Vietnam, 1975'te Saygon'a girerek savaşı bitiren, sonrasında 1978'de Kamboçya'da Pol Pot rejimine son veren Vietnam güçlerinin komuta kademesinde yer alan Vietnam Kurtuluş Ordusu komutanı ve savaşın 20. yılının barış mimarı, eski devlet başkanı Le Duc Anh'ın kaybının yasını tutuyor (Vietnamca yazılışıyla, Lê Đức Anh). General Le, 1992-1997 arasında ülkenin devlet başkanı olmuştu.
Başarılı olan ve diğer taraflarda karşılığını bulan barış inşa çabaları da bu döneme rastlıyor.
Le, Vietnam'ın Fransız sömürgesi olduğu yıllarda, 1920'de, Orta Vietnam'ın Hue kentinde doğuyor.
Hue (yazıldığı gibi okunuyor), bir yandan sömürgeleşme öncesindeki imparatorluk başkenti, bir yandan muhalif bir Budizm anlayışının kalesi, bir yandan da o dönemin sanat, aydın ve sömürgecilik karşıtı siyasal etkinlik merkezi olarak özel bir kent.
Hue, Vietnam ikiye bölündüğünde, Amerikancı Güney Vietnam'da kalıyordu; iki Vietnam'ın serhat bölgesindeydi. Le'nin yaşamı, bir Güney Vietnamlı komünist olarak dağlarda ve ormanlarda gerilla olarak geçer.
Siyasetçi olarak Le Duc Anh
1992-1997 arasında devlet başkanlığı görevindeyken, devlet başkanı yardımcısı olarak, ABD'yle 1973'te Paris barış görüşmelerinin Vietnam tarafındaki ünlü kadın müzakerecisi Nguyen Thi Binh ile çalışır.
Ondan önce 5 yıl savunma bakanıdır (1987-1992). Önden önce ise birkaç ay gibi kısa bir süreliğine genelkurmay başkanı olur. 1982'den devlet başkanlığına kesintisiz bir biçimde politbüro üyesidir.
Vietnam Komünist Partisi Politbürosu, 19 üyeden oluşur; bunları toplam 200 üyeli merkez komite seçer, merkez komiteyi ise 1510 üyeli parti kongresi seçer. Bütün bu aşamalardan geçmek oldukça zordur. Politbüroda hem başbakan, devlet başkanı, parti genel sekreteri, meclis başkanı, genelkurmay başkanı gibi üyeler bulunur; hem de bu kilit konumlardaki görev değişimleri politbüro tarafından karara bağlanır.
Öte yandan, beklenenin tersine, Vietnam siyasetinde, ordudan sivil siyasete geçmek yaygın bir uygulama değildir. Dışarıdan gözlerin saptadığı tüm militarizme karşın, sivil siyasette ordu kökenli isimlerin sayısı çok değildir. General Le'nin istisnalardan biri olduğunu söyleyebiliriz.
Bağımsızlıktan önce ve sonra
Hatıratına göre, Parti'ye 1938'de 18 yaşındayken Hue'de katılır. 1939 sonu, 1940 başı gibi, Fransız güçlerince yakalanmamak için, güneye, Hoi An'a ve sonra Phan Rang'a ve Dalat'a kaçar.
Bulunduğu bölgede bir Fransız sömürge işletmesinde kauçuk işçisi olarak çalışır ve işçilerle öğretmenleri sömürgeciliğe karşı biraraya getiren bir hareket inşa eder.
Öğretmenler, okuması yazması bile olmayan işçileri aydınlatacaktır. 1942'de Saygon'daki yeraltı direniş örgütünde görev alır. 1943 ve 1944'te kauçuk işçilerini sömürgecilere karşı örgütlemek için sık sık iş değiştirir. Bir işletmede siyasi görevini tamamlayınca bir diğerine geçer.
1945'te, 2. Paylaşım Savaşı bitiminde, Vietnam'ı işgal altında tutan Japon Ordusu çekildiğinde, Fransız sömürge ordusunun yeniden işgal için Vietnam'a geri dönmesine karşı, kauçuk işçileriyle ayaklanırlar. Sloganları "yaşasın bağımsız Vietnam" olacaktır. Kendi bölgelerindeki Fransız sömürge binalarını kuşatıp işgal ederler, sömürge ordusunun cephanelerine el koyarak silahlanırlar.
Ho Amca 2 Eylül 1945'te resmen bağımsızlık ilan ettiğinde, Le Duc Anh, Vietnam Kurtuluş Ordusu'na (Kuzey Vietnam) katılır.
Daha sonra güneye geçer; Saygon ve çevresinde, bağımsızlığı tanımayıp Vietnam'a yeniden işgale gelen Fransız ordusuyla savaşan güçlere katılır.
1958'de albay olur. Vietnam-Amerikan Savaşı'nın bitiminde, 1976'da, meclise askeri delege olarak katılır. 1980'de ise kıdemli orgeneral olur. 1992'de 47 yıllık askeri hizmetten sonra, siyasete atılmak üzere askerlikten ayrılır.
Çin-Vietnam ve Vietnam-Amerikan barışının mimarı
1990'ların başında, Çin-Vietnam ilişkilerinin düzelmesini sağlar. Çin'le Vietnam'ın arası neden bozuktu anımsayalım: Çin, Vietnam'ın bağımsızlık kavgasında silah arkadaşıydı.
Fakat başarılı bir denge siyaseti güden Ho Amca'nın 1969'daki ölümünden sonra Çin-Sovyet ayrılığı, Sovyetlere yakın bir çizgide olan Vietnam'la Çin'in arasını açmıştı. 1972'de Vietnam-Amerikan Savaşı sürerken, Çin, Sovyetlere karşı ABD'yle ilişkilerini düzeltmiş; Mao'yla ABD başkanı Nixon, Pekin'de el sıkışmıştı.
Daha sonra, Kamboçya'da iktidarı alan Pol Pot, Çin yanlısı bir siyaset gütmüş ve savaştan yeni çıkmış olan Vietnam'dan, sömürgecilik döneminde tarihsel olarak Kamboçya'nın olduğunu iddia ettiği toprakların iadesi talebinde bulunmuştu. Bu talep karşılanmayınca Vietnam'ın sınır köylerine saldırmış,
Vietnamlıların ölümüne neden olmuştu. Bunun üzerine 1978'de Vietnam Kurtuluş Ordusu, Kamboçya'ya girmiş, Pol Pot rejimini alaşağı etmişti.
Pol Pot, ABD ve Çin'in desteğiyle kaçıp Tayland-Kamboçya sınır bölgelerinde etkinliğini az da olsa sürdürmüş; bu da Vietnam ordusunun Kamboçya'da 1989'a dek kalmasına neden olmuştu.
Vietnam'ın Kamboçya'ya girmesine tepki olarak, 1978'de Çin, Vietnam'ın kuzey sınırından saldırı başlatmıştı.
İki taraf da zafer kazandığını ileri sürmekle birlikte, Çin güçlerinin fazla ilerleyemeyip geri çekilmesi, kazanan tarafın Vietnam olduğunu gösteriyor. Çin resmi tarihyazımında, Vietnam-Çin Savaşı öne çıkarılan bir konu değil. Tersine, bu savaşın Çinli gazileri özlük haklarını alabilmiş değil. Kahraman gibi karşılanmıyorlar.
Bu da, bu savaşın gerçekte Çin için bir yenilgi olduğu tezini güçlendiriyor.
İşte başkan Le Duc Anh, bu savaşa bile yönelmiş kırılgan ilişkiyi onarmıştı. Bu onarım çabasında, sosyalist dünyanın 1989'la birlikte hız kazanan çözülme süreci büyük bir etken olacaktı.
Le, 1993'te, Ho Amca'dan 38 yıl sonra Pekin'i ziyaret eden ilk Vietnam devlet başkanı olur.
Vietnam, Çin'i sosyalist dünyanın yenildiği bir dönemde yeniden bir yoldaş olarak görecek, dayanışma ve dostluk için elini uzatacak, fakat Çin oralı olmayacaktı; çünkü o dönemde Çin, serbest piyasa ekonomisine ve yabancı sermaye için açık kapı politikalarına çoktan geçmiş bulunuyordu.
Onun başkanlık dönemi, ayrıca, savaştan 20 yıl sonra ABD'yle ilişkilerin düzeldiği ve karşılıklı olarak elçiliklerin yeniden açıldığı bir dönemdir.
Hem Çin'le hem de ABD'yle savaş sonrası barış sağlanır ve Vietnam, artık, savaşı geride bırakarak, oldukça yüksek bir yoksulluk oranıyla kavrulan ülkenin düze çıkabilmesi için ekonomik politikalara odaklanır.
Komünizmde ısrarın adı 'Komünist Tutuculuk'
Küresel Batılı yorumcular, Le'nin, devlet başkanlığı döneminde, reformcu kanata karşı bir 'komünist tutucu' olduğunu ileri sürüyor.
Evet, Batılı tarihyazımında, komünistliği tutuculukla yanyana koymak herhangi bir çelişki sayılmıyor. Le'nin başkanlığı döneminde asıl hedefi, Vietnam'ın Sovyetler gibi dağılmasını önlemek oluyor; bunda da başarılı oluyor.
Tarihin sonu ve liberalizmin zaferi gibi tezlerin havada uçuştuğu bir dönemde, koskoca Sovyetlerin bile tuzla buz olduğu yıllarda, sosyalist bir ülkeyi dağılmadan geleceğe taşımanın adı, elbette 'komünist tutuculuk' olacaktı.
***
Le Duc Anh, 2018'de beyin kanaması nedeniyle Hanoi'un ünlü askeri hastanesine kaldırılır, iyileşir, fakat 2019'da sağlığı yeniden bozulur ve 22 Nisan 2019'da Hanoi'da gözlerini yumar.
Le Duc Anh, savaş kuşağından bir asker ve siyasetçi olarak, sade ve şeffaf bir hayat sürmüştü. Villalarda değil halk için tasarlanmış alçakgönüllü bir apartmanda kalıyordu. Hayatta lüksleri olmamıştı. Halk ne yerse onu yer; ne giyerse onu giyerdi.
Bir dönem, Le Duc Anh gibi simge isimlerin kaybıyla kapanıyor.
Devri daim olsun!
Le Duc Anh gibi siyasetçilere 21. yüzyılda daha çok ihtiyacımız olacak. (UBG/PT)