Dünyanın her yerinde savaş var. Savaşsız bir dünya için istek bir kelimeden ibaret…Barış.
Barışı korumak bile artık savaşarak mümkün! Çoğunlukla insanlar böyle bir akıl almaz açmaza inanıyor.
Savaşarak barışın mümkün olduğu bir dünyayı hiç kimse düşlememişti. Birleşmiş Milletler (BM) savaşı önlemek, yoksulluğu kaldırmak, herkesin tanrısına dilediği gibi tapınmak, ifade özgürlüğünü sağlamak ve herkesin komşusu olan insanlardan korkmadığı bir dünyayı kurmak, korumak ve sürdürmek için kurulmuştu.
Daha iyi bir dünya ülküsü mümkün müdür?
Artık savaşı önlemek şöyle dursun, ateşkesten sonra savaş çıkmaması için karar bile alamıyor…
Dünyanın her yerinden savaş haberleri geliyor…
“Bir anlamda insanın kendi eliyle oluşturduğu dünya, belki de tarihinde görülmemiş bir biçimde yine kendisini tüketme çelişkisiyle karşı karşıya bırakmış görünüyor. Dünyanın farklı bölgelerinden dile getirilen farklı şiddet öyküleri, gerçekte farklılıktan çok benzerlikler taşıyor; korku salma, tecavüz etme, insan onurunun yıkılışı, yaşam hakkının tükenişi, farklığı yıkma, yok etme,ötekine işkence.”
Bu satırlar Yrd.Doç. Dr. İncilay Cangöz’ün (Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri). Editörü olduğu “Uygun Adım Medya/Bir Bilinç Körleşmesi” (Ayraç Yayınları. Ankara.2008) adlı kitabın “Sunuş” yazısından.
Cangöz iki soru soruyor:
- Birincisi; her şeye rağmen daha iyi bir dünya ülküsü mümkün müdür?
- İkincisi; savaşsız ve şiddetin olabildiğince en aza çekildiği bir yaşamın genel insanlık için oluşturulması noktasında elimizdeki araçların lehimize kullanılması söz konusu olabilir mi?
“Uygun Adım Medya / Bir Bilinç Körleşmesi” adlı kitapta bu iki soruya yanıt aranıyor…
“Savaş ve medya” konusunda kafa yoran insanların bir araya gelerek çalıştıkları derli toplu bir kitap ortaya çıkmış.
Anlaşılan savaşlar çoğaldıkça, bu tür incelemelerde çoğalacak…
Acaba insan kanıyla sulanmış topraklardan fışkıran ve yürekleri parçalayan insan öykülerinden ne öğrendik?
Acaba yananlar bundan sonraki savaşları önler mi?
Sürekli yaşanan savaşlara rağmen tekrar soralım: Savaşa karşı barış için medya ne yapmalı? Ne yapmamalı?
Kitapta yer alan yazılar ve yazarları şöyle:
Prof. Dr. Cem Kaptanoğlu “Neden Savaş”,
Doktora Öğrencisi Özgür İlke Şanlıer “11 Eylül’ün Ardından Amerika Birleşik Devletleri Medyası”,
Yrd.Doç. Dr. Deniz Kılıç “Medya Haber Öykülerini Nasıl Yapılandırmaktadır? Örnek Olay: Irak Savaşının Çerçevelenmesi”,
Yrd.Doç. Dr. İncilay Cangöz “Savaş Haberlerinin Sözsüz Örnekleri: Iraklı Kadınların Gazete Haberlerinde Temsili”,
Araştırma Görevlisi Gülbin Özdamar “Savaşa Tanıklık. Savaş Ortamlarında Foto-Muhabiri Olmak”,
Yrd.Doç. Dr. İncilay Cangöz “Savaş ve Çatışma Ortamlarında Haber/ci Denetimi: Bir Haber Denetim Stratejisi Olarak İliştirilmiş Gazetecilik”,
Doç. Dr. Sevda Alankuş “Türkiye’de “Başka” Bir Demokrasi İçin, “Başka” Bir Medya ve Habercilik”,
Yrd.Doç. Dr Emre Gökalp ve Yrd.Doç. Dr. Nikos Panagiotou, “Futbol! Oyun mu, Savaş Mı? Türkiye-Yunanistan Futbol Maçlarının İki Ülke Basınındaki Temsili ve Milliyetçilik Söylemi”,
Dr. Süleyman İnceefe, “Sanat Savaş İlişkisi Dolayımında Barış Etiği ve Dramatik”
Prof. Dr. Süleyman İrvan, “Normatif Kuram Olarak Barış Gazeteciliği: Önermeler ve Engeller”….
“Kadın, çocuk, farklı veya daha güçsüz olanın kamusal alandan dışlanıp, onları sömürü ve denetim nesnesi kılan tahakküm mekanizmaları” bu kitaptaki yazılarda ele alınmış…
Tekrar soralım: Başka türlü bir dünya kurmak mümkün mü?
“Uygun Adım Medya” kitabındaki yazıların ve yazanların ortak paydası nedir?
İncilay Cangöz’ün kitaptaki “Sunuş” yazısına göre;
“İşte başka türlü bir dünyanın mümkün olduğu; insan varlığının yapısındaki şiddetin ortadan kaldırılamaz olmadığı, dolayısıyla sanat, medya, bilim gibi insan varlığının tüm araçlarının başka türlü de kullanılabileceği inancı makalelerin ortak paydasını ve bu çalışmada buluşma gerekçesini oluşturuyor”.
Her çeşit şiddetin yaşandığı, benimsendiği, savaşın “normal” kabul edildiği, çatışmaların yaşamımızın bir parçası sayıldığı,yoğun bir bilinç körlenmesine neden olan olayları ve insanlığın başına açtığı bütün işleri sorgulamalıyız. Söyleyecek sözü olanların sözlerini söylemesi, yazacak yazısı olanların yazması gerekiyor.
Başka türlü bir dünyanın mümkün olduğu bir dünya için, sizin gerekçeniz nedir? (Fİ/EZÖ)