“….neredeyse 40 yıllık bir döneme tanıklık etmek istedim.Tarihe meraklı genç okurların ilgisini çekebilir diye düşünüyorum.
“Bu umutla hepinize ‘eleştirel’ gözle okumalar yapmanızı öneriyor, kadınların kaderini değiştirmekte bana göre tek güç olan feminizmle dostça bir ilişki kuracağınızı umuyorum.”
Şirin Tekeli, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları’ndan çıkan “Feminizmi Düşünmek” isimli son kitabında böyle sesleniyordu.
Son beş yıldaki sokak hareketlenmelerine ve iktidarın bazı kararlarını etkileme gücüne bakılırsa, Türkiyeli kadınlar olarak tam da sevgili Şirin Tekeli’nin söylediği noktadayız. Onun “umduğu” yoldan ilerliyoruz…
Türkiye Feminist Hareketi’nin öncü kadınlarından Tekeli, 2017’e yaşamını kaybetti.
TIKLAYIN - Şirin Tekeli bianet yazıları
Geride, eşitlik mücadelesi adına takip edebileceğimiz çok önemli ayak izleri bıraktı. Hukuk okuyan kadınlara destek, feminist kurumlara katkılar, feminist kurumların kök salması, kadın dayanışması, Mor Çatı, Kadın Eserleri Kütüphanesi ve onlarcası… Her biri bugün, Türkiye kadınlarının “müşterekleri” olarak anılıyor.
Tekeli’nin yaşarken çevresinde kurduğu feminist halka bu ülkede kadınlar ve LGBTİ+’lar olduğu sürece büyüyecek diye düşünüyorum.
Bunu, Tekeli’yi anmak, hatırlamak belki kurgulanırken öyle değildi ama geldiği noktada bu işlevi de yerine getirdiğine inandığım yani Tekeli’yi genç kuşaklara da anlatmak adına düzenlenen Şirin Tekeli Araştırma Ödülleri’nden anlayabiliyoruz.
Sabancı Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Mükemmeliyet Merkezi (SU Gender), 2017’den beri Şirin Tekeli Araştırma Ödülü veriyor.
Üç yıldır Karaköy’deki Minerva Palas’ta düzenlenen ödül töreni bu yıl ilk kez çevrimiçi gerçekleşti.
Yaklaşık beş saat boyunca sadece Su Gender’in önceki direktörü Ayşe Gül Altınay’ı, Kadın Eserleri Kütüphanesi kurucularından Füsun Ertuğ’u, geçen yıl ödül alan 7 kadın araştırmacıyı dinlemek güçlendiriciydi.
Bugün, özellikle sevgili Füsun Ertuğ’un anlatımları ve tüm konuşmacılar, Şirin Tekeli’nin yarattığı “müştereklerin” kök saldığını ve kadınlar arası aktarımın önemini gösteriyordu.
Kadın Eserleri Kütüphanesi 30. yaşında
Ayşe Gül Altınay ve Füsun Ertuğ’un “Şirin Tekeli ve Feminist Hareket’teki Rolü” başlıklı mini sohbetinde, Mor Çatı ve Kadın Eserleri Kütüphanesi’nin bu yıl 30. yılını kutladığı ve her iki kurumun kuruluşunda Tekeli’nin çabalarına dikkat çekildi.
Füsun Ertuğ, kütüphanede 30 yıldır Türkiye Kadın Hareketi’ne dair detaylı bir arşiv kurulduğunu belirtti. Hatta Tekeli gibi başka öncü kadınların arşivlerini kütüphaneye bırakması ile kütüphanede çok sayıda bilgi belge olduğunu, önümüzdeki dönemlerde de bu belgelerin kamuoyuna açılacağını söyledi. Ertuğ, Tekeli ile tanışmasının 1980 öncesi dönemde kendisi İstanbul Üniversitesi’nde öğrenci, Tekeli ise öğretim üyesiyken olduğunu söyledi.
Tekeli’nin üniversiteden ilişiği kesildiği sırada “YÖK, üniversiteler, dikey bir yapılanma askeriye gibi. Buralarda bilim üretilmez” cümlesini hatırlatan Ertuğ, sonrasında yüz yüze tanıştıklarını söyledi.
Tekeli’nin 1982 Nisan’ın da Kadın Sorunları Sempozyumu düzenlediğini ve kendisinin de ilk kez kadın hareketi ile ilgili fotoğraflar çektiğini söyleyen Ertuğ, “1984’te Kadın Çevresi kuruldu, başka kampanyalar yapıldı, Mor İğne Kampanyası, Sokağa Karşı Yürüyüş gibi… Etkinliklerde hep yan yana geldik…” dedi.
Araştırmalarına ödül alan kadınlar
Ertuğ’un Tekeli’yi anlattığı bölümün ardından geçen yıl araştırma ödülü alan 7 kadın sunumlarını yaptı. Kadınların konularının tamamı Türkiye’de daha önce işlenmemiş ve gerçekte kenarda kalmış konulara değiniyor. Ayrıca bir güzel haber de şu, önümüzdeki yıl, şu ana kadar ödül alan 27 araştırmacının çalışması kitaplaştırılacak.
Bu yıl ödül alan kadınlar ve konuları şöyle:
Ayşe Akalın ve Demet Lüküslü - “Feels Like I’m Flowing Out of Myself!: Young Feminists in Turkey”
Yonca Cingöz - “Feminist Harekette Duygu/Duygulam, Zamansallık ve Güvenli Mekan: 2000'lerde İstanbul'daki Feminist Aktivistler Arası İlişkiler Örneği”
Araştırma Teşvik Ödülü
Gülçün Con Wright - “Understanding the Experiences of Women as Grandmothers in Later Life in Turkey”
Füsun Kökalan Çımrın - “Meğer Biz Gerçekten Aktivistmişiz!”
Sunum yapan araştırmacılar ve konularıSezen Bayhan - Ders Kitapları ve Müfredatta Cinsiyetlendirilmiş-Askerileştirilmiş Ulus Kimlik İnşasının Evrimi Z. Selen Artan-Bayhan - Darülbedayi'nin "Öteki" Kadınları: Osmanlı'dan Cumhuriyet'e Tiyatro ve Toplumsal Bellek Derya Acuner - Türkiye Güncel Sanatında Kumaşın Politik Çağrışımları Üzerine Bir Çalışmanın İlk Senesinden Notlar Burcu Binbuğa - Ekofeminist Perspektiften Ekoloji Mücadelesi Pınar Karababa Demircan - Kadın Emeğinin Kesişen ve Dönüşen Formları: İpek Halı ve Kutnu Dokumacılığı Örnekleri Merve Koç - Normatif Bedende Erkeklik Deneyimleri: Hegemonik Erkeklik Söylemi ve Cüce Erkekler Özlem Ezer - Suriyeli Kadın Mülteci Anlatılarında Yaşayan Din ve İnançlar |
Ödül hakkında Türkiye'de toplumsal cinsiyet odaklı araştırmaları desteklemek ve teşvik etmek amacıyla düzenlenen Şirin Tekeli Araştırma Ödülü, doktora öğrencileri ile doktora derecesini tamamlamasının üzerinden en fazla 15 yıl geçmiş tüm araştırmacılara açıktı. Gönderilen araştırma önerileri, üniversiteler arası bir seçici kurul tarafından uluslararası akademik kriterler temel alınarak değerlendirildi. 1980'lerden bu yana demokrasi, akademik özgürlük, toplumsal cinsiyet eşitliği ve feminizm alanlarında öncü çalışmalar yapan Şirin Tekeli'nin bıraktığı zengin miras, bugüne kadar birçok araştırmacının, akademisyenin ve aktivistin yoluna ışık tuttu. Bu mirasın yaşaması, paylaşılması ve çeşitlenmesine katkıda bulunmak amacıyla hayata geçirilen Şirin Tekeli Araştırma Ödülü ile Türkiye'de toplumsal cinsiyet ve kadın çalışmaları alanında araştırma yapanları bir araya getirecek besleyici ve ilham verici bir alan açmak hedeflendi. Şirin Tekeli hakkında Lise öğrenimini Ankara Kız Lisesi'nde tamamladı. 1961-1963 arasında Paris'te Fransızca öğrendi ve hukuk fakültesine başladı, daha sonra İsviçre'de Lozan Üniversitesi'ne geçti. Siyaset Bilimi Anabilim Dalında öğrenim gördü. 1981'de YÖK'ün yürürlüğe girmesi üzerine üniversiteden istifa etti ve bir daha dönmedi. Feminist hareketin içindeydi, Medeni Kanun değişikliği için "Dilekçe kampanyası"(1984), Dayağa karşı protesto yürüyüşü (1987), Kariye Şenliği'ne (1987) katıldı. 1989'da Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı'nın kuruluş çalışmalarını başlattı. 1996 yılına kadar Kütüphane'de gönüllü olarak çalıştı. 1988'de Kadınlar İçin adlı makaleler derlemesini (Alan, İstanbul), 1990'da Meryem Koray ile birlikte yazdığı Kadınlarla İlgili Eşitlik Politikaları kitabını (TÜSES, İstanbul) yayımlandı. Aynı yıl, Kadın Bakış Açısından Türkiye'de Kadınlar (İletişim, İstanbul) kitabını derledi. Bu kitap, 1995 ve 2010 yıllarında yeniden basıldı ve Almanca (1991) ve İngilizce (1995) baskıları da yapıldı. 1997 yılında KA-DER (Kadın Adayları Destekleme Derneği), Anakültür Kooperatifi ve Winpeace -Türk ve Yunan Kadınları Barış Girişimi'nin oluşumunda kurucu olarak yer aldı. Üniversiteden ayrıldıktan sonra çeviriler yaptı. 2011 yılına kadar, Fransızca ve İngilizce'den çoğu kadınlar ve demokrasi ile ilgili 25 kitap çevirdi; (Andrée Michel, Feminizm, Kadın Çevresi, 1984; Elisabeth Badinter, Biri Ötekidir, Afa, 1992; Halide Messaudi, Cezayir'de Kadın Olmak, Metis, 1996; Diane Scully (L. Aytek ile birlikte), Tecavüz, Metis, 1994; Germaine Tillion (N. Sirman ile birlikte), Harem ve Kuzenler, Metis 2006; Semih Vaner (der.), Yirmibirinci Yüzyıl Başında Türkiye, Kitapyayınevi 2009; Dejanirah Couto (der.), Harp ve Sulh Avrupa ve Osmanlılar, Kitapyayınevi, 2010 vb.) |
(EMK)