yayımlanan "Sokak Güzeldir 68'de Ne Oldu? Kitabı"ndaki Hikmet Bozçalı'nın anlatımlarından Saltuk'un daha 1968'de İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisiyken işgalde saz çalanlardan biri olduğunu öğreniyoruz (s. 105).
Yasak, yargılama, sansür yollardan çekti geldi
Saltuk daha 20 yıl önce, bu düşüncelerle hiç kimse için Kürtçe konuşmanın ve yazmanın pek mümkün olmadığı bir dönem olan 1989 yılında bir kaset çıkarmıştı.
Ancak, Kürtçe bilmediği halde yasaklara karşı çıkan Saltuk'un Kürtçe ve Türkçe türkülerin yer aldığı bu kaseti yasaklanarak her yerde toplatıldı. İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanması ve sonunda beraat etmesi elbette ki yetmeyecekti. Sanatçı, kasetinin dinleyicilerine kavuşması ve toplatma kararının kaldırılması için zorlu bir mücadele verecekti.
6. İdare Mahkemesi'ne dava açan Saltuk, kararı kaldırmayı başarıyor ancak karşısında karara itiraz eden Kültür Bakanlığı'nı buluyordu. Saltuk'un Danıştay 10. Dairesi kararıyla davayı kazanması ancak 8 Şubat 1993'te gerçekleşebildi.
Albüm kapağında utancın iki belgesi...
Ne var ki, mahkeme yasağından sonra fiili yasaklar kendisini gösteriyor, albüm dinleyicisine gene ulaşamıyor. Yasaklanan konserler vs...
Tüm davaların kazanılmasıyla ikisi Türkçe, 10'u da Kürtçe müzik parçasıyla "hoy narê" adlı albüm, müzik yönetmeni Hasret Gültekin, yapımcı Saltuk Plak, albüm kapağındaki fotoğraf ise İsa Çelik'e ait olarak yeniden çıkarılıyor.
Albüm kapağındaysa, devletin müziği yasaklamak için var gücüyle uğraştığını gösteren hazin iki mahkeme belgesi...
"Daha söyleyeceğim çok türkü var"
Rahmi Saltuk ise yaşadıklarını şu cümleler ile haykırıyor: "Yıllarca Türkü söyletmediler. Kasetlerimi, plaklarımı toplattılar. Valiler, kaymakamlar, polis müdürleri, hatta karakol komiserleri yasakladılar. Gırtlağımdan ses çıkmasına izin vermediler. Beni sanatımdan, halkımı beni dinlemekten mahrum ettiler."
Albüm, Canê Canê, Hoy Narê, Leyla, Zeynê, Desmal, Romanî, Dıçım Dıçım, Fequiyê Teyra, Govend, Gulazer, Kara Yılan ve Dede Sultan türkülerinden oluşuyor.
40. sanat yılında bu albümü ile Rahmi Saltuk; sevenlerine "Daha söyleyeceğim çok türkü var" diyor. (EÖ)