Yaşar Aslan, 22 yıldır dört duvar arasında.
O tutuklandığında bazı kardeşleri henüz doğmamış, bazıları ise daha okul çağında bile değildi.
Kimbilir daha neleri neleri o dört duvar arasında karşıladı, yaşadı, öğrendi, deneyimledi Yaşar Aslan.
Aslan, hiçbir şeye ve hiç kimseye, hiçbir şeyin minnetini etmemiş, çoğu hapislikte geçmiş bir ömrün direngen öznesi...
Bu kadarı Yaşar Aslan'ı anlatmaya yetmez, biliyorum ama onu anlatmaya yeltenen fazla sözün onu rahatsız edeceğini de biliyorum, bu satırları sizler gibi okuma imkanı olmasa da...
***
Yaşar Aslan yıllar sonra edebi birikimini paylaşmaya başladı.
İlk eseri olan "Rengbêj" isimli öykü kitabı geride bıraktığımız 8-16 Kasım tarihleri arasında açık olan TÜYAP İstanbul Kitap Fuarı'nda okuyuculara ulaşma imkanı buldu.
1992 yılında Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisiyken PKK'ye katılan 1993’te tutuklanan Aslan'ın henüz yayınlanmamış, yayına hazırlanan daha bir çok eseri var.
Aslan Rengbêj'i kelimenin tam anlamıyla annesinin diliyle yazmış. Mardin'in Nusaybin ilçesinde doğan Aslan'ın kitabında kullandığı dil, Nusaybin'de konuşulan Kürtçe...
Dağlarda geçen anılarını, güçlü bir edebi dille anlatan Aslan, kitabın adının neden "Rengbêj" olduğunu da anlatıyor kitabında.
Aslan'ın Rengbêj dediği kişi dağlardan bir arkadaşı:
"O uçurumun başında duran arkadaş, bir ressam gibi, bir renk uzmanı gibi yaşamı yansıtıyordu. Öyle bir renk uzmanı ki, tüm boyalarını karıştırıp mutluluğun ve hüznün resmini yapar gibiydi. Bir dengbêjdi, sesleri bir ahenk içinde, boncuk gibi dizerdi... Kur'an'ı hatim indirir gibi okurcasına konuşuyordu, öyle bir vecd hali vardı. Şiir gibi konuşuyordu. Bir öykücüdür, dersen değil; dengbêj, dersen değil, ona en çok yakışan "Rengbêj"di." (Kürtçe'den çeviri: B.A.)
Aslan Rengbêj'i, Rengbêj'e hayranlık uyandıracak bir incelikle anlatıyor.
***
Gazeteci-yazar Medeni Ferho'nun önsözüyle çıkan Rengbêj'de Ferho, Aslan'ın kitabında anlaşılır bir dille folklorik renkler ve maddi kültürle, manevi kültüre el attığını; kitabının bir yanının psikolojik bir yanının da kompleks olduğunu ifade ediyor. Öğrenmek, farketmek ve algılamaktır, diyen Ferho, Aslan'ın öyküleriyle öğreten bir ayna olduğuna dikkat çekiyor.
***
Rengbêj'i okuduktan sonra kendi kendime söz verdim, eğer Yaşar Aslan da izin verirse, öykülerini Türkçeye çevireceğim. Böylece herkesin okumasını istediğim bu öyküleri, Kürtçe bilmeyip veya okuyamayıp Türkçe bilenler de okuyabilecek, çok geçmeden...
Rengbêj, J&J Yayınları'ndan çıktı.
Nasıl ulaşabiliriz bu kitaba, diyenler olursa, çok kolay; "Yaşar Aslan, Rengbêj" parametresi ile "Google" den aratabilirler. Karşılarına çok uzun bir liste çıkmayacak, zira ne Yaşar Aslan popüler bir yazar, ne de yayınevinin arkasında büyük bir reklam desteği var. O yüzden arayan belasını da mevlasını da bulur, inancıyla, arayan bulur, demekle yetiniyorum. (BA/YY)