*Görsel betimleme: İstanbul'un simgelerinden biri olan Kız Kulesi arka planda yer almakta. Ön planda ise bir çay bardağı içinde çay ve yanında simit bir tabakta duruyor. Çay bardağının içinde bir çay kaşığı da bulunuyor.
14 Mayıs 2024 gün ve 32549 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan tasarruf genelgesi, AKP İktidarı döneminde karşılaştığımız ilk tasarruf genelgesi değil, sonda olmayacaktır. Hazine Bakanı Mehmet Şimşek bu defaki tasarruf genelgesinin farklı olacağını açıklayıp önceliğin kamuda verimlilik sağlayacağını belirtti.
Mehmet Şimşek: Halkı enflasyonun düşeceğine ikna etmemiz gerekiyor
Oluç: Erdoğan’ın tasarruf genelgesi konkordato ilanı
Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki iktidar tarafından yayımlanan tasarruf genelgesinin içeriği aslında bu ülkenin çalışanların en temel haklarını engelleyen, aynı zamanda muhalefet belediyelerinin elini kolunu bağlayan yerel yönetimleri iş yapamaz duruma getiren bir genelgedir.
Genelgenin kapsamına baktığımızda;
10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetveller kapsamındaki kamu idareleri ve bu idarelere bağlı, ilgili ve ilişkili kamu kurum ve kuruluşları ile il özel idareleri, belediyeler ve bunların bağlı kuruluşları ile kurdukları birlik, müessese ve işletmeler, 8/6/1984 tarihli ve 233 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye tabi kamu iktisadi teşebbüsleri ile bunların doğrudan veya dolaylı olarak tek başına veya birlikte ya da ayrı ayrı sermayesinin yarısından fazlasına sahip oldukları her çeşit kuruluş, müessese, birlik, işletme ve şirketler, özelleştirme kapsam ve programına alınmış hisselerinin yarısından fazlası kamuya ait olan özel hukuk hükümlerine tabi kuruluşlar, fonlar, döner sermayeler ve diğer tüm kamu kurum ve kuruluşları (TBMM Başkanlığı Genel Sekreterliği hariç) kendi bütçeleri veya tasarruflarındaki diğer kaynaklardan yapacakları yurt içi ve yurt dışı harcamaları ile taşınır ve taşınmazlarının kullanılmasında aşağıdaki tedbirlere uyacaklardır.
"Doğal afetlerde, salgın hastalıklarda ve orman yangınlarında acil olarak yapılması gereken mücadele ve müdahaleler, iç ve dış güvenlik ile istihbarat hizmetlerinin gerektirdiği zorunlu olan harcamalar bu genelgenin kapsamı dışındadır" demektedir.
İdare hukuku çerçevesinde Tasarruf Tedbirleri Genelgesi'ne baktığımızda; İdare hukukundaki sıralamaya göre; yayınlanan genelge, 5018 sayılı Kamu Mali Kontrol Yasasının 30. Maddesinin 2. Bendine aykırı bir düzenleme olmasına rağmen şu an itibaren yürürlükte olan bir metindir.
5018 Sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanununun kapsam maddesine baktığımızda, “Bu Kanun, merkezi yönetim kapsamındaki kamu idareleri, sosyal güvenlik kurumları ve mahallî idarelerden oluşan genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin malî yönetim ve kontrolünü kapsar" demektedir.
Yayınlanan genelge ile 5018 sayılı kanunun Bütçe politikası, gelir ve giderlerin izlenmesi başlıklı 30. Maddesi'ne baktığımızda ise
30. Madde;“Cumhurbaşkanı, merkezî yönetim bütçe kanununun uygulamasına ilişkin olarak; harcamalarda tasarrufu sağlamak, tutarlı, dengeli ve etkili bir bütçe politikası yürütmek için gelir ve giderlere ilişkin kanun ve diğer mevzuatla belirlenmiş konularda uygulamaları düzenlemek üzere gerekli önlemleri almaya, standartları belirlemeye, sınırlamalar koymaya, kamu istihdam politikasının belirlenmesine ve uygulanmasına yön vermeye, bütçe harcama ve gerçekleşmelerini izlemeye, ödeneklerin dağıtım ve kullanımını belirli esaslara bağlamaya ve bu hususlarda kamu idareleri için uyulması zorunlu düzenlemeleri yapmaya yetkilidir.
Genel yönetimin tüm gelir ve giderleri ile borç ve malî imkânlarının tespitinin ve takibinin yapılabilmesi amacıyla, genel yönetim kapsamındaki kamu idareleri ve merkezî yönetim bütçesinden yardım alan kurum, kuruluş, vakıf ve dernekler ile benzeri teşekküller; gelir ve gider tahminlerini, malî tablolarını, birbirleriyle olan borç ve alacak durumlarını, personel giderlerine ilişkin her türlü bilgi ve belgeleri, istenilmesi halinde Cumhurbaşkanlığına vermek zorundadırlar.
Bilgi, belge ve hesap durumlarını ibraz etmeyen veya uygun harcama yapmayan kamu idareleri ve diğer kuruluşlarla ilgili olarak gerekli önlemleri almaya Cumhurbaşkanı yetkilidir.
(Değişik son fıkra: 22/12/2005-5463/10 md.) Genel yönetim kapsamındaki idareler bütçelerinin ilk altı aylık uygulama sonuçları, ikinci altı aya ilişkin beklentiler ve hedefler ile faaliyetlerini; Cumhurbaşkanlığı ise merkezî yönetim bütçe kanununun ilk altı aylık uygulama sonuçları, finansman durumu, ikinci altı aya ilişkin beklentiler ve hedefler ile faaliyetleri kapsayan malî durumu temmuz ayı içinde kamuoyuna açıklar.”
Maddenin birinci fıkrasında merkezi yönetimin bütçe kanununda harcamalarda tasarrufu sağlamak konusunda Cumhurbaşkanının yetkili olduğunu açıkça belirtmektedir. Ancak maddenin 2. Fıkrası'nda ise Genel Yönetim ile ilgili açıklamalar yapılmaktadır.
Burada Cumhurbaşkanın yetkisi, hesap durumlarını ibraz etmeyen, yasalar çerçevesinde uygun harcama yapmayan kamu idareleri ve diğer kuruluşlar ile ilgili bilgi, belge ve hesap durumlarını ibraz etmesi zorunlu olan kamu idareleri ile mahalli idarelerin de dâhil olduğu genel yönetim ile sınırlandırılmıştır.
Yukarıda açıklanan 5018 Sayılı Kamu Mali Kontrol Yasasının 30. maddesinin, ilk fıkrasında belediyeler sayılmadığından tasarruf genelgesi belediyeleri bağlamıyor.
Bu nedenle 14 Mayıs 2024 gün ve 32549 sayılı Resmi gazete de yayımlanan tasarruf genelgesi yasaya aykırıda olsa şu an itibari ile yürürlükte olduğundan dolayı belediyeleri kapsıyor.
Belediyelerin adı geçen Tasarruf Genelgesini 5018 sayılı Kamu Mali Yönetim Kanunununa aykırı olmasından dolayı yargı yoluna götürüp iptal ettirmeleri gerekiyor. Çünkü; Kanun maddesi olan bir hükmün normlar hiyerarşisinde daha aşağıda bulunan kanuna uymayan genelge ile düzenlenmesi hukuki değildir.
Genelgenin Danıştay’a götürülüp iptali istenmeli.
(MY/EMK)