Almanya’nın Ruhr Bölgesi’nde okumayı seven ve sevdirmek isteyen bir grup üniversite öğrencisinin girişimleriyle başlayan ve artık gelenekselleşen Ruhr Kitap Fuarı, bu yıl 11’nci kez gerçekleştiriliyor.
Essen Üniversitesi’nde öğrenim gören girişimci gençlerin temellerini attığı, her yıl Türkiye ve Almanya edebiyatını buluşturan fuar, bu ülkedeki Türkler tarafından gerçekleştirilen kültür ve edebiyat etkinliklerinin en kapsamlıları arasında.
Her yıl Türkiye ve Almanya kültür dünyasından birçok ismi buluşturan fuarın bu yılki “Onur Konuğu” gazeteci ve yönetmen Osman Okkan olacak. Yaşar Kemal, Yüksel Pazarkaya, Cornelius Bischoff, Aras Ören, Sargut Sölçün (anısına) ve Tayfun Demir de önceki yıllarda onur konuğu olmuşlardı.
29 Nisan’da başlayıp 8 Mayıs’ta sona erecek olan fuarın ana temasını “Kaçış, Sığınış ve Hasret” konuları oluşturuyor. Fuar kapsamındaki etkinliklerin bir bölümü de Almanya’ya ve Avrupa’ya yönelik sığınmacı ve göçmen hareketinin edebiyat dünyasına yansımalarını içerecek.
Bilindiği gibi Türkiye’deki iletişim özgürlüğü, siyasi iktidarın eleştiriye ve mizaha yaklaşımı, eleştiri ve mizahın sınırlandırılmasına ve cezalandırılmasına ilişkin girişimler bir süredir Almanya’nın da gündeminde. Fuar etkinliklerin bir bölümü de bu aktüel konuları içeriyor.
Üniversite salonundan UNESCO kültür mekanına
Başlangıçta Essen Üniversitesi’nin salonlarından birinde gerçekleştirilen fuar, son yıllarda yine Essen merkez olmak üzere çeşitli kentlerde düzenlenen etkinliklerle tüm Ruhr Bölgesi’ne yayılıyor. Merkezi fuar mekanı olarak da artık üniversitenin salonundan değil, kentin en büyük kültür kurumlarından Zeche Zollverein’ın tesislerinden yararlanılıyor.
Kitap sergisi, açılış ve kapanış törenleri başta olmak üzere fuar etkinliklerinin büyük bölümünün gerçekleştirileceği Zeche Zollverein tesisleri, 19 ve 20’nci yüzyıllarda maden ocakları olarak kullanılmış, üretime son verildikten sonra tadilattan geçirilerek 2000’li yıllarda büyük sergilerin açıldığı ve çeşitli kültürel etkinliklere, kurumlara ev sahipliği yapan tesisler olarak faaliyete geçirilmiş, bu arada UNESCO’nun “Dünya Kültür Mirası Listesi”ne girmişti.
Essen kentinin sembolü olan bu tesisler önümüzdeki 10 gün boyunca kitap sergisi, açılış ve kapanış törenleri başta olmak üzere Ruhr Kitap Fuarı’nın merkezi etkinliklerine, sayısı 10 bini bulan ziyaretçilerine ev sahipliği yapacak. Essen’in yanısıra Duisburg, Bochum, Dortmund, Gelsenkirschen, Mülheim an Ruhr ve Köln gibi Ruhr Bölgesi’nin diğer kentlerinde de fuar kapsamında etkinlikler gerçekleştirilecek.
Türkiye ve Almanya'dan fuara katılacak konuklar |
Ara Güler, Osman Okkan, Zülfü Livaneli, Nebil Özgentürk, Sevengül Sönmez, Şükrü Erbaş, Hakan Günday, Feridun Zaimoğlu, Kemal Yalçın, Pınar Öğünç, Deniz Yücel, Lale Müldür, Meltem Yılmaz, Murat Özyaşar, Orhan Bahtiyar, Haydar Karataş, Çiçek Bacık, Fikret Doğan, Hayko Bağdat, Nermin Yıldırım, Tarık Tufan. Etkinlikler Nilüfer Parasız, Tuba Tuncak, Erdem Öztop, Mevlüt Asar, Hannes Kraus, Oliven Kontny, Larissa Bender, Hermann Wallmann, Ulrich Noller, Christoph Tiemann tarafından yönetilecek, büyük bölümü de Recai Hallaç tarafından Almancaya çevrilecek. Essen dışındaki kentlerdeki etkinliklerin gerçekleştirileceği kurumlar şöyle: Duisburg - VHS, Bochum - Şehir Kütüphanesi, Dortmund - Auslandgesellschaft, Gelsenkirschen - Flora, Mülheim an der Ruhr -Ringlokschuppen, Köln – Bühne der Kulturen. |
Can Dündar İstanbul’dan katılacak
Zeche Zollverein Salonu’ndaki törenin açılış konuşmasını ünlü müzisyen ve yazar Zülfü Livaneli yapacak. Kitap Fuarı Organizatörü Fikret Güneş’in de konukları selamlayacağı törene başta onur konuğu Osman Okkan olmak üzere kültür ve edebiyat, medya ve siyaset dünyasından konuklar katılacak.
Konuklar arasında Essen Büyükşehir Belediye Başkanı Thomas Kufen, Kuzey Ren Vestfalya Entegrasyon Müsteşarı Thorsten Klute ve Türkiye’nin Essen Başkonsolosu Mustafa Kemal Basa’nın da yer alması bekleniyor. Hakkındaki ceza davası nedeniyle yurtdışına çıkamayan Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar’ın kurulacak canlı bağlantı üzerinden konukları İstanbul’dan selamlayacağı öğrenildi.
Onur konuğu, Almanya Türkiye Kültür Forumu’nun kurucusu ve sözcüsü, tanınmış gazeteci ve belgeselci Osman Okkan, sadece açılış törenine değil, daha önceki yıllarda olduğu gibi fuar kapsamındaki çeşitli etkinliklere de katılacak. Hem kendi film çalışmaları, hem de sözcülüğünü yürüttüğü Almanya Türkiye Kültür Forumu’nun etkinlikleriyle iki ülke arasında kültürel ilişkilerin derinleşmesine büyük katkıları olan Osman Okkan, son olarak fotoğrafçı Ara Güler’i konu alan “Ara Güler – Bir İstanbul Efsanesi”ne imzasını atmıştı.
Fuarın ikinci günü ise “Çocuklar Geleceğimizdir” sloganı altında “23 Nisan Uluslararası Çocuk Şenliği” gerçekleştirilecek. Türkiye’nin Essen Başkonsolosluğu himayesindeki şenlik de açılışın yapılacağı Zollverein Salonu’nda olacak.
Yaşar Kemal anılacak
Her yıl olduğu gibi bu yıl da zengin ve çok yönlü bir çerçeve kültür programı olan Ruhr Kitap Fuarı’nda bir akşam geçtiğimiz yıl yaşamını yitiren Türkçenin büyük yazarı Yaşar Kemal’e ayrıldı. 2 Mayıs Pazartesi günü “Yaşar Kemal – Roman yazarı, düşünür, savaşçı” başlığı altında gerçekleştirilecek programda gazeteci, yazar ve edebiyatçılar Osman Okkan, Zülfü Livaneli, Sevengül Sönmez ve Nebil Özgentürk büyük yazarımızı, eserlerini ve mücadelesini anlatacaklar. Osman Okkan’ın filmi “Yaşar Kemal – Şiirsellik ve Politika Arasında” gösterilecek. Toplantıdaki konuşmalar anında Almanca ve Türkçeye çevrilecek.
Başta İnce Memed olmak üzere eserlerinin büyük kısmı Almancada da yayınlanmış olan Yaşar Kemal, 1997’de Frankfurt’ta Almanca kültür dünyasının en önemli ödülü olarak kabul edilen “Barış Ödülü”nü alırken, övgü konuşmasını yine geçen yıl yaşamını yitiren büyük Alman yazarı Günter Grass yapmıştı.
Essen Grillo Tiyatrosu’nda 3 Mayıs Salı günü de Yaşar Kemal’in büyük eseri İnce Memed, tiyatro oyunu olarak canlandırılacak. Hans Zimmer tarafından tiyatroya uyarlanan oyun Harald Schandry yönetimindeki Hannover Kleck Tiyatrosu ekibince sahnelenecek.
Ara Güler’e saygı
TIKLAYIN - 16 "BOZUK" FOTOĞRAF
Fotoğraf dünyasının büyük isimlerinden Ara Güler’in yaşamını konu alan, Osman Okkan’ın belgeseli “Ara Güler – Bir İstanbul Efsanesi”nin Almanya galası da fuar kapsamındaki kültür etkinliklerinden. Usta foto muhabirinin 6 Mayıs Cuma akşamı Essen Grillo Tiyatrosu’nda gerçekleştirilecek galaya bizzat katılması bekleniyor.
Türkiye’de mizah ve medya
Kitap prömiyerleri, daha önce yayınlanmış kitaplar üzerine tartışma toplantıları, müzikli, şiirli etkinliklerin yanısıra Türkiye’deki iletişim özgürlüğünü, mizah dünyasını konu alan panellerin de gerçekleştirileceği fuar kapsamındaki ilginç etkinliklerden biri de 5 Mayıs’ta tanınmış şairlerimizden Şükrü Erbaş’ın ünlü şiiri “Köylüleri neden öldürmeliyiz?”in ele alınacağı şiir akşamı olacak.
Türkiye’de çalışması engellendiği için ülkeden ayrılmak zorunda kalan gazeteci Deniz Yücel ile Pınar Öğünç ve Hayko Bağdat’ın konuşmacı olarak katılacağı toplantılarda basın özgürlüğü, Türkiye’deki tartışma kültürü üzerine konuşulacak. Hakan Günday, Nermin Yıldırım ve Tarık Tufan’ın katılacağı toplantıda mizah dergisi OT ve Türkiye’deki mizah yayıncılığı konu edilecek.
Almanya’daki sığınmacılar için yayınlanan ilk Arapça gazete Abwab da fuarda tanıtılacak. Arapça konuşan sığınmacıların Almanya’yı ve Almanları tanımasını, yeni ülkelerine entegrasyonunu hedefleyen gazete, Alman hükümeti tarafından da destekleniyor.
Fuar Zollverein Salonu’nda 8 Mayıs’da Sunay Akın’ın katılımıyla gerçekleştirilecek programla sona erecek.
Essen’deki Zollverein Salonu’nda fuar boyunca gerçekleştirilecek sergide kitap satışı da yapılacak. Sergilenen kitapların dörte biri Türkçe, geri kalanlar da Almanca ya da Türkçe-Almanca iki dilli kitaplar.
Serginin bir bölümü, “ikidillilik zenginliktir” vurgusuyla diller arasındaki ilişkiyi konu edinen eğitsel ve edebi kitapları içeren kitaplara ayrılacak. Fuarı ziyaret eden sığınmacı ailelerin çocuklarına, Aylin Keller ve Sevinç Ezbük tarafından yazılmış olan Almanca-Arapça kitap “Willkommen bei Freunden” (Arkadaşların Arasına Hoşgeldiniz) dağıtılacak.
Çocuk yuvası, sokak, çiftlik gibi ortamlardaki iletişimden hareketle, Ortadoğu kökenli sığınmacı çocukların Almancayı, Almanya’yı öğrenmelerine, arkadaş bulabilmelerine katkıda bulunmayı hedefleyen kitap Talisa Verlag tarafından yayınlanmış. (GK/YY)
“Türkiye’den neredeyse hiç destek yok” |
Ruhr Kitap Fuarı’nın Organizatörü Fikret Güneş giderek gelişen festivalin ardındaki birikimi anlattı. Ruhr Kitap Fuarı nasıl başladı? Essen Üniversitesi’nde öğrenim gören bir grup öğrencinin, daha çok gönüllük temelinde başlattığı bir girişimdi. Okumayı seven ve sevdirmek isteyenlerden oluşan grup, ağırlıkla Almanya’da doğmuş ve büyümüş gençlerden oluşuyordu. Artık hepsi mezun olmasına, farklı alanlardaki mesleklerde çalışmalarına rağmen, fuar sözkonusu olunca muhakkak işin bir ucundan tutarlar. Bu projenin kapsamı, dolayısıyla maliyetleri giderek büyüyor. Sergideki kitap satışlarıyla bu maliyetleri karşılamak mümkün olamaz. Türkiye ve Almanya’dan umduğunuz desteği alabiliyor musunuz? Evet, işin en önemli kısmı maliyetler. Eskiden üniversite salonunu kullanırken kira ödemek zorunda deildik. Ancak teknik donanımı zayıf olan bir salondu. Fuar büyüdükçe ve organizasyon profesyonelleştikçe masraflar arttı. Ancak maddi imkanlar neredeyse aynı düzeyde kaldı. Zollvererien gibi bir yerde yapmanın bize yüklediği maliyet çok ciddi boyutta. Ayrıca bu kadar konuk ağırlamanın, her etkinliği iki dilli yapmanın, çevirmen ücretlerinin vs. maliyetleri de sürekli artıyor. Ancak bizi çok sevindiren gelişmeler var. Burada yaşayan Türkiyeliler artık fuarın önemini daha çok kavradılar ve özellikle bu yıl inanılmaz bir sahiplenme var. Sanırım üniversiteden çıkıp Zollverein’a geçince işin boyutu daha iyi anlaşıldı. Esas olarak Türk edebiyatı için yapılan bu kitap ve edebiyat festivalini neredeyse sadece Almanya’dan özel ve kamu kurumlarının destekleriyle gerçekleştiriyoruz. Türkiye tarafından ise neredeyse hiç destek görmüyoruz. Fuarı ve çerçeve etkinliklerini esas olarak kimler takip ediyor? Örneğin önceki fuarı kaç kişi ziyaret etti? Yaklaşık 10 bin ziyaretçimiz var. Bunun ezici çoğunluğu (yüzde 80) Türkiyeli. Önceki yıllarda fuarı ekim ayında düzenleniyordu, artık bahara alınmış. Sonbahar çok yoğun bir dönem. Rurh Bölgesi’ndeki birçok edebiyat, müzik, tiyatro, sinema festivalleri eylülden sonra oluyor. Bizim fuar da aynı şehirde bir diğer Türkçe festivalle peşpeşe gerçekleştiriliyordu. Bu durum uzun zamandır hem destek veren kurumları, hem ziyaretçileri ve hem de bizi rahatsız ediyordu. Ortak bir zeminde buluşamayınca biz de ilkbahara kaydırdık ve çok da iyi etmişiz. Çok kapsamlı etkinliklerle zenginleşmiş bu kitap fuarının yanında yıl boyunca film günleri ve çeşitli konserler, kitap yayını projelerine de imza atıyorsunuz? Çok sayıda gönüllünün desteğiyle gerçekleşebilen bu yorucu etkinliklerin ardındaki motivasyonu açıklar mısınız? Aslında bunların hepsi birbirini tamamayan çalışmalar. Biz insanlara nitelikli etkinlikler sunmaya çalışıyoruz. Bunun için de etkinliklerimizi, genelde Alman kültür kurumlarının ve organizasyonlarının kullandıkları yerlerde gerçekleştirmeye özen özen gösteriyoruz. Ayrıca buraların zaten Alman izleyicileri var. Onlarla Türkiyelileri buluşturmak istiyoruz. Bu şekilde Türkiyeliler de o kurumları tanımış oluyor, Almanlar da bizim kültürel etkinliklerinize katılma fırsatı buluyorlar. Aslında bu biraz da kültür aracılığıyla köprü kurmak. Çünkü siyaset herşeyi belirler durumda ve kültürel etkileşim yok denecek kadar az. Biz de katkımızı sunmaya çalışıyoruz. Çünkü hem Almanya, hem de Türkiyeli olmanın zorluklarını da, güzelliklerini de en iyi biz yaşıyor ve hissediyoruz. |