Emek gücü nerede ucuzsa oraya!
Hollanda'nın en büyük tekeli konumundaki Philips dünyada küçülme ve bölgesel planlama stratejisi kapsamında İzmit'te bulunan aydınlatma gereçleri fabrikasını kapatma kararı aldı.
Cirosu Hollanda'nın toplam milli geliri içinde önemli bir paya sahip olan Philips, sadece Hollanda'nın değil dünyanın sayılı tekellerinden biri. Dünyada kurulu bulunan fabrikalarında bölgelere göre üretim üsleri oluşturularak, tek merkezden bölge ülkelere dağıtım yapma stratejisi uygulanmakta.
Philips yeni üretim planlamasında, Avrupa'da AB'nin baskısı ve sözde bağlayıcı bazı kuralları yüzünden Hollanda'da bulunan fabrikaların bazı bölümlerim Polonya'ya kaydırdı. Daha önceki yıllarda ise İtalya'da ve ardından Yunanistan'da bulunan fabrikalarım da kapatarak Polonya'ya taşımıştı. Philips'in Avrupa Birliği (AB) ülkeleri içinde sadece İspanya'da ve Belçika'da birer fabrikası kalmış durumda. Bu saydığımız fabrikalar aydınlatma alanında faaliyet gösteren fabrikalar.
Henüz AB üyesi olmayan Polonya, emek gücünün ucuz elması nedeniyle yatırımların merkezi konumunda. Polonya, AB'ye girdikten sonra da emperyalist şirketler üretimlerini muhtemelen daha da doğuya doğru kaydıracak. Uluslararası sermaye açısından ucuz emek gücü için yönelinecek birçok ülke var. Henüz keşfedilmemiş ucuz emek cennetlerine doğru yol alma eğilimi sürecek.
Sendika önemli hatalar yaptı
Geçtiğimiz hafta İzmit'teki Philips fabrikasının kapatılması karan nedeniyle işçiler patronun kapatma kararım tanımayarak bir eylem gerçekleştirdi. Amaçları, fabrika kapatılırken daha fazla tazminat ödenmesi değil kapatma kararım geri aldırtmaktı. İşçiler eyleme kendilerine ve işgal kararının doğruluğuna inanarak büyük bir moral ve güven ile başladı.
Eyleme başlandığında eyleme önderlik eden, yöneticiler değil işçilerin kendi iradeleriydi. Fakat eylemde işçilerin hissetmediği başka bir ana sorun sürekli ortalarda geziniyordu. "Fabrika nasıl olsa kapanacaktı, bari biraz olsun fazla para alalım, o zaman eyleme son verilebilir" düşüncesi yayılmaya başladı.
Bu noktada önemli hatalar yapıldı. Birleşik Metal İşçileri Sendikası ( Birleşik Metal-İş) temsilci ve yöneticileri, fabrikayı zaten kapanmış kabul edip açılması için değil, daha fazla tazminat alınabilmesi için eylem yapılması düşüncesini ana hedef olarak koydu. Bu da, çok kısa bir zaman içinde teslim olunacağını ifade edilmesinden başka bir anlama gelmiyordu. Kazanmaya bu kadar yakınken hedeften uzaklaşmak teslim olmaktır. İşçi sınıfı adına ilerideki günlerde utanç duyulacak kararlar alındı. Öte yandan, direnişin nedeni ile ilgili olarak sendikalara "işveren işçilerin tazminatım vermemiş bu yüzden eylem yapılıyormuş" gibi bir bilgi geçilmiş. Görülüyor ki, sendika kendi bilgi ağım bile yanlış kullandı.
Eylem devam ederken ilginç olan bir nokta daha vardı; Birleşik Metal- İş Sendikası'nın örgütlü olduğu diğer fabrikalardaki işçilerin eylemden haberi yoktu. Basın ve sivil toplum örgütlerinden, hatta yurtdışındaki sendikalardan bile dayanışma mesajları gelirken, Kocaeli Sendikalar Birliği'nin dayanışma ziyareti, işveren ile yapılacak olan toplantıyı engelleyeceği gibi komik bir gerekçeyle engellendi.
Philips'in niyeti başka!
Philips beş yıl önce İstanbul Dudullu'daki fabrikasını kapatmıştı. 2002 yılının Mayıs ayında ise Profilo ile ortak olarak fabrikayı tekrar açtı. Bu yolla eski TV teknolojisin! yeniden Türkiye'ye getirdi. Oysa Avrupa'daki fabrikalarında plazma tipi TV üretimi yapmaktadır. Şimdi, aydınlatma ürünleri yapan fabrikanın kapanması ile aynı ürün Polonya'dan ithal edilerek aynı piyasaya girecektir. Armatür alanında ise üretimine devam etmektedir. Hatta bu alanda Türkiye'ye yeni yatırımlar yapmıştır. Çünkü Dudullu'da taşeron firmalar aracılığıyla üretim sürmektedir. Aslında Philips İzmit fabrikasını gerçek anlamda kapatmayacak. Geniş bir alana kurulu bu fabrikada İstanbul'da taşeronlarda bulunan üretim birimlerim bir araya getirerek İzmit'te toplayacak, sendikasız ve tek çatı altında toplanmış bir üretim merkezi oluşturacak.
Kısacası, emperyalist şirketin niyeti, ucuz emek gücü kullanarak daha fazla para kazanmaktan ibaret. Bunun bir ayağı üretimi kaydırmak, diğer ayağı ise sendikasızlaştırma.(ÖG/BB)
* Yazıdaki vurgular bianet'e aittir.