Tütün Yasası yabancı tekelleşmeye yol açıyor
* Tütün üretim alanları dışında kalan yerlerde ekilen tütün fidelerini veya dikilen tütünleri sadece söküp yok etmemektedir; faillerine 1 yıla kadar hapis cezası öngörülmekte ve ayrıca fideliklerin metrekaresi için 500 bin TL, tarlaların her dekarı için 100 bin TL para cezası verilmekte, tütünler toplanmışsa el konulmakla yetinilmemekte, her kilosu için 1 milyon TL para cezası kesilmektedir.
* Üretim bölgesi içinde olmakla birlikte ekim belgesindeki sınırlamalara uymayanlarda hapis cezası aynen korunurken para cezası kilo başına 5 milyon TL' ye çıkarılmaktadır.
* Ekim belgesinde tespit edilen miktarların yüzde 10'undan fazla veya az tütün teslim edenler için her eksik/fazla kilo başına 500 bin TL para cezası öngörülmekte, üretilen tütünün tamamını teslim etmeyenler hakkında bu cezanın iki katını uygulamaktadır.
* Kolluk kuvvetlerini yerine getirmeyen muhtar ve kolluk görevleri hakkında 225 milyon TL' den 1 milyar 125 milyon TL' ye kadar para cezası veriliyor.
2001 yılında tütün alım fiyatının 1 milyon 650 bin TL olduğunu düşündüğümüzde cezanın ne kadar yüksek tutulduğu ve haşhaş ekim yasağı benzeri bir yasağın getirildiği kolayca görülmektedir.
Görüldüğü üzere; Türkiye'de tütün, tütün mamulleri ve alkollü içkilerde devlet Tekeline son veren bu yasa, özel yerli ve yabancı tekeller oluşturulmasını adeta teşvik edici niteliktedir. Küçük üretici ve ithalatçıların piyasaya girişleri yine bu yasa hükmüyle yasaklanmış durumdadır. Yasa sadece Philip Morris-Sabancı ortaklığı ile R. J. Reynolds (Japon Tobacco) egemenliğini tütün ve tütün mamulleri üzerinde sağlamak için yapılan bir düzenleme olup bundan tütün üreticisinin, tütün sektörünün ve Türkiye'nin bir menfaatinin olmadığı açıktır.
Üretici için de, tüketici için de yararlı olacak olan; -Tekel' i yabancılara vermek yerine, fabrikaların geleneksel üretim tarzına bağlı kalarak, modern teknoloji ile donatılması üretici ve çalışanlarının oluşturacağı demokratik halk kooperatiflerinin yönetimine verilmesidir.(NK/BB)