*Fotoğraf: Ahmet Emre
Humboldt tarafından ikinci nesil üniversite [1] fikrinin ilk ortaya atılmasından bu yana 200 yıldan fazla bir zaman geçmiş ve bu süre zarfında dünyada yükseköğrenim kurumları birçok değişim geçirmiştir. Akademik alandaki bu değişimler, Humboldt zamanından bu yana küresel düzeyde ortaya çıkan büyük dönüşümlerin de yansımaları sayılabilir. Örneğin, "gelişmiş" ülkeler artık üretim-temelli ekonomiden uzaklaşmakta; bilimsel araştırma ve eğitimli işgücüne dayalı, bilgi-temelli ekonomiye yönelmektedir. Ülkeler artık endüstriyel kapasite veya doğal kaynaklar konusunda rekabet etmek yerine yetişkin işgücü, fikri mülkiyet ve bilgi için rekabet etmektedirler. Günümüzde ekonomik büyümenin itici gücü olarak üniversitelerden, ulusların gelişmesine ve ekonomik refahına katkıda bulunmaları, yeni öğrenme biçimlerinin geliştirilmesinde öncülük etmeleri, bir anlamda toplumların yönlendiricisi olmaları beklenmektedir.
Küreselleşen rekabetçi dünya düzeninde yenilikleri takip edebilen, doğru öngörüler yaparak ülkenin ilerlemesine katkıda bulunacak nesillerin yetiştirilmesini sağlayacak üniversitelere sahip olmak her zamankinden daha fazla önem kazanmıştır. Ülkemizdeki yükseköğretim kurumlarının, hızla değişen dünya konjonktüründe ülkenin geleceğini şekillendirmede kendilerinden beklenen işlevleri yerine getiren güçlü kurumlar olabilmeleri elzemdir. Bu bağlamda en önemli koşul, bir yükseköğretim kurumunun, kuruluş felsefesini içselleştirmiş, kurum kültürüne ve etik değerlere bağlı, nitelikli ve yetkin eğitici/öğretici ve araştırmacılara sahip olmaktır.
İşte tam da bu sebeplerden dolayı üniversitelerde istihdam edilecek öğretim elemanlarının ve araştırmacıların bilgi ve becerilerinin, yetkinliklerinin göz önünde tutularak, şeffaf ve açık bir değerlendirme süreci sonunda işe alınmaları son derece önemlidir. Bunu söyleyen sadece bizler değiliz. Avrupa Komisyonu da bu konunun öneminin farkında olarak 2005 yılında, araştırmacılar için European Charter for Researchers [2] ve araştırmacıların istihdamına yönelik olarak da Code of Conduct for the Recruitment of Researchers [3] adlı iki belgeyi kabul etmiştir. Birbirini tamamlayan bu iki belge, Avrupa Birliği'nin, araştırmacıların kariyerlerini geliştirmesine ilişkin politikasındaki kilit unsurları içeren toplam 40 adet ilkeden oluşmaktadır.
European Charter for Researchers [2] belgesi, öğretim elemanları/araştırmacılar ile işveren olarak üniversitelerin, araştırma merkezlerinin ve/veya fonlayıcı kuruluşların rollerini, sorumluluklarını ve haklarını belirten bir dizi ilkeden oluşan bir sözleşme belgesidir. Burada amaç, öğretim elemanlarının/araştırmacıların kariyer gelişiminde başarılı bir performans sergileyebilmelerini sağlamaktır. Buna yönelik olarak, bu belge, istihdam edilecekler ile işverenler, fonlayıcı kurum ve kuruluşlar arasındaki ilişkinin niteliğinin arttırılması, bilgi ve teknolojinin üretilmesi, aktarılması, paylaşılması ve yayılmasında bu üç paydaşa yol göstermektedir.
Diğer yandan araştırmacıların istidamı sırasında takip edilmesi gereken ilkelerden oluşan Code of Conduct for the Recruitment of Researchers [3] ise araştırmacıların herhangi bir Avrupa ülkesinde çalıştıklarında aynı hak ve yükümlülüklerden yararlanabilmelerini sağlamaktadır. Bu ilkelere bağlı kalacağını taahhüt eden kurumlardan, Avrupa Araştırma Alanının (European Research Area (ERA)) ilerlemesine katkıda bulunmaları; istihdam, eleman seçme, yeterliklerin değerlendirilmesi, doktora sonrası araştırma olanakları ve benzeri konularda çerçeve koşullarının [2,3] yerine getirilmesi esnasında araştırmacılara adil, saygın ve eşit davranmaları ve bunları açık olarak göstermeleri; kolaylaştırıcı ve eşitlikçi bir çalışma ortamı sağlamaları beklenmektedir.
European Charter for Researchers ve Code of Conduct for the Recruitment of Researchers ilkelerini benimseyen üniversiteler ve araştırma kurumlarına Avrupa Komisyonu tarafından Araştırmada İnsan Kaynakları Mükemmelliyet Sertifikası (HR Excellence in Research Award) verilmektedir. Bu sertifikayı almış kurumlar, yeni bir işveren ve/veya uluslararası proje destekleri için ev sahibi kurum arayan öğretim elemanları/araştırmacılar için daha tercih edilir olmaktadır. Böylece, kurumlar nitelikli öğretim elemanları/araştırmacılar çekebilirken, öğretim elemanları/araştırmacılar da istihdam süreçlerini şeffaf, açık ve liyakata dayalı süreçler çerçevesinde yürüten, Araştırmada İnsan Kaynakları Mükemmelliyet Sertifikası sahip saygın kurumlarda görev alma şansı bulmaktadırlar. Sonuç olarak gerek kurumlar gerekse kişiler araştırma performanslarını yükseltebilmekte ve potansiyellerinin tamamını kullanabilmektedirler.
Bu iki belge, her ne kadar Avrupa Birliği ülkelerindeki yükseköğrenim kurumları, araştırma enstitüleri ve fonlayıcı kuruluşlar arasında bir standart oluşturmak, böylece serbest dolaşımı teşvik etmek ve Avrupa Araştırma Alanının potansiyelinin tamamının kullanılmasını sağlamak üzere hazırlanmışsa da bahsi geçen ilkeler, üniversitelerimizi ve Türk Araştırma Alanını (TARAL) da yakından ilgilendirmektedir. TÜBİTAK, Türk ve Avrupa Araştırma Alanları arasında açık ve şeffaf bir işbirliği oluşturmanın önemine Mayıs 2019'da hazırladığı Turkish ERA Roadmap–National Road Map on European Research Area başlıklı raporunda vurgu yapmış; yukarıda bahsedilen ilkelere bağlı kalmanın, araştırma ve inovasyonda istekli, yüksek nitelikli ve donanımlı insan gücünün teminindeki önemine yer vermiştir [4, ss. 15-16].
Tüm bunlardan hareketle TARAL'ın geliştirilmesi için üniversitelerimize, diğer tüm araştırma ve fonlayıcı kurum ve kuruluşlarından daha çok görev ve sorumluluk düşmektedir. Üniversitelerimizin istihdam politikaları ve süreçleri açık, şeffaf ve liyakata dayalı olmalıdır. Yükseköğretim kurumlarının, bilim ve teknoloji üretip inovasyon sağlayan, toplumların ve ekonominin itici gücü olacak yeni nesilleri yetiştirmeleri ancak bu sayede mümkün olabilir. Aksi takdirde, üniversitelerimizin vasatlaşması ve küreselleşen dünya ile rekabet gücünü yitirmesi kaçınılmaz olacaktır. Bu da ülke geleceği için ciddi bir tehlike yaratacaktır.
Bu bağlamda sadece Avrupa değil tüm dünya üniversiteleri arasında yer bulmuş olan Boğaziçi Üniversitesi'nin Ocak 2021 tarihinden beri karşı karşıya bırakıldığı sorunlar endişe yaratmaktadır. Bilim, teknoloji ve yenilikçi düşünceler üretme, yaygınlaştırma ve bunları topluma kazandırma suretiyle yerel ve evrensel gelişime katkısı ile öncü bir kamu üniversitesi olan Boğaziçi Üniversitesi, öğretim üyesi alımında kriterlerini yüksek tutmakta, yüksek niteliklere sahip adaylar arasından seçim yapmaktadır. Boğaziçi Üniversitesi'nin tüm bölüm ve birimlerinde, öğretim üyesi atama ve yükseltmeleri, 2547 sayılı Kanun ile belirlenmiş süreçler çerçevesinde, üniversite senatosu tarafından belirlenmiş ve ilan edilmiş atama ve yükseltme kriterlerine göre liyakat ve şeffaflık esasına dayalı olarak yürütülmektedir. Tüm saygın üniversitelerde olduğu gibi Boğaziçi Üniversitesi'nin öğretim elemanı/araştırmacı istihdamı açısından hedefi, ihtiyaç duyulan alanlarda en yetkin, en donanımlı ve en üretken doktoralı öğretim elemanlarını kendi bünyesine katmaktır.
Boğaziçi Üniversitesi'nde yaşanmakta olan olumsuz gelişmelerle liyakate dayalı, şeffaf ve açık atama ve yükseltme ilkelerinin korunamaması, üniversitemizi European Charter for Researchers ve Code of Conduct for the Recruitment of Researchers gibi oluşumların dışına itmiş ve bu yöndeki çabaları sekteye uğratmıştır. Bu tür nitelikli istihdam çabalarını zedeleyen olumsuzluklar sadece üniversitemiz için değil, ülkemiz yükseköğretim ve araştırma sistemi için de telafisi zor kayıplara yol açacaktır.
Kaynakça
[1] Nybom, T. (2003). The Humboldt Legacy: Reflections on the Past, Present, and Future of the European University. Higher Education Policy, 16(2), 141-159. https://doi.org/10.1057/palgrave.hep.8300013
[2] European Charter for Researchers, https://euraxess.ec.europa.eu/jobs/charter/european-charter, Erişim tarihi: 29 Ağustos 2021.
[3] Code of Conduct for the Recruitment of Researchers, https://euraxess.ec.europa.eu/jobs/charter/code, Erişim tarihi: 29 Ağustos 2021.
[4] Turkish ERA Roadmap–National Road Map on European Research Area, TÜBİTAK Raporu, Mayıs 2019, https://ufuk2020.org.tr/sites/default/files/u58/turkish_national_roadmap_on_european_research_area.may_.2019-min.pdf, Erişim tarihi: 29 Ağustos 2021.
(ABE/AG/NA/DŞ)