Ha bir eksik, ha bir fazla... Sadece birer rakama dönüşüyor ölümler. Sıradanlaşıyor, kanıksanıyor. "47. işçi de ölmüş" diyebilmek için İsmail Şahin'in adı yardımcı özne oluveriyor.
Oysa her bir rakamın ardında, çoğunlukla trajik bir öykü, daha da önemlisi yaşamın kendisi var. Hakkıyla yaşanamamış, çaresizliğin dayattığı seçimlerle ağır bedeller ödetilmiş, sonunda da 40'lı yaşlara ulaşamadan yitirilmiş hayatlar var.
Ve bu hayatların bir ortak noktası: Bugüne dek bir dönem kot kumladıkları için tedavisi olmayan bir meslek hastalığına, silikozise yakalanan ve bu nedenle ölenlerin insanlık dışı çalışma koşullarında çalışıp, asgari sosyal güvenceden yoksun kalmış olmaları.
Bu insanların büyük çoğunluğu kayıt-dışı çalıştı ve çalıştıkları işyerleri ya zaman içinde birer birer ortadan kayboldu ya da kumlama yapılan bölümler kapatıldı.
Şimdi yaşayanlar önce çalıştıklarını ve çalıştıkları için hasta olduklarını ve sonra da işgöremezliklerini ispat etmeye çalışıyorlar. Ömürleri yettiğince... Ölenler de aynı uğraşı verdiler ama zamanları yetmedi. Geride kalanları daha da çaresiz bırakmamak için...
Komite'nin Mücadeledeki Temel Ekseni: İşgöremezlik Maaşları
Bu ölümlerin anımsattığı gerçekler ne? 1990'ların ortalarından bu yana sektörde yaklaşık 10.000 işçi çalıştı. Bilimsel araştırmalar çalışanların yarısına yakınının hayatlarının bir döneminde silikozis hastası olacağını ifade ediyor.
Bugüne kadar ulaşılan "kayıtlı" hasta sayısı 1380; bu iş kolunda hastalanıp, hayatını kaybedenlerin sayısı ise 47.
Kot Kumlama İşçileri Dayanışma Komitesi kurulduğu tarihten bu yana sektörde kumlama tekniğinin yasaklanması ve hastaların tedavi hizmetlerinden ücretsiz yararlanmaları da dahil pek çok konuda önemli yol katetti.
Ancak hak arama mücadesinde en önemli kilometre taşı olan, hastalara maluliyetleri oranında "işgöremezlik maaşlarının bağlanması" ile ilgili durum hala çetrefil.
2022 sayılı yasaya monte
Son torba yasada Çalışma Bakanlığı, özürlülerin yararlandıkları 2022 sayılı (65 yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanun) yasa dahilinde akciğer kapasite kaybı yüzde 40'ın üzerinde olanlara aylık 100 TL, yüzde 60'ın üzerinde olanlara aylık 200 TL ve yüzde 80'in üzerinde olanlara ise -ki böyle bir durum ölüm demek- aylık 300 TL maaş bağlamayı öngördü.
Kısaca hükümet silikozisli işçileri, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nda (SSGSS) belirtilen maluliyet maaşı yerine özürlülerin yararlandığı 2022 sayılı yasanın içine monte etmeye çalışıyor. Sadece yüzde 40 maluliyet üzerine maaş bağlayıp, yüzde 40'ın altını yok sayıyor.
Bu şu demek: Şu an ancak oksijen makinesine bağlı olarak yaşayabilen yüzlerce işçinin bile bu haktan yararlanması mümkün değil, çünkü neredeyse tüm hastaların kapasite kayıpları bu oranın altında. Üstelik yasanın yürürlüğe girişinden sonraki üç ay içinde başvuru koşulu da getiriliyor.
Bu durumda, silikozisin bir formu yıllar içinde ortaya çıktığı için, bu süre geçtikten sonra hastalanan kimse bu haktan yararlanamayacak. Ayrıca bağlanacak bu maaşlar hastanın ölümü halinde kesiliyor, geride bıraktıkları bu haktan yararlanamıyor.
Komite Çankaya'da
Yasanın bu haliyle kabul edilmesinin hiçbir getirisi olmayacağını farklı temaslarda defalarca belirten Kot Kumlama İşçileri Dayanışma Komitesi temsilcileri, son olarak 17 Ocak'ta Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ü Köşk'te ziyaret etti.
Toplantıda dile getirilen en önemli husus, bu hastalığın "yüzde yüz meslek hastalığı " olduğu ve bu nedenle "Meslek Hastalıkları Hastanesi'nden silikozis raporu alan kot işçilerine iş göremezlik gelirinin bağlanması için çalıştığını ispat yükümlülüğünün kaldırılması ve sigortalılık veya fiili çalışmanın ispatının aranmaması" gerektiği idi.
Komite'nin dile getirdiği konuları ilgiyle dinleyen Gül, işçilerin sorunlarıyla bizzat ilgileneceğini ifade etti. Yasanın bu şekliyle, Genel Kurul'da düzeltileceği beklentisi en önemli umut kaynağı...
Sesimiz Nefesiniz-II
Beklentilerini bir kez daha tekrarlamak ve hak arama mücadelesine yeni bir kaynak yaratmak amacıyla Komite, ikinci büyük konser çalışmasını düzenliyor.
25 Ocak'ta, Akatlar MKM'de, saat 19.00'dan itibaren başlayacak geceye İclal Aydın, Rutkay Aziz, Yavuz Bingöl, Leman Sam, Erdal Erzincan, Yasemin Göksu, Pınar Sağ, Şevval Sam, Olgun Şimşek, İlkay Akkaya, Cristiane Azem, Erkan Can, Aynur Doğan, Erdal Bayrakoğlu, Nilüfer Açıkalın, Mercan Erzincan, Veda İpek, Nevzat Karakış, Kardeş Türküler ve Kot İşçileri Korosu, Mısırlı Ahmet-Galata Ritimhanesi, Marsis, Mor ve Ötesi, Sırrı Süreyya Önder, Tolga Sağ, Bayar Şahin, Gülçin Santırcıoğlu, Hüseyin Turan, Şebnem Sönmez, Özlem Taner, Ece Temelkuran, Muharem Temiz, Arto Tunçboyacıyan ve Metin Üstündağ gibi sanatçılar destek verecek ve Petra Holzer, Selçuk Erzurumlu, Ethem Özgüven tarafından hazırlanan TOZ belgeseli gösterilecek.
Kot kumlama işçilerine destek vermek isteyen herkesi konserde buluşmaya ve Komite'yle dayanışmaya davet ediyoruz. (YY/BB)
* Yeşim Yasin /Kot Kumlama İşçileri Dayanışma Komitesi