Dijital çağda büyüyen çocuklar, hayatlarının her alanında ekranlarla, uygulamalarla, yazılı, görsel ve işitsel farklı medya içerikleriyle karşı karşıyalar. Bu durum onlara sınırsız öğrenme ve eğlence imkânı sunarken aynı zamanda yanlış bilgi, reklam baskısı ve çevrimiçi riskler gibi önemli tehditleri de beraberinde getiriyor. Çocukların medya karşısında eleştirel, bilinçli, güçlü ve dayanıklı bireyler olmaları için dijital medya okuryazarlığı becerilerini onlara kazandırmak, fırsatlardan yararlanırken risklerden de korunmalarını sağlamak gerekiyor.
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Komitesi’nin 2021 yılında yayımladığı 25. Genel Yorum, dijital ortamda çocukların haklarının korunması, geliştirilmesi ve gerçekleştirilmesinin öncelikle devletlerin ve teknoloji şirketlerinin sorumluluğunda olduğunu hatırlatıyor. Hükümetlerin çocukların yüksek yararını gözeten politikalar üretmesi, teknoloji şirketlerinin ürün ve hizmetlerini çocuk dostu biçimde tasarlaması ve yetişkinlerin onlara rehberlik ederek bilinçlendirme yükümlülüğü, dijital çağda çocukları kollamanın temel adımları arasında yer alıyor (UNCRC Genel Yorum No. 25, 2021).
REMEDIS: Çocuklar için çıkarımlar
Dijital dünyada çocukların nasıl daha güçlü ve bilinçli bireyler haline gelebileceği sorusunu, Avrupa Birliği destekli REMEDIS projesi de soruyor. Rethinking Media Literacy and Digital Skills adıyla yürütülen bu uluslararası girişim, farklı yaş ve sosyal gruplarda medya okuryazarlığı ile dijital beceri eğitimlerinin etkilerini inceliyor. Yedi akademik ortak ve on dört sivil toplum kuruluşunun iş birliğiyle yürütülen proje, yalnızca akademik bir çalışmanın ötesinde; eğitimcilerden politika yapıcılara kadar çeşitli aktörler için yol gösterici bir rehber niteliği taşıyor (REMEDIS Toolkit, 2025).
REMEDIS’in bulguları çocuklar açısından epey çarpıcı: Eğitim programları çocukların dijital becerilerini artırıyor ve internette daha bilinçli hareket etmelerini sağlıyor. Ancak özellikle dezavantajlı topluluklardaki etkilerin sınırlı olması, tek tip eğitim modellerinin çocukların ihtiyaçlarına cevap verme kapasitesini sorgulatıyor. Bununla birlikte, yerel ihtiyaçlara uygun, eğitmenlerin aktif katılımıyla desteklenen ve çocukların kendi deneyimlerinden yola çıkan programlar çok daha etkili sonuçlar sunabiliyor (Vissenberg ve ark., 2025). Bu doğrultuda çocuklar için medya okuryazarlığının, bağlama duyarlı ve sürdürülebilir programlarla şekillenmesi gerektiği anlaşılıyor.
Eğitim içeriklerine bir bakış
Çocuklar için medya okuryazarlığı eğitim programların içeriği nasıl olmalı? Örneğin Kanada merkezli MediaSmarts’ın ders materyalleri bu açıdan güçlü bir örnek teşkil ediyor. Dersler, çocuklara medya ürünlerinin bilinçli tercihlerle inşa edilmiş yapılar olduğunu, farklı kitlelere farklı biçimlerde hitap edebildiğini, çoğu zaman ticari amaç güttüğünü, sosyal ya da politik etkiler taşıdığını ve her medya mecrasının kendine özgü bir dili bulunduğunu örneklerle anlatıyor. Bu sayede çocuklar, reklamlardan çizgi filmlere kadar medyanın niyetli bir biçimlendirme süreci olduğunu anlamaya başlıyor (MediaSmarts, n.d.). Medya karşısında pasif tüketici olmaktan çıkan çocuklar, bilinçli ve sorumlu üreticiler haline gelmeye doğru ilk adımlarını da atıyor.
Dijital okuryazarlık ve iyi oluş
Son günlerde Common Sense Media’nın yenilenen müfredatı da dikkat çekiyor. K–8 öğrencileri için hazırlanan Digital Literacy & Well-Being Curriculum, dijital beceri ve iyi oluşu birleştiren, kapsamlı ve ücretsiz bir eğitim seti olarak öne çıkıyor. 2018’den bu yana yapılan en kapsamlı güncelleme olarak tanıtılan yeni müfredat, 147 kısa ve etkileşimli ders içeriyor. Yapay zekâ okuryazarlığı, deepfake, ekran süresi yönetimi ve parasosyal ilişkiler gibi güncel temaların yanı sıra aileler için pratik rehberler ve öğretmenler için mesleki gelişim kaynakları da içeriyor. Bu sayede müfredat, yalnızca çocukların değil, ebeveyn ve eğitimcilerin de sürece aktif katılımını hedefliyor (Common Sense Media, 2025).
Yapay zekâ çağında okuryazarlık
Günümüzde medya yalnızca içerikler aracılığıyla değil, aynı zamanda içerikleri bize ulaştıran görünmez sistemlerle şekilleniyor. Algoritmalar, çocukların ekranlarında neyin görüneceğini belirleyerek onların dikkatini hesaplayıcı unsurlarla çekiyor. Reklam teknolojileri kişiselleştirilmiş mesajlarla çocukları hedef alıyor; yapay zekâ ise çocuklara yönelik içerik üretiminde yoğun biçimde kullanılıyor. YouTube’da yapay zekâ üretimi içeriklerin artması, bu içeriklerde bilgi hataları ya da uygunsuz mesajların tespiti gibi konseptlerin öne çıkmasına neden oluyor (Parents, 2025).
Bu tablo, medya okuryazarlığının artık algoritmik farkındalık ve yapay zekâ eleştirisi içererek yeniden tanımlanmasını zorunlu kılıyor. Çocukların “Bu içerik neden bana gösteriliyor?” sorusunu sorabilmesi, algoritmaların tarafsız araçlar değil, aynı zamanda ticari ve kültürel tercihlerle şekillenen sistemler olduğunu kavramalarına yardımcı oluyor. Avrupa Parlamentosu’nun 2025 tarihli Children and Deepfakes raporu, jeneratif yapay zekânın çocuklar üzerindeki etkilerini detaylıca ortaya koyuyor; öğrencilerin önemli bir bölümünün kişisel verilerini paylaşmaya açık durumda olması, mahremiyet, kimlik sahteciliği ve manipülasyon gibi ciddi risklere ışık tutuyor (European Parliament, 2025). Dünyada “algorithmic literacy” kavramı da bu bağlamda öne çıkıyor: çocuklara verinin nasıl işlendiği, hangi kriterlerle sıralandığı ve bunun düşünce biçimlerini nasıl etkilediği öğretilmeye çalışılıyor (MediaSmarts, Algorithmic Awareness Report). Reklam farkındalığı bu çerçevede, oyun içi markalı içerikleri ya da influencer kampanyalarını tanımak gibi yetkinliklere dönüşüyor.
Algoritma farkındalığını ve yapay zeka içeriklerini de ayırt etmeyi de içerecek şekilde dijital medya okuryazarlığı becerileri desteklenen çocukların, çevrimiçi ortamda doğru bilgiyle yanlış bilgiyi ayırt etmeyi, siber zorbalığı tanımayı, ekran süresini kontrol altına almayı, kişisel verilerin değerini ve dijital ayak izini fark etmeyi öğrenmeleri hedefleniyor. Bu becerilere sahip çocukların daha katılımcı bireyler olarak çevrimiçi dünyayı daha faydalı şekilde kullandıkları ve akademik başarılarının yükseldiği görülüyor (Livingstone et al, 2021).
Ailelerin rolü
Dijital medya okuryazarlığı eğitiminin yalnızca okullarla, derslerle sınırlı kalması elbette yeterli değil. Common Sense Education’ın önerdiği gibi, ailelerin de çocukların medya deneyimlerinde aktif rol üstlenmeleri bekleniyor. Ev ortamında arabulucu ebeveynin ya da bakımverenin rolü burada önem kazanıyor. Çocuklarla haberleri tartışmak, gördükleri bir reklamın ardındaki amacı sorgulamak, paylaşımdan önce “gerçek mi değil mi?” düşüncesini açık tutmak, birlikte film izlerken toplumsal cinsiyet rollerini sorgulamak, shorts videolardaki ideolojik bakış açılarına, zaman zaman sosyal medya mecralarından yayılan nefret söylemine dikkat çekmek, ev ortamında yapılabilecek etkili uygulamalar arasında yer alıyor. Ayrıca çocuklara farklı kaynaklardan bilgi edinmeyi göstermek, tıklama tuzaklarını ve önyargıları fark etmelerini sağlamak, onların eleştirel düşünme becerilerini önemli ölçüde güçlendiriyor (Common Sense Education, 2020). Bu sayede medya okuryazarlığı yalnızca sınıfın konusu olmaktan çıkıyor, günlük aile sohbetlerinin doğal bir parçası haline geliyor.
Tüm bu zengin içerik ve yaklaşımlar bize şunu gösteriyor: Medya okuryazarlığı, çocuklara içerikleri sorgulama becerisi kazandırmanın ötesinde, onların kendi medya üretimlerinde sorumlu bireyler olmalarına da aracılık eden bir beceri seti. Çocukların bakış açılarını ifade edebilmeleri, mesajlarının başkaları üzerindeki etkisini fark etmeleri ve farklı kültürel perspektiflere saygı duymaları da bu becerilerle şekilleniyor (Common Sense Media, 2020). Çocukların dijital dünyada daha bilinçli, güvenli ve aktif bireyler olmaları için gerekli yolları açıyor.
Kaynakça
- Common Sense Education. (2020). What is media literacy, and why is it important? San Francisco: Common Sense Media.
- Common Sense Education. (n.d.). Grades 6–12 Family Tips: Information & Media Literacy. San Francisco: Common Sense Media.
- Common Sense Media. (2025, August 14). Common Sense Media Launches New Digital Literacy & Well-Being Curriculum for Today’s Classrooms.
- European Parliament. (2025). Children and Deepfakes. European Parliamentary Research Service.
- Livingstone, S., Mascheroni, G., & Stoilova, M. (2021). The outcomes of gaining digital skills for young people’s lives and wellbeing: A systematic evidence review. New Media & Society, 25(5), 1220–1246.
- Martinez, D. F., Helsper, E. J., d’Haenens, L., Vissenberg, J., Edisherashvili, N., Puusepp, M., … Wilska, T.-A. (2025). Synthesis of Evaluation Studies of Media Literacy and Digital Skills Interventions. KU Leuven: REMEDIS.
- MediaSmarts. (n.d.). Algorithmic Awareness Report. Ottawa: MediaSmarts.
- MediaSmarts. (n.d.). Key Concepts of Media Literacy Lessons. Ottawa: MediaSmarts.
- Parents. (2025, September 1). AI-Generated Kids Videos Are Flooding YouTube—What Parents Should Know. Parents Magazine.
- REMEDIS Consortium. (2025). Rethinking Media Literacy and Digital Skills Toolkit. CHANSE Programme.
- UN Committee on the Rights of the Child. (2021). General Comment No. 25 on Children’s Rights in Relation to the Digital Environment. United Nations.
- Vissenberg, J., Martinez, D., Edisherashvili, N., Puusepp, M., Tomczyk, Ł., Donoso, V., & d’Haenens, L. (2025). Advancing Media Literacy & Digital Skills Interventions: Recommendations for Stakeholders. KU Leuven: REMEDIS.
Dijital Medya Okuryazarlığı
- Dijital medya okuryazarlığının temel kavramları ve kuramsal çerçeve – Yasemin Giritli İnceoğlu (18 Haziran 2025)
- Algoritmik taraflılık: Platform kapitalizmi, veri ve gerçeklik - Tirşe Erbaysal Filibeli (2 Temmuz 2025)
- Dijital çağda 'doğru' bilgiye nasıl yaklaşılır? - Koray Kaplıca (16 Temmuz 2025)
- Dijital medyada gazetecilerin hak ve yükümlülükleri - Nihan Güneli (30 Temmuz 2025)
- Medyanın sınırlarını aşmak: Kolektif bilginin temellükü, emeğin dönüşümü ve alternatif gelecekler - Diyar Saraçoğlu (13 Ağustos 2025)
- Eleştirel dijital okuryazarlık: Nefret söylemi ve dezenformasyonla mücadelede anahtar yetkinlik - Öyküm Hüma Keskin (27 Ağustos 2025)
- Yapay zekâ çağında çocuklar: Fırsatlardan yararlanırken risklerden nasıl korunacaklar? - Esra Ercan Bilgiç (10 Eylül 2025)
Bizim Medyamız (Our Media)
AB tarafından finanse edilen ve 2023-2025 yıllarını kapsayacak "Bizim Medyamız" (Our Media) projesinin partnerleri arasında IPS İletişim Vakfı/bianet de var.
"Bizim Medyamız: Medya Okuryazarlığının ve Aktivizminin Çoğaltılması, Kutuplaşmanın Önlenmesi ve Diyalogun Teşvik Edilmesi için Sivil Toplum Hareketi" projesi üç yıl sürecek.
Projenin ilk odağı, Balkanlar ve Türkiye'de, STK'lerin, medya profesyonellerinin, genç aktivistlerin ve kamunun; medya özgürlüğünün yanında medyanın gelişimine ve sürdürülebilirliğine dair eğilimler ve zorluklar hakkında kapasite geliştirmelerini sağlamak olacak.
AB tarafından finanse edilen ve 2023 – 2025 yıllarını kapsayacak "Bizim Medyamız" projesinin partnerleri şöyle:
- Güney Doğu Avrupa Medya Profesyonelleşmesi Ağı (SEENPM)
- Arnavutluk Medya Enstitüsü (Tiran)
- Mediacentar Vakfı (Sarajevo)
- Kosova Basın Konseyi
- Karadağ Medya Enstitüsü (Podgorica)
- Makedonya Medya Enstitüsü (Üsküp)
- Novi Sad Gazetecilik Okulu (Novi Sad)
- Barış Ensitüsü (Ljubljana)
- bianet (Türkiye).
"Bizim Medyamız" projesinin IPS İletişim Vakfı/bianet adına araştırmacısı vakfın araştırma koordinatörü Sinem Aydınlı.

Yeni bir sivil toplum hareketi: Bizim Medyamız
Projenin kapsamı
Proje, medyanın sürdürülebilirliğine yönelik ana eğilimleri, riskleri ve fırsatları belirlemek ve medya özgürlüğü ile medya ve bilgi okuryazarlığını (MIL) desteklemek için medya aktivizmi çalışmalarındaki iyi uygulamaları haritalandırabilmeye yönelik bir araştırmayla başlıyor. Araştırma bulguları, medyadaki zorlukları ele alabilmek için medya alanındaki STK'lerin ve diğer paydaşların kapasitelerini güçlendirmek için kullanılacak.
"Bizim Medyamız" kapsamında gazetecilerin, medya kuruluşlarının ve medya kurumlarının kapasitesilerini anlamaya yönelik savunuculuk faaliyetleri yapılacak. Yerel ve ulusal medya ve diğer aktörlerin, medyadaki toplumsal cinsiyet eşitsizliklerine yönelik medya aktivizmi çalışmaları yapması teşvik edilecek. Proje kapsamında ayrımcılığa ve cinsiyetçi kalıp yargılara karşı çıkma ve yapılacak çeşitli aktiviteler aracılığıyla toplumsal cinsiyet eşitliğini destekleme konusunda genç liderler güçlendirilecek.
Proje, kentsel ve kırsal alanlardaki STK'lere verilen mali destekle, yurttaşların MIL becerilerini geliştirmek, medya özgürlüğü ve bütünlüğünü desteklemek ve propaganda, nefret söylemi ve dezenformasyondan kaynaklanan kutuplaşmaya karşı koymak amacıyla yerel topluluklara ulaşacak.

Bu yazı, Avrupa Birliği tarafından fonlanan ve IPS İletişim Vakfı / bianet’in de paydaşı olduğu “Our Media / Bizim Medyamız” projesi kapsamında hazırlanan Dijital Medya Okuryazarlığı Dosyası ve Kılavuzu’nun içeriklerinden biri olarak yayımlanmaktadır.
(ÖHK/AB)



