Resimli çocuk kitaplarının birçoğu entelektüel bir başkaldırıdır. Bunun önemli temsilcilerinden biri de Leo Lionni'dir. Onun çok bilinen kitaplarından biri de "Swimmy." Lionni bu kitabında, katliam, yas, yaşam döngüsü vb. birçok temayla çalışırken, kitabın birincil teması örgütlülük ve onun gücüdür. Yaşam hakkını yok eden ve özgürlükleri alıkoyan egemen gücü bertaraf etmenin biricik çözümü, onun karşısına örgütlü, büyük bir güç olarak çıkmaktır. İşte Lionni, Swimmy ile bu gücü anlatıyor. Bize de resimlerin gücüyle ortaya çıkan bu şahane kitabı okumak düşer. Peki, kim bu Swimmy?
Swimmy, güç birliği yaparak, korkmadan özgürce yaşamanın mümkün olduğunu, minik bir balık sürüsüne ve aslında hepimize ispatlayan devrimci siyah balık. En başından başlayalım o halde: Bir gün, büyük bir balık, Swimmy'nin sürüsüne saldırır ve sürüdeki tüm balıkları yutar. Swimmy kurtulan tek balıktır. Sürüsünü kaybeden Swimmy, bir süre sonra yeni bir balık sürüsüyle karşılaşır ancak bu balık sürüsü de korku içinde yaşar. Büyük Balık burada da iş başındadır. Swimmy bu defa Büyük Balık'tan tamamen kurtulmanın bir yolunu düşünür ve sonunda bulur. Bu yolu bulmak çok da kolay değildir tabii.
Hele bir de bu kitabın denizi Türkiye olsaydı, kim bilir kaç sayfa yazmak zorunda kalırdı zavallı Lionni. Büyük Balık'tan kaçamayanlar, onu nasıl korkutup kaçıracağını bilemeyenler, bunun mümkün olduğuna inananlar-inanmayanlar, inanıp bir araya geldikten sonra durmadan birbirini yiyenler, bir araya getirenleri yutanlarla dolardı kitap muhtemelen. Örgütlü güç bir fiyaskoya dönerdi, bize de bakıp bakıp, vah vah vah demek kalırdı. Kaldı ki örneklerini epey gördük. Neyse ki bu deniz Lionni'nin denizi.
Büyük Balık, Swimmy'nin sürüsüne saldırıp hepsini yuttuğunda, içlerinden sadece Swimmy kurtulabilmiştir. Geride kalan tek balık olmak kolay değildir. Swimmy acı çeker. Lionni, Swimmy'nin tuttuğu yası şöyle anlatır: "Korkuyormuş, yalnız ve çok üzgünmüş." Ancak Swimmy'nin yeni bir hayata başlayabilmesi, yasının bitmesi, acısının dinmesi gerekir. Lionni, "Yine de deniz birbirinden ilginç yaratıklarla doluymuş," diye başlayan bir cümleyle onu yastan çıkmaya hazırlar. Denizdeki bütün canlıların Büyük Balık gibi olmadığını, yaşamın kayıplar ve acılarla birlikte kazanım ve sevinçlerle de dolu olduğunu anlatmak ister. Adeta Swimmy'i yumuşak bir şekilde telkin edip, korkularını geçirir. Yazarın telkini belli ki işe yaramıştır. Çünkü sonra denizdeki yaşamı, ilginç yaratıklarla dolu olan bir yer olarak değil, güzelliklerle dolu bir yer olarak anlatma cesareti bulur. Yas tutan Swimmy'e temkinli yaklaşır. Ona zaman verir ve hayata yeniden başlaması için cesaretlendirir. Acısı hafifleyen Swimmy bir süre sonra denizdeki diğer canlılarla karşılaşmaya ve onları tanıyarak, ilişki kurarak büyümeye başlar.
Swimmy'nin ilk karşılaştığı deniz canlısı bir denizanasıdır. Şeffaf olduğu için çevreyi de yansıtabilen bu deniz canlısından Swimmy'ye yansıyan gökkuşağının renkleridir. Lionni gökkuşağının renkleriyle, yağmurun bittiğini yani Swimmy'nin yastan çıkmaya başladığını söyler bize.
İkinci karşılaştığı deniz canlısı bir ıstakozdur. Lionni bize Swimmy'nin sosyalleşmeye başladığını, yani hayata yeniden başlamak için çaba sarf ettiğini söyler.
Üçüncü karşılaşması bir oltanın ucunda yem olarak kullanılan sahte balıklarla olur. Böylece gerçekle sahteyi birbirinden ayırabilen, sorgulayan, dolayısıyla seçim yapabilen Swimmy'nin gelişmeye başladığını ima eder.
Dördüncü karşılaşma deniz yosunu ormanıyla olur. Var olmayı önemli yapan en önemli doku ekosistem olduğuna göre Swimmy'nin bu karşılaşması kaçınılmazdır.
Beşinci karşılaştığı deniz canlısı büyük bir yılan balığıdır. Yılan balığı, Lionni'nin Swimmy için bulduğu önemli bir rol modeldir. Çünkü yılan balıkları kendilerine en uygun hızda yüzen, hedeflerine kendine özgü yöntemlerle ulaşan canlılardır. Bu karşılaşmayla kendini keşfeden Swimmy, kendi sınırlarını fark eder.
Son olarak, kopan parçalarını yenileyebilen bir canlı olan denizlalesiyle karşılaşır Swimmy. Lionni bu karşılaşmayla, yaşamla yeniden ve yeniden ilişki kurmanın her zaman mümkün olduğunu söyler aslında. Geriye son bir şey kalır: Kendi türünden balıklarla onu bir kez daha bir araya getirmek!
"Derken Swimmy tıpkı kendi sürüsüne benzeyen minik bir balık sürüsü görmüş," der.
Bu yeni balık sürüsü de Büyük Balık'ın tehdidi altındadır. Yutulmamak için kayaların ve yosunların karanlığına gizlenmişlerdir. Lionni'nin, Swimmy'nin karşısına çıkardığı bu fırsat çok önemlidir. Çünkü bir canlının kendi varoluş kapasitesini anlamasının bir yolu da çektiği acı, tuttuğu yasla dönüşeceği yeni gerçekliğidir.
"Hep birlikte denizdeki en büyük balık gibi yüzeceğiz!" der Swimmy, aralarına katılmak istediği bu yeni balık sürüsüne. Böylece Büyük Balık'ın karşısında durabilecek yeni bir güç yaratacaktır. Ama bu güce dönüşmenin de belli prensipleri vardır elbet. Lionni, Swimmy'nin yol haritasını açıklar:
"Onlara birbirlerine yakın yüzmeyi öğretmiş. Yüzerken her biri kendi yerini korumuş."
Güç birliği içinde, gücünü kaybetmeden, güçte kaybolmadan! Hemen ardından Swimmy bu gücün gözü olmaya karar verir ve minik balıklara şöyle der:
"Dev bir balık gibi yüzmeyi öğrendiğinizde ben de gözünüz olacağım."
Büyük Balık'ın geri gelme ihtimaline karşı Lionni, Swimmy'yi Dev Balık'ın gözü yapar. Böylelikle Dev Balık'ı korumaya alır, gücünün devamlılığını sağlar. Lionni'nin rehberliği işe yaramış ve Swimmy artık bir bütünün parçası ve aynı zamanda kendi başına bir bütün olmuştur.
İşte kitabın son cümlesi:
"Sabahın serin sularında ve öğle güneşinde yüzmüşler ve çok geçmeden Büyük Balığı oradan uzaklaştırmışlar."
Swimmy'nin peşinden kitabın da sonuna geldik ve bir gün başka bir Swimmy de buralara uğrar diye ümit edebiliriz belki. Yosunların ve kayaların ardına gizlendiğimiz karanlıktan çekip çıkarır bizi, kimbilir. Ama tabii her şeyden önce bize Lionni lazım! Ondan pek ümitli değilim.
Kitabın adı: Yüzyüz
Yayınevi: Elma Yayınevi
Yazar: Leo Lionni
Çeviri: Kemal Atakay
*Yazıda -kitabın orijinal adı Swimmy korunarak- Elma Yayınevi tarafından "Yüzyüz" ismiyle çevrilen kitabın çevirisi kullanılmıştır.
(DÖ/AÖ)