31 Ağustos gecesi 4chan üzerinden dünyaya Hollywood aktrislerinin fotoğrafları yayıldı.
Bir “hacker” – burada ilgili kişi tırnak işaretini hak ediyor, keza siber aktivistlerin pek çoğu için hacker sözcüğü bir dava uğruna hackleyen kişilere, oldukça zor bahşedilen bir sıfat- aralarında Jennifer Lawrence, Kirsten Dunst, Kate Upton ve nice kadın oyuncu, şarkıcı ve modelin Apple cihazlarından çektikleri görüntüleri çalarak internete saldı. Bu görüntülerin ne olduğunu artık hepimiz biliyoruz.
Bu hackerın peşine FBI ile iCloud'un sahibi Apple düşedursun, Türkiye medyası da bu haberi pek bir zevkle karşıladı.
Bugünkü gazetelere baktığımızda özellikle üç gazeteye değinmek gerek:
HaberTürk gazetesi hem çıplaklık hem de hırsızlığı çağrıştıracak muhteşem kelime oyunuyla “Hollywood ‘Soyuldu’” başlığını attı. Çalınan fotoğraflardan da bir seçki eklemeyi ihmal etmedi.
Vatan gazetesi olaya lig atlattı. Öyle ki başlığında “Wikileaks Hollywood” diyerek sızıntı ve kamu yararı kavramlarıyla cinsiyetçi bir saldırıyı meşrulaştırma işine girişti. Tabii gazetenin Makaron eki de çalınan fotoğraflardan geniş bir seçki yapmaktan, “çırılçıplak”, “mahrem” gibi sözcüklerle daha da “cazip” hale getirmekten geri durmadı. Öyle ya bu haber sayesinde ilk sayfa kurtarıldı.
Daha geçtiğimiz günlerde Yılmaz Özdil’in bir yazısına “ilkelerine aykırı buldukları” gerekçesiyle sansür uygulayan Hürriyet ise çalıntı fotoğrafları kullanmaktan geri durmadı. Gazete ilk sayfada Jennifer Lawrence’ın boy pozlu fotoğrafıyla birlikte “101 Çıplak Sızıntı” başlığı attı. İlk sayfada, yine çalıntı fotoğraflardan bir tane kullanmayı ihmal etmedi. Öyle ki sansür kalemi ne başlığı ne de fotoğraf seçkisini umursamazken, söz konusu çalıntı fotoğraflardaki çıplaklığa gelince hemen piksellemeye başladı.
Tartışılan konu zaten bu meselenin haber olup olmaması değil. Hatta gayet iyi haberleştirilmiş bir örneğini Taraf gazetesinde görebilirsiniz. Ama çalınan ve özellikle cinsel saldırı niteliğindeki bir eylemi ve bunun ürünleri olan fotoğrafları “haber” diye paylaşmak “ilke” sözcüğü ile yan yana gelemiyor.
Peki fotoğraflar internete yayıldığı anda “kamuya mal” olmadı mı? İlk olarak herkesin en önde savunduğu telif haklarına göre bu argüman yanlış. Keza başka birisi fotoğrafı çalıp yayınlasa bile telif hakkı çeken kişide (başkasına devretmediği sürece) saklıdır.
Ama telife gelene kadar daha da önemli bir nokta var. Kamu yararı. Bu fotoğraflarda kamu yararı görüyor musunuz? Bu fotoğrafları “Wikileaks”e benzetmek, “sızıntı” diye nitelemek bunları yayanları sızıntı gazetecisi yapmıyor. Bu kadınlara verdiği zararın yanı sıra sızıntı gazeteciliğine de zarar veriyor.
Tüm bunların ötesinde meseleyi en güzel The Girls senaristi Lena Dunham söylüyor:
“Bir kadının bedenini nasıl paylaşacağı bir SEÇİM olmalı. Fotoğraflara bakmayın ve bu kadınları destekleyin. Unutmayın, bu fotoğraflara bakmak da bu kadınların haklarını tekrar tekrar çiğnemek anlamına geliyor. Bu fotoğrafları çalan kişilerin hacker olmadığını unutmayın. Onlar cinsel saldırgan.” (EA)