1 Mayıs yaklaşırken İstanbul Valisi Muammer Güler Taksim'de yapılacak kutlamalara ilişkin geçen yıl İstanbul'un polis ablukası altına alınmasıyla sonuçlanan tavrını aynen devam ettiriyor.
Geçen yıl, 1977 1 Mayıs'ının 30. yılıydı; Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) ortak olarak Taksim'de kutlama yapacaklarını açıklamıştı.
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu'ysa (Türk-İş) ayrı bir miting örgütlüyordu. Cumhurbaşkanlığı seçimi gündemi kaplamıştı.
Bu yıl üç konfederasyon ortak kutlama kararı aldı. Şimdi gündemde Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) kapatma davası, sosyal güvenlik reformu, istihdam paketi, ekonomik kriz var. Bir yıl içinde AKP adayı Abdullah Gül'ü Cumhurbaşkanı seçtirdi; genel seçimleri kazanıp yeniden iktidar oldu.
Tek değişmeyense Güler'in tehditleri. Güler geçen yıl da Taksim'e kutlamaya çıkacakları polis şiddetiyle tehdit etmiş ve tehdidini gerçekleştirmişti. Kısa bir kronoloji:
DİSK ve KESK'in çağrısı
29 Mart 2007'de DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, 1 Mayıs'ı Taksim'de kutlamak istediklerini açıkladı. Çelebi, 1 Mayıs'ın tatil olmasını ve 1977'de ölenlerin faillerinin ortaya çıkarılmasını, Meclis'te araştırma komisyonu kurulmasını istedi.
12 Nisan'da DİSK ve KESK bir açıklama yaparak Taksim'de kutlama yapacaklarını belirtti. Açıklamaya sol-sosyalist parti ve gruplarla meslek örgütleri de destek verdi.
Türk-İş ise Kadıköy'de kutlama için başvurdu.
Güler: Provokasyon, imaj, kanun vs...
Güler, 17 Nisan'da bir açıklama yaparak şöyle dedi:
"Taksim, İstanbul’da toplantı ve gösteri yürüyüşü yapılacak alanlardan değildir. Kanunsuz toplantıya gelen kişiler kendilerinin güvenlik güçleri tarafından dağıtılacağını da göze almak ve böylesine bir eyleme sebebiyet vermek amacıyla buraya geldikleri için doğacak sonuçlardan kendileri sorumludurlar."
Açıklama İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde Güler, İl Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, 52. Zırhlı Tümen Komutanı Tümgeneral Muzaffer Cengiz ve Jandarma Alay Komutanı Kurmay Albay Ünal Karaosmanoğlu'nu katılımıyla yapılan toplantının ardından geldi.
Polisin, "bazı yasa dışı örgütlerin provokatif eylemler yapacağı yönünde istihbarat edindiğini" belirten Güler, gerekçelerini sıraladı:
- Önceden belirlenmiş alanlarda yapılırsa polis gerekli önlemleri alabilir.
- Kanunsuz toplantıya gelen kişiler kendilerinin güvenlik güçleri tarafından dağıtılacağını da göze almak ve böylesine bir eyleme sebebiyet vermek amacıyla buraya geldikleri için doğacak sonuçlardan kendileri sorumludurlar.
- İstanbul’un imajını kötü gösterecek bir davranıştan lütfen kaçınalım.
Örgütler kararlı
24 Nisan'da Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) cumhurbaşkanı adayı olarak Abdullah Gül'ü açıkladı.
26 Nisan'da DİSK1 Mayıs sabahı saat 10:00'da, 1977 1 Mayıs'ında ölen 36 kişiyi anmak için Dolmabahçe'de, İnönü Stadyumu'nun önünde toplanacaklarını açıkladı. KESK, TTB, TMMOB, siyasi partiler, sivil toplum örgütü temsilcileri, sanatçılar, yazarlar, aydınlar, "1 Mayıs 1977 katliamının suçlularının yargılanması, Meclis Araştırma Komisyonu kurulması ve emeğin bayramı olarak ilan edilmesi, resmi tatil olması" için Taksim Meydanı'nda olacaklarını bir kez daha söyledi.
30 Nisan'da cumhurbaşkanlığı ilk tur seçimi yapıldı; Gül seçilemedi; oturuma 360 milletvekili katıldı.
1 Mayıs 2007, Salı
1 Mayıs günü valilik "muhtemel kanunsuz gösteriler"i gerekçe gösterip Taksim'e ulaşımı ortadan kaldırdı. Vapurlar, metro, otobüsler çalıştırılmadı; yollar, otoparklar ve okullar kapatıldı.
1 Mayıs günü Dolmabahçe ve Taksim'de polis gaz bombaları ve copla mitinge gelenlere aşırı şiddet uyguladı. Yüzlerce insan gözaltına alındı. Şehir dışından gelenlere müdahale edildi. Gazetecilerin çalışması engellendi, polis şiddet uyguladı.
Sonuçta yaklaşık bin kişi Taksim meydanına çıktı.
Aynı gün Anayasa Mahkemesi, "367 gerekir" diyerek Cumhurbaşkanlığı seçiminin yürütmesini durdurdu. (EÜ/GG)