Fotoğraf: Kitap kapağı ve yazarlar Şahika Yüksel ile Ayşe Devrim Terzi.
Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD) Yayınları tarafından Kitlesel Travmalar ve Afetlerde Ruhsal Hastalıkları Önleme, Müdahale ve Sağaltım Kılavuzu, Mart 2021’de yayınlandı. Kitabın editörlüğünü TPD Ruhsal Travma ve Afet Psikiyatrisi Çalışma Birimi’nden Prof. Dr. Şahika Yüksel ve Doç. Dr. Ayşe Devrim Başterzi üstlendi.
2017'den beri devam eden uzun hazırlık sürecinde, arka kapakta yer alan fotoğraflarına da yansıyan, özenli ve uyumlu çalışmaları için kendilerine teşekkür ediyoruz öncelikle. Kitapta yer alan “Kitlesel travmalar ve kadın” konusunu birlikte yazdığımız Prof. Dr. Peykan G. Gökalp’e ise, benim için her zaman çok değerli olan desteği için ayrıca teşekkür ederim.
40 bölümden oluşan kitap, hem teorik hem kliniğe yönelik pratik bilgiler açısından zengin bir içeriğe sahip. Giriş bölümünden başlayarak, travma ile çalışmanın politik bir duruş olduğu belirtiliyor. Kitlesel travmayı anlamak, anlamlandırmak çabası ile travmayı nasıl bildiğimiz ve nasıl deneyimlediğimiz, yani epistemolojiden fenomenolojiye travma kavramının geçirdiği değişiklikler ele alınıyor. Travmatik olayların neler olduğunu belirleyen değişkenlerle birlikte, elbette güç ilişkilerinin de altı çiziliyor.
Ortak hafıza
Birleşmiş Milletler tarafından “gizli” pandemi olarak ifade edilen ev içinde kadınlara yönelik şiddetin, savaşan erkeklerde görülen ruhsal belirtilerin, çocukluk çağı istismarı gibi yaygın yaşanan travmatik deneyimlerin uzun yıllar boyunca psikiyatrik tanı sistemlerinde uygun yer bulamamasına ve bu durumun muktedir faillerin elini güçlendirdiğine dikkat çekiliyor.
Dr. Şahika Yüksel’in tarihsel belleğinden, travmaları hatırlamanın da unutmanın da politik olduğu vurgusuyla, TPD’nin 1995'de kurulmasından önceki ve sonraki döneme dair ortak hafızamıza aktardıkları çok kıymetli. Mor Çatı (1989), TTB’nin Olağandışı Durumlarda Sağlık Hizmetleri Kolu (1990), Türkiye İnsan Hakları Vakfı (1990), İstanbul Tıp Fakültesi Psikososyal Travma Programı (1994), KAMER Vakfı (1994-1997) gibi kurumlar, ruhsal travma çalışmaları için çok önemli ve değerli kaynaklar sunuyor.
Travma ile çalışanların başucunda duran Travma ve İyileşme kitabının yazarı Judith Herman’ın 1994 yılında Türk Nöropsikiyatri Derneği’nin davetiyle İstanbul’a gelip “Karmaşık Travma Sonrası Stres Bozukluğu” konulu bir konferans verdiğini öğreniyoruz. Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı’nda feminist kadınlarla tanışıp, kadınlara yönelik şiddet konusunda deneyimlerini aktarmış olduğunu öğrenmek heyecan verici.
99 Depremi
Ülkemiz kitlesel travma ve afetlerin yoğun şekilde yaşandığı bir coğrafyada yer aldığı halde, travma alanının görünür olması, bu alanda yapılan bilimsel araştırmaların çok artması, “doğal” afet kabul edilen 1999 depremi sırasında mümkün olur. 17 Ağustos 1999 Marmara depreminden kısa bir süre sonra, 2 Ekim 1999’da TPD’nin Afet Psikiyatrisi Bilimsel Çalışma Birimi kurulup, hemen örgütlenme, eğitim, destek, tedavi, danışmanlık alanlarında yapılabilecekler üzerine çalışmaya başlar. Bu kılavuz kitap da büyük ölçüde 1999 depremi sırasında ve son 20 yılın kitlesel travmatik olaylarında gösterilen olağanüstü çabalar ve dayanışmadan besleniyor.
TPD’nin kitlesel travma ve afetlerde biriktirdiği çeyrek asırlık mesleki deneyim ve bilimsel bilgiler aktarılırken, politik değerlendirmeler ve tıbbi/psikiyatrik etik ilkeleri uygulamaya dair öneriler de içeriyor. Psikolojik ilk yardım, ruh sağlığı hizmetlerini organize etme, psikososyal destek ve dayanışma ağları oluşturma gibi konularda, bu alanda çalışan ya da çalışacak olan geleceğin meslektaşlarına yol haritası çıkarılması amaçlanıyor.
Kitlesel travma
Dünyada meydana gelen toplu travmalar giderek daha fazla insan eliyle oluşturuluyor. Türkiye’de Haziran 2015 ile Mayıs 2017 arasında toplam 38 kitlesel şiddet/bombalı saldırı yaşandığını öğreniyoruz. Erken dönem ruhsal etkilenme ve psikolojik ilkyardım bilgilerini edinmek, ruhsal hastalıkları önleyici ve halk sağlığı bakış açısından elzem görünüyor.
Kitlesel travma ve afetlerden sonra ilk değerlendirmeyle başlayan psikososyal müdahale, kısa ve uzun dönemde izlem ile devam ediyor. Travma kuramları, travmatik yas kavramı, stresle ilişkili ruhsal hastalıklar olan Akut Stres Bozukluğu ve Travma Sonrası Stres Bozukluğu, madde kullanımı ve şiddet davranışı, beden ve ağrıyla ilişkili ruhsal hastalıklar kitapta tek tek ele alınıyor. Sağaltım bölümünde farmakoterapi/ilaç tedavisi, farklı psikoterapi yöntemleri, kriz yönetimi, grup psikoterapileri, psikososyal rehabilitasyon, telepsikiyatri uygulamaları gözden geçiriliyor.
Özel gruplar
“Özel gruplar, özel durumlar” için ayrılan bölüm, kitlesel travma ve afetlerde mülteciler, kadınlar, çocuklar, askerler, yaralılar ve yakınlarını kaybedenlerin farklı, özgül etkilenme biçimlerine duyarlı yaklaşım becerilerinin kazanılması açısından özel bir önem taşıyor. Mesela, yardımların dağıtım aşamasında sadece hanenin erkek reisi adına kayıt yapılmamasına ve tek başına ya da şiddet riski altında yaşayan kadınlar ve LGBTİ+’ların dışlanmadığına dikkat etmeli.
Askerlerde yaygın görülebilen, travmatik deneyimlerinin bir zayıflık işareti olduğuna inanma, kaçınma, gizleme vb. ruhsal destek almanın önündeki engellerden haberdar olmalı. Yakınlarını kaybedenlerle çalışırken, karmaşık duyguları ayrıştırma için “söz sahası” yaratma ve danışanın hızına dikkat edip, sabır ve anlayışla kendi temposunda yürümesine eşlik etme, önemli müdahaleler arasında sayılıyor.
Türkiye’de kitlesel travma ve afetlerde mevcut sağlık yapılanması, kitlesel şiddet olayları sonrası adli tıp uygulamaları, psikiyatrik kayıt tutma ve afet araştırmalarının etik yönleri önemli altbaşlıklar arasında yer alıyor. Ayrıca kitlesel travmalarda ikincil travmatizasyon ve tükenmişlik, yatkınlık ve dayanıklılık, kültürel boyut da ihmal edilmiyor.
COVID-19
Kitabın hazırlık sürecinin son yılında ortaya çıkan COVID-19 pandemisi ise yayınlanma tarihinin biraz gecikmesine neden olmakla birlikte, pandemi döneminde yapılan çalışmaların eklenmesi içeriği zenginleştirmiş. Süreğen Bir Travma Olarak COVID-19 Pandemisi Sırasında Ruhsal Değerlendirme ve Müdahale Rehberi’nde pandemi, yaygın bir travmatik yaşantı, doğal etkenlerle oluşmuş ancak insan eliyle şiddeti artan karma bir afet olarak tanımlanıyor. Bir afet olarak pandeminin özellikleri, pandemiye verilen ruhsal tepkiler, sosyal izolasyon ve karantinanın ruhsal etkileri titizlikle ele alınıyor.
Risk grupları ve çoğul stresörlere maruz kalmaları sonucunda öncelikli bir müdahale grubu olarak sağlık çalışanlarının ruh sağlığı inceleniyor. Sağlık çalışanlarında bulaş riski, fiziksel yorgunluk, yoğun çalışma, takdir edilmeme, damgalanma hissi, kaygı, ahlaki zedelenme, şefkat yorgunluğu, tükenmişlik, suçluluk hissi, güvensizlik, içe çekilme, yas, inkar ve aldırmazlık, umutsuzluk gibi klinik ipuçlarına dikkat çekiliyor.
Yol gösterici
Son bölüm, kitlesel travmalar ve afetlerle ilgili saha çalışmalarında veya acil ihtiyaç anlarında yol gösterici olabilecek broşürlerden oluşuyor. Broşürlerin başlıkları, içi dolu, sağlam ve güncel bir alet çantası gibi güven tesis etmeye yarıyor: İnsan Kaynaklı Kitlesel Travmalar Sonrası Ruhsal Değerlendirme ve İlk Müdahale Rehberi, Psikoeğitim, Psikolojik İlk Yardım: Afet Mağdurlarının İyi Olmalarını Nasıl Destekleyebiliriz, Gerginlikle Başa Çıkmak İçin Uygulanabilecek Yöntemler, Afet Sonrasında Kişilerin Beden Yaralarını Tedavi Ederken Ruhsal Yönden Nelere Dikkat Etmeliyiz, TPD Halka Yönelik Bilgilendirme: Deprem Sonrası Erken Dönemde Ruhsal Sağlığınızı Nasıl Korursunuz, Travma Haberleri Basında Nasıl Verilmeli, Bir Psikiyatr Basında Nasıl Yer Almalı, Afet ve Kitlesel Şiddet Olaylarını Değerlendirme Formu, Beklenmedik Ölümler Sonrası Aile Üyelerini Bilgilendirme: Sağlık Hizmeti Verenler için Kılavuz, Sağlık Çalışanlarının Ruh Sağlığının Korunması için Sağlık Kurumu Yöneticilerine Öneriler, Kitlesel Travmalar Sonrası Alkol, İlaç ve Madde Kullanımı, Kitlesel Şiddet Olayları Sonrası Adli Tıp Uygulamaları, Karantinanın Ruhsal Etkileri ve Koruyucu Önlemler Karantina, İzolasyon ve Sosyal Mesafe Nedir, COVID-19 ve Çocuklar, COVID-19 Hastaları ve Aile Üyelerini Bilgilendirme: Sağlık Çalışanları için Kötü/Ölüm Haberi Verme Kılavuzu, COVID-19 ve Damgalama, Katliamlar Sonrası Travmatik Yas ve Yas Süreci, COVID-19 ve Mülteciler, COVID-19 Salgınında Sağlık Çalışanlarının Tükenmişlikten Korunma Rehberi.
Ortak emek
TPD, kurulduğu 1995'ten beri meslektaşların özverili ortak çabasıyla katkıda bulunduğu, “bilim, etik ve dayanışma” ilkelerine dayalı bilimsel yayınlar üretiyor. Editörlerin, başucu kitabı olma özelliğini sürdüren, daha önceki kitaplarını da anmadan geçmeyelim: 2013 yılında yayınlanan, Leyla Gülseren ile birlikte hazırladıkları Kadınların Yaşamı ve Kadın Ruh Sağlığı Kitabı. Ayşe Devrim Başterzi ve A. Tamer Aker’in 2015’te basılan Barış Kitabı – Bireyden Topluma Savaşın ve Barışın Ruh Hali ise Haziran ayında çevrimiçi olarak da yayına açıldı (https://tpdyayin.psikiyatri.org.tr/BookShopData/Baris_Kitabi.pdf).
Karantina TV’de kitapla ilgili olarak editörlerle yapılan 9 Haziran 2021 tarihli bir söyleşi var: Ayla Türksoy ile Sağlık Toplum Siyaset: Kitlesel Travmayı Anlamak, Adlandırmak (https://www.youtube.com/watch?v=kPuCBOotJ24). Ve ayrıca bakabilirsiniz: https://yeni1mecra.com/politik-hukuki-ve-toplumsal-bir-sorun-olarak-kitlesel-travmayi-anlamak-anlamlandirmak/).
Sonuçta, kitlesel travmalar ve afetlerde etkin şekilde, ekip arkadaşları olarak görev yapan, farklı disiplinlerden yazarların özverili ve ortak emekleri, mesleğimizi onurlandıran nitelikte bir kılavuz kitap ortaya çıkarmış. Kadınlar olarak söyleyecek sözümüz, değiştirecek gücümüz olduğunu gösteren çalışmaların devam etmesi dileğiyle, keyifli okumalar.
(SS/NÖ)