Efsane. Aktivist. Vaiz. Koca. Baba. Erkek.
Martin Luther King, Jr. (MLK) bütün bunların hepsi ve daha fazlasıydı. O zaman olduğu gibi bugün de herkese ilham veriyor.
3 Kasım 1983’te başkan Ronald Reagan her yıl ocak ayının üçüncü pazartesi gününü Martin Luther King Jr. Ulusal Günü ilan eden yasayı onayladı. Bu gün ilk olarak 20 Ocak 1986'da anıldı; bu yıl da 19 Ocak'a denk geliyor.
Ben 1970'ler ve 1980'ler boyunca MLK'nin mirasıyla büyüdüm ama anne-babalarımızın kuşağı Medeni Haklar hareketinin ortasında büyümüştü. Sanırım benim neslim geçiş nesliydi. "Ayrı ama eşit" söyleminin yasal olduğu bir ortamda değil ama geçmişten gelen o ırkçı tavırların her tarafımızı sardığı bir dönemde büyüdük.
Davranışlarımızı ve düşüncelerimizi, ırkçılıktan etkilenip etkilenmediklerini görmek için devamlı kontrol etmek zorundaydık. İnsanların teninin rengi farklı değilmiş gibi davranmıyorduk ama böyle yapmak istiyorduk. Ama herkes bu değişimi kabul etmemekte direndi ve bu inadın kalıntılarını hala günümüzde çevremizde görebiliyoruz.
Geçmişte, ABD'nin Güney'inde eğer şans eseri beyaz olarak doğmuşsanız ayrıcalıklıydınız. Bunu unutmak ve "öteki"leri –Hispanik, siyah vb.- karşılaştıkları zor hayat için suçlamak çok kolaydı. 1960 ve 70'lerde hayata geçirilen pozitif ayrımcılı programları zemini eşitlemeye yaradı ama bu sadece beyaz çoğunluğun, siyah azınlık biraz ayrıcalık kazansın diye ellerinde olanların bir kısmından vazgeçmesi anlamına geliyordu. Kimse, kendi kendine, elindekilerden vazgeçmek istemez ve bu yüzden "öteki"leri "hakkımız olan" ve "onların hakları olmayan" şeyleri bizden aldıkları için suçlarız.
Sadece beyaz ve çoğunluğun içine doğduğumuz için ayrıcalıklara sahip olmamamız gerektiğini kolayca unuturuz. Ama eğer bir toplum haklar üzerine kuruluysa –ABD'de olması gerektiği gibi- her bireyin değeri yaptıklarının sonucu olmalı, derisinin renginin değil. Amerikan İdeali ya da Amerikan Rüyası bu olmalı. Çok çalışırsan, başarırsın.
Amerika, medeni haklar hareketinin ilk melez başkanını seçmeye gelene kadar çok mesafe kaydetti. Sanırım MLK de kendi zamanından bu yana Amerika'nın aştığı yolu görse gurur duyardı. Martin Luther King, Jr. Günü 19 Ocak'ta da gösteriler, konuşmalar ve toplumsal hizmetlerle kutlanacak. Barack Obama'nın 20 Ocak'ta resmen başkanlığa kabul edilecek olması buna çok uygun. King, memnun olurdu ama Amerika'nın hala herkese gerçek eşitliği sağlamak için uzun bir yolu olduğunu da belirtirdi.
King
15 Ocak 1929'da Atlanta, Georgia'da Michael Luther King Jr. olarak doğdu. Daha sonra adını Alman Protestan reformcu Martin Luther'den esinlenerek değiştirdi. Yürüttüğü medeni haklar hareketi için ilham kaynakları; değerleri açısından İsa ve başarılı, şiddet içermeyen taktikleri açısından da Gandhi'ydi. MLK, sivil itaatsizliği medeni haklar ve barış hareketi içine savundu ve şiddet içermeyen direnişin çok güçlü bir biçimde işe yarayabileceğini gösterdi.
Martin Luther King, Jr., Georgia'da siyah ve beyazların ayrı tutulduğu devlet okullarında okudu. Ayrımcılık o zaman yasaldı ve siyahlarla beyazların kamusal alanlarda ayrı tutulmasını öngörüyordu. Bu uygulama, 1964 Medeni Haklar Yasası'yla ortadan kaldırılan ve "ayrı ama eşit" kavramına dayanan Jim Crow yasalarının sonucuydu. Yazılı olanın aksine, siyahlara sunulan hizmetlerin kalitesi beyazların erişebildiği hizmetlerle hiçbir şekilde eşit değildi. Bu eşitsizlik medeni haklar hareketinin ortaya çıkmasında ve genç vaiz/aktivistlerin hareket içinde öne atılmasında önemli rol oynadı.
Martin Luther King, Jr. 1955'te Boston Üniversitesi'nden doktorasını aldı. 1954'te Alabama, Montgomery'deki Dexter Avenue Baptist Kilisesi'nde rahip oldu. King, Renkli Halkın İlerlemesi için Uluslal Birlik'in merkezi yürütme komitesi üyesiydi ve 1957'de medeni haklar hareketine öncülük etmek üzere oluşturulan Güney Hristiyan Önderliği Konferansı'nın başkanı seçildi. 1963'te ülkedeki eşitsizliklere dikkat çekmek için düzenlenen Washington'a Yürüyüş'ün oluşmasında rol aldı.
Ünlü, heyecan verici "Bir Hayalim Var" diye başlayan konuşmasını Lincoln Anıtı önünde toplanan 250 bin kişiye yaptı. Bu alanın sembolik bir anlamı da vardı çünkü Abraham Lincoln köleliği kaldıran başkandı. Aktivistliği ve eşitlik için yaptığı çalışmalardan dolayı 1964'te Nobel Barış Ödülü'nü aldı. 1968'de grevdeki çöp işçilerine destek olmak üzere düzenlenecek bir yürüyüşe katılmak üzere Tennessee, Memphis'e gitti. Martin Luther King, Jr. orada, 4 Nisan 1968'de, otelinin balkonunda öldürüldü. 39 yaşındaydı. (SM/EÜ)