Bir zamanlar Bornovanın bamyası vardı. Kalenin baklası, Balçovanın domatesi, Bucanın üzümü meşhurdu. Şimdi hepsinin sadece adı kaldı. Zaman içinde, bu ürünlerin doğduğu tarım topraklarını hoyratça harcadık.
Şimdi sıra Torbalı, Tire, Menemen, Kemalpaşa topraklarına geldi.İzmirden Aydına, Ödemişe doğru uzanınca, Ayrancıların güzelim şeftalilerinin yetiştiği bahçelerin yerini binalar almak üzere. Yazıbaşı beldesinin Torbalı ilçesinin pamuğuyla meşhur ovası, sanayi yapılarıyla işgal edilmiş durumda.
Tirenin Mahmutlar ile Akkoyunlu köyleri arasında, 4 milyon metrekare hazineye ait tarım dışı topraklar, Tirenin Eğridere ile Gökçen arasındaki ziraata elverişsiz boş arazi dururken; Tirenin en güzel tarlalarının üzeri bir sanayi bölgesine dönüştü.
Valilik kararıyla talan
Üstelik bütün bu talan, 19 bakanlığa bağlı kuruluşlardan çevre ile ilgili olumlu rapor alınarak ya da ilgili ilçe belediyelerinin o bölgeyi meclis kararıyla sanayi bölge yapma iradesiyle gerçekleşti.
İzmir Valilik Mahalli Çevre Kurulu 25.12.2001de aldığı bir kararla, İzmir ili bütününde büyük ölçekli 1/100.000, 1/25.000 imar planları yapılıncaya kadar 3194 sayılı imar yasasının uygulanmasını, ilgili kuruluşlardan izin belgesi alınmadığı sürece tarım arazilerinin korunmasını yasakladı.
Bu tarihten sonra da dileyenler, Tarım Bakanlığı, Orman Bölge Müdürlüğü, Devlet Su İşleri (DSİ), Çevre İl Müdürlüğü, Sanayi Tivaret Müdürlüğü, Sağlık İl Müdürlüğü, Karayolları Bölge Müdürlüğü,Turizm Müdürlüğü ve Kültür Müdürlüğünün görüşlerini alarak tarım arazilerini yok etmeyi sürdürdü.
Çözümler
* Tüm ziraat odaları, üretici birlikleri, tarım kredi birlikleri, sulama kooperatifleri varoluşlarının sebebi olan tarım arazilerine hep beraber kuracakları güçlü bir üstbirlikle sahip çıkmalıdırlar.
* Türkiye'deki tüm tarım arazileri tespit edilerek tarımsal SİT kapsamına alınmalıdır.
* Türkiyede arazi sınıflandırmasının vakit geçirilmeden yapılması sağlanmalıdır.
* Böylece kimin nereye ne yapacağı belli olacak ve sanayiciler dış yatırımcılarda 40 tane kuruluştan izin almak için vakit kaybetmeyeceklerdir. Bu sebeple, Türkiyede yatırım yapmak eziyet olmaktan çıkacak, yatırımcı ülkeden kaçmayacaktır. (BB)
