Aslında, önemli olan ve üzerinde tartışılması gereken, yapılması düşünülen güzergâhtaki köprünün İstanbul'un tarihi ve izlenim değerlerini önemli ölçüde zedelemesinin yanı sıra, kültür ve doğa değerlerinin korunması olayının, bundan böyle, bilimsel ve sanatsal değer yargılarından çok politik yatırım ağırlıklı faktörlerin etkisi altına girmesi konusudur.
Metro büyük kentlerin en önemli toplu taşıma araçlarından biridir ve birçok kent, bu aracı uzun zaman önce hemşehrilerine sunmuş ve onların yaşamını kolaylaştırmıştır.
Yarar dengesi
Paris, Londra ve Moskova gibi kentlerde metronun toplum için ne kadar yararlı olduğunu görüyoruz. Bu sayılanlar ve diğerlerinin yanı sıra, geçmişte dünya imparatorluğunun başkentliğini yapmış ve farklı uygarlıkların üst üste biriktiği tarihi kentler için metro planlaması ayrı özen gerektirir. Çünkü yerin altı da üstü kadar tarih kalıntıları ile doludur. Bu nedenle Roma metrosu planlanırken tarihi kentin çevresinden dolaştırılmıştır ve kesinlikle tarih yönünden önemli bölgelere ulaşmaz.
Halbuki, aynı değerde bir kent olan İstanbul metrosunun güzergâhı planlanırken, arkeolojik topografyası bilinmemesi nedeniyle kentin tarihi dokusu gereken ölçüde dikkate alınmamıştır. Bu nedenle de yeraltındaki çalışmalarda olabilecek tahribatın ölçüleri bilinmemektedir. Yer üstünde ise Haliç üzerinde yapılacak köprü, daha önce Koruma Kurulu'nca kabul görmeyen şekilde yapıldığı takdirde her iki kıyıdan karşı tarafların asırlardır izlenen ve çizilen siluetini tarihten silecektir.
Kurul kararı
İstanbul I Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu geçmişte kanunun kendisine verdiği yetkiyi kullanarak İstanbul Teknik Üniversitesi ve Mimar Sinan Üniversitesi Mimarlık Fakülteleri uzman öğretim üyelerinden görüş istemiş ve kararını ona göre almış idi.
Üniversite uzmanlarının, kurula Haliç'in yüzeyinden on yedi metre yüksekte, Şişhane'den çıkarak Süleymaniye semtinin bağrına saplanan bir köprüyü ve yüzey istasyonlarını onaylayan bilimsel rapor sunmaları mümkün olamazdı. Nitekim, kurul, ret kararını kendi sübjektif takdiri ile değil, işbu raporlara dayanarak almış ve karar bilimsel bir kimliğe de sahip olmuş idi.
Koruma Kurulu, kararlarını kanunun ve yönetmeliklerinin kendilerine verdikleri yetkilere uyarak bilimsel, sanatsal ve objektif kriterlere uyarak alırlar. Bunu sağlamak için de kanun kurul üyesi olacak kimselerin de tanımını yapmıştır. 2863 sayılı Kanunun 54. ve 58. maddeleri kurul üyesi olacak kimseyi "... belirlenen bilim dallarından biri veya birkaçında tanınmış ve bu alanda çalışmalar yapmış, tercihen yurtiçinde ve yurtdışında yayımlanmış eserler vermiş olmaları şartı aranır" şeklinde tanımlamaktadır.
İkisi Yükseköğretim Kurulu tarafından önerilecekler arasından, diğerleri de bakanın şahsen seçeceği kurullardaki akademisyenler yukarıda belirtilen şartlara uysalar dahi, diğer üyelerin aynı vasıfları taşıyıp taşımadıkları pek önem taşımamaktadır.
Bakanlık tarafından atanan üyeler, belediye temsilcisi üyenin de kendilerine katılması ile her zaman oy çoğunluğuna sahip olacaklar, bilimsel gerekçelere ve karşı oylara rağmen kendilerine telkin edilen kararları alabilme yetkisine sahip olacaklardır.
Dün Kızkulesi'nin restorana dönüştürülmesi yine bu yöntemle olmuş idi. Bugün Haliç'i geçip Süleymaniye'nin bağrına saplanacak köprü; yarın bir başka sit alanının derecesinin düşürülmesi veya benzeri bir olay, bilimsel kriter ve ilkelere rağmen mümkün olabilecektir. Bilimselliğin geri plana düştüğü bir kurulda akademik kimliği ile görev yapan üyelerin mevcudiyetlerinin bu karardan sonra bir anlamı kalmamıştır.
Bilim ve sanat kriterleri
Prof. Dr. Zekiye Yenen ile Prof. Dr. Özer Erenman'ın istifa etmeleri kendilerine yakışan saygın bir davranış olarak kabul edilmelidir. Diğer akademik üyelerin de kendilerini desteklemeleri; hatta mimarlık eğitimi veren kurumların da bunlara katılmaları etik yönden temenni edilir.
Olayın vahameti sadece köprü değil, Türkiye hudutları içinde yer alan ve hiçbir ülkeye nasip olamayan doğa ve kültür varlığı birikiminin kaderinin, bilimsel ve sanatsal kriterlerin dışına itilmesidir. (HS/TK)
* Emeritus Prof. Dr. Haluk Sezgin: Yüksek Mimar; İstanbul III Numaralı Kültür ve Tarih Varlıklarını Koruma Kurulu Başkanı