Sağlık Bakanlığı "Sağlıkta Dönüşüm Programı"nı uygulamakta zorlanıyor. Yap-boz oyununu anımsatan düzenlemeler, ya yüksek yargıdan dönüyor, ya uygulanamıyor, ya da uygulandığında ortaya çıkan olumsuz sonuçlar nedeniyle sıklıkla geri adımlar atılıyor: "Domuz gribi aşısı", "Eczanelerle protokol yapılması", "SGK'nın tedavi tebliğleri" bunların ilk anda akla gelen örnekleri.
Asıl neden kuşkusuz sağlığın, ekonomik kural ve önceliklerin belirlediği diğer alanlardan farklı bir alan olması. Burada bilgi ve deneyim eksikliği ile, dayatılan değişikliklere, insanı, toplumu ve mesleğin özellik ve önceliklerini düşünerek yeterince etkin karşı koyamayan, karar noktalarında belirleyici olanları bilgilendirip doğru bilgilere dayanan kararlar almasını sağlayamayan yöneticilerin büyük rolü ve etkisi var.
Herhangi bir iş gibi "yöneticilik" de bilgi gerektirir. Sağlık alanındaki yöneticilik ise ayrıca "sağlığa doğru bakmayı da gerektirir. Sağlığı "hastalıkların tedavisi", sağlık hizmetini de "hastane yapma" olarak anlayan bir düşünce ve yaklaşımın sağlık alanındaki "büyük" sorunların üstesinden gelmesi kuşkusuz olanaksız.
Yanlışta ısrar sağlık alanında "görünmez facia"lara neden oluyor, sonucunu ise onu yaşayan biliyor; dolayısıyla bu yanlış uygulamaların sonucunda hizmet alamayan en çok "mağdur" oluyor.
* * *
Kamuda çalışan hekimleri aslında 24 saat çalışmaya zorlayan ve adına "tam gün çalışma" yasası denilen ve Mecliste dün kabul edilen yasa da bu yanlışlardan birisi.
Bu yazının yayınlandığı günden üç gün önce hekimler tüm ülke sathında zorunlu durumlar dışında "iş bırakacaklarını" açıkladılar. Katılım oranının ne olduğunu yazıyı yazarken bilemiyorum. Ama Ankara'daki "Tekel İşçileri"nin yaptıkları "eylemlerine devamla" ilgili referandumda çıkan sonucu bu konuda da olacağını kestirebiliyorum. Sağcısı solcusu hekimlerin ve içinde yer aldıkları kuruluşların tümünün itiraz ettiği bir yasaya karşı eylemi kuşkusuz hekimlerin çoğu destekleyecektir.
Kurucularının çoğunun politik görüş olarak "solcu" olmayan "Toplum Sağlığı Araştırma ve Geliştirme Merkezi" bile "çalışanların benimsemediği bir uygulamanın başarılı olmasının mümkün olmayacağı endişesini kamuoyu ile paylaşır" demektedir. Benzer bir çok "sağ görüşlü hekim ve örgütü" gibi.
Fikret Bila'nın görüştüğü Sağlık Bakanı Akdağ'ın bu konuya dair söyledikleri de aslında çaresizliğini bir anlamda ortaya koyuyor. Bila bakanın Tam Gün Yasası'nı kendini solcu, sosyal demokrat diye tarif edenlerin desteklemesi gerektiğine dikkati çekti. Bu yasaya sol adına itiraz edenlerin yaman bir çelişki içinde olduklarını vurguladığını söylüyor. Sağdan bile destek alamayan bakan, solun daha önce tam gün çalışmaya dair söylediklerine atıf yapıyor. Doğru, solcular "Tam Gün" hizmeti savunur. Ama bunu değil!
* * *
Kavramların doğru kullanılmamasından kaynaklanan itirazların altındaki neden de tam bu noktada. Sağlık çalışanlarının ve hekimlerin "yalnız kamuda çalışmaları" ile "sağlık hizmetinin 24 saat sürmesi" birbirinden farklı kavramlar. Yasayla hekimlerin alacağı ücretleri çalıştıkları kamu kurumunda 24 saat süreyle çalıştırılarak artırılabilme olanağı yaratılıyor. Oysa bir hekim acil durumlar dahil 5-6 saatten fazla çalışamaz, çalışmamalı. Kalan süre "hekimliğini geliştirmek ve yaptıklarını izlemek" dahil, verdiği hizmetin daha iyi olmasına yönelik çabayla, bildiklerini meslektaşlarına anlatmak ve tıbbi bilgiyi üretmekle geçmelidir. Oysa onları bunların hiç birisini yap(a)madan, hem de ücretini yükseltmek amacıyla yalnız hasta bakmaya ve hizmet vermeye mecbur etmek, en başta hizmet verilen toplumu yok saymak anlamına gelmektedir.
Dolayısıyla kafa karışıklığı yaratarak halkı, hekimlerle karşı karşıya getirme çabasından başka bir şey olmayan bu tutumun yanlışlığını ortaya koymak tek bir öneriyle mümkün: Gelin hekimlerin aktif çalışma süresini 6 saate indirin, kendilerini geliştirmeleri, bilimi üretmeleri ve öğretmeleri için gerekli olanak kaynakların tümünü onlara sunun, sonra 24 saatte dört vardiya olacak şekilde çalışmalarını planlayın, toplu sözleşme haklarını tanıyın ve bunlarla birlikte "yalnız kamuda ya da serbest çalışma" uygulamasını getirin. Bakın o zaman gerçek hekimlerin tümü arkanızda olacak mı olmayacak mı?(MS/EÜ)