Sevgili Goodluck Jonathan,
Resmi temaslarda bulunmak için ülkemize gelmişsiniz. Hoşgeldiniz. Misafirperverlik göstererek, "Nijerya'da patlamak üzere olan bir iş ortamı var ve siz de buraya gelmelisiniz" demiş, üstüne bir de ülkenizde yatırım yapacaklara devlet garantisi vermişsiniz. Küresel sermaye devinimine katkıda bulunmak amaçlı yaptığınız bu teklifin buralarda onlarca işadamı/kadını tarafından memnuniyetle karşılanacağından eminiz.
Ancak ben teklifinizi gözden geçirmenizi öneriyorum. Haberiniz var mı bilinmez, memleketliniz Festus Okey adlı bir mülteci ticaret ortaklığı teklif ettiğiniz bu ülkenin topraklarında dört yıl önce bir karakolda "dikkatsiz" bir polis memurunun silahından çıkan "kaza kurşunu" ile hayatını kaybetmiştir. Üzülerek söylüyorum ki bizim buralarda sizin yatırım için verdiğiniz garantiyi devletimiz henüz insan hayatı için verememektedir.
Festus, Türkiye'ye birçok memleketlisi gibi futbolcu olma hayali ile gelmişti. Profesyonel ligde şansını deneyerek ailesini açlık ve sefaletten kurtaracaktı. Ama para kazanma ümidiyle geldiği Türkiye'den ailesine zarf içinde para yerine tabut içinde ölüsü gitti. Muhtemelen bahsini ettiğiniz Nijerya'daki patlamak üzere olan iş ortamından haberi yoktu. Olsa da zaten o ortamda Festus'un işi yoktu.
Dava başladığından bu yana üç Nijerya büyükelçisi değişti. Halen davanın seyri için ülkenizden gelecek kimlik belgeleri bekleniyor çünkü mahkemeye göre ölen kişi üstünde çıkan Birleşmiş Milletler (BM) Mülteciler Yüksek Komiserliği'nce hazırlanmış kimlik kartına rağmen aslında Festus Okey olmayabilir. Hiçbir mantıklı açıklaması olmamakla beraber Türkiye'deki yargı sistemi öldüreni araştırmak yerine ölen hakkında soruşturma yapma absürdlüğünü bu davada kendine görev bilmiştir.
Şimdi size sormak isterim: Türkiye Cumhuriyeti devletinin vurdumduymazlığı ve aymazlığı bir yana siz Nijerya Cumhurbaşkanı olarak vatandaşınız Festus için bugüne kadar ne yaptınız? Kimlik bilgilerinin bir an önce gönderilmesi için herhangi bir girişimde bulundunuz mu? Görüştüğünüz yetkililere Festus'un ölümünün hesabını sordunuz mu? Yoksa iki ülke arasındaki ticari ortaklık kan parası minvalinde midir?
Kendisi sizin TOKİ'nin yaptığı 'güzel konutları' Nijerya'da görmek isteyeceğinizi belirterek, "Onlar bize konut yapsın, karşılığında petrol verelim" sözlerinizi duysa ne derdi acaba? Pastadan ona da pay düşer miydi? (BK/AS)
