"Saldırılar Türkiye'yi daha merkeze kaydırmaya ve Amerika Birleşik Devletleri (ABD) yanlısı yapmaya yarıyor. Saldırılarla, insanların kendilerini güvensiz hissetmeleri ve güvenlik, sığınma arayışına yönelmeleri sağlanıyor. Bu da, her şeyden önce, demokratikleşme süreçlerini ve barış arayışlarını tersine çeviriyor."
Devletlerin uyguladığı terör
Saldırıların sorumluları aranırken aceleci bağlantılar kurulmasına karşı çıkan Sökmen, hükümet yetkililerinin "terör mücadelemizde yalnız bırakılmıştık. Şimdi herkes haklılığımızı gördü" şeklindeki açıklamalarını da eleştiriyor.
"Bunlar çok haksız ve kestirme yorumlar. Türkiye, önündeki demokratikleşme görevini ertelemek için bu saldırıları bir bahane olarak kullanmamalı" diyen Sökmen'e göre, "terörle mücadeleye başlayabilmek için, terörleri doğru tanımlamak gerekiyor":
"Siz devletin uyguladığı terörü görmezden gelirseniz, uluslar arası kamuoyunun vicdanı ve protestolarına karşın başlatılmış bir savaşı terör olarak tanımlamazsanız, terörle mücadele de edemezsiniz. Devletlerin dünyanın her tarafında ve Türkiye'nin burnunun dibinde uygulamakta olduğu terör, şu anda dünyadaki en şiddetli terördür."
Önce uluslar arası istikrar ve barış
Sökmen, terörün sona erdirilmesi için öncelikle uluslar arası istikrarın ve barışın sağlanması gerektiğini vurguluyor:
"El Kaide'yi kim kurdu? Bu konudaki iddialar var; CIA de bu iddialar arasında anılıyor. Biz, ABD'nin terörist çalışmalarına karşı yeterli, istikrarlı çalışabildik mi? Hükümetler, ABD'yi dizginlemek konusunda vatandaşları kadar aktif çalışabilseydi, dünya bu kadar tutuşur muydu?"
Sökmen, hükümet yetkililerinin "terörle mücadelede yeni bir dönem başladığı" yolundaki açıklamalarına da karşı çıkıyor ve sorularını sürdürüyor:
"Filistin alev alev görmezden gelinirken, dünya barış içinde miydi? Lübnan, Güney Amerika, Filistin her gün yaşıyor benzer acıları. Ateş bize düşünce mi dünya birden bire terörle doluverdi? Dünya zaten devletlerin uluslar arası anlaşmaları ve uluslar arası vicdanı yok sayarak ürettiği terörle dolu. El Kaide susturulduğunda ateş duracak mı?"
"Her hükümet önce kendi hatalarına bakmalı"
"Her hükümet, bir takım terör odakları aramadan önce, kendi hatalarına bakmalı" diyen Sökmen, terör ve şiddetin gelişmelerinde, hükümetlerin payına ve üstlenmesi gereken sorumluluğa dikkat çekiyor:
"Uluslar arası yasaları, insanların vicdan ve protestolarını hiçe sayan baskıcı yöntemlerin, savaşın ve saldırıların kullanılmasının, dönüp üzerimizde patlayan terörde çok büyük payı olduğunu düşünüyorum.
Örneğin, ABD Irak'tan çekilmeli, Türkiye kendi politikalarını gözden geçirmeli, İsrail üzerine uluslar arası baskı getirilmeli. Bunlarla hesaplaşılmadan, dünya ve Türkiye terörden kurtulamaz."
Yükselen düşmanlık ve öfkenin barış yanlılarının silahlı güçlere karşı mücadelesini sekteye uğratma tehlikesi taşıdığını yineleyen Sökmen, barış yanlılarına çağrısını yineliyor:
"Sükunetimizi kaybetmeyelim, güvenlik duygumuzu, bağımsızlığımı, yeni bir yol ve demokratikleşme arayışımızı kaybetmeyelim. Herkes sesini daha fazla silahsızlanma, demokrasi, özgürlük ve haklar için yükseltmeli. Arayışımız daha az devlet güvenliği, daha çok insan güvenliği olursa, bir çıkış yolu bulabiliriz." (BB)