Bundan çok kısa bir süre sonra bu kez Amerikan topçusunun açtığı ateş sonucu Abu Dabi TV'nin bürosu isabet aldı. Hasar gören binada o sırada 30 televizyon çalışanı bulunuyordu.
Aynı gün öğleden hemen önce bu kez bir Amerikan Abrams tankı aniden topunu Filistin Oteli'ne doğru çevirdi ve ateş etti. Otel, çatışmaları Irak tarafından izleyen 200'ü aşkın gazetecinin karargâhı konumundaydı. Sky televizyonundan David Chater namlunun dönüşünü gördü. Bitişikteki odada bulunan France 3 ekibi tankı görüntüledi. Çektikleri filmde namludan fışkıran ateş, sarsılma sesi ve kameranın önünden, yanından dökülen sıvaların görüntüsü vardı. Tankın ateşlediği mermi 15. kattaki Reuters bürosunda, odada bulunanların ortasında patladı. Tankların görüntüsünü almakta olan Ukraynalı kameraman Taras Protsyuk öldü. Üst kattaki Tele 5 (İspanyol televizyonu) kameramanı Jose Couso ağır yaralanmıştı. Olayın ardından kurtarılmaya çalışılan ve bacağı kesilen Couso da kısa bir süre sonra öldü. Reuters ekibinden İngiliz Paul Paquale ve biri Reuters'in Lübnan-Filistin muhabiri Samia Nakhoul olmak üzere iki gazeteci ağır yaralandı.
Üç olayın yaşandığı 8 Nisan gününden önce de bir gazeteci Amerikalılar tarafından öldürülmüştü. ITV'den İngiliz Terry Lloyd'un bulunduğu araca, aracın içinde Iraklılar olduğunu sanan Amerikan askerlerince ateş açılmış, Lloyd hayatını kaybetmişti. Ama 8 Nisan'da yaşananlar bunlardan farklı. 3. Piyade Tümeni'nden general Buford Blount, Filistin Oteli'nden araçlarına roket ve tüfeklerle ateş edildiğini, oteli bir kez vurduklarını ve ateşin kesildiğini söylüyor. Ama oradaki gazeteciler, otelde keskin nişancıların olmadığını ve otelin askeri amaçla kullanılmadığını belirtiyor.
Otelden tankın topunu çevirip ateş edişini görüntüleyen France 3 kameramanı Herve de Ploeg, "Bir an büyük bir sessizlik oldu. Hiç ateş edilmiyordu. O sırada tankın topunu bizim yönümüze çevirdiğini gördüm. Hedefe bakıyordu. İçgüdüsel olarak yapılmış bir atış değildi" diyor ( Kaynak AFP ).
Fransa Merkezli " Sınır Tanımayan Gazeteciler " örgütü, ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld'den, "olayların savaşı izleyen gazetecilere yönelik zarar verme veya hesaplaşma amaçlı bilinçli saldırılar olmadığına dair kanıt sunmasını" istedi. RSF genel Sekreteri Robert Menard, "ABD ordusunun gazetecilere, özellikle birliklerine iliştirilmemiş ("embedded") gazetecilere karşı giderek artan düşmanca tutumu önemli bir sorun" dedi.
"Gazetecileri Koruma Komitesi" ( Committee to Protect Journalists ise, Arap televizyon büroları ve Filistin Oteli'nin konumunun biliniyor olması nedeniyle olayların "özellikle tatsız" olduğunun altını çizdi. Komite'nin üstünde durduğu noktalardan biri de, Pentagon sözcüsü tuğgeneral Vincent Brooks'un 7 Nisan'da söyledikleriydi. Tuğgeneral Brooks olaylardan bir gün önce yaptığı bir açıklamada, "iliştirilmemiş gazetecilerin başlarına gelebilecekleri göze alarak çalışmak durumunda olduğunu, Irak'ta bağımsız çalışan gazetecileri korumak gibi bir sorumlulukları bulunmadığı"nı belirtmişti.
Olaylardan sonra Pentagon Filistin Oteline ateş açan tank ekibini savundu. Pentagon sözcüsü Victoria Clarke, bir savaşın içinde olduklarını, birliklerinin ateş altında kaldığını ve kendilerini savunma haklarını kullandığını belirtti. (ŞA/EK)