Görsel: Ekmek ve Gül
Rahim ağzı kanseri başta olmak üzere, birçok kanser türüne karşı etkili olan HPV aşısının ücretsiz olması için başlatılan mücadele hem sokakta hem de hukuken devam ediyor.
Sağlık Bakanlığı’nın hiç vakit kaybetmeden aşıyı ulusal aşı programına dahil etmesi gerekiyor. Bunun için çok güçlü argümanlar, gerekçeler mevcut.
İlki bilirkişi raporları ve mahkemeler.
HPV aşısı yaptırmış olup ücretini SGK aracılığıyla geri almak isteyenlerin açtığı davalarda mahkemelerde bilirkişilerin sunduğu raporlar.
Daha geçen hafta Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği’nin sosyal medya hesabından paylaşılan raporda, aşının hayati önemde olduğuna dikkat çekiliyor.
Bu arada bir parantez açıp, Yağmur Varkal’ın HPV aşı ücretini almak için yaptığı başvuruda mahkemenin “SGK aşı ücretini geri ödesin” kararını hatırlatayım.
Yani tıp raporlarını dikkate alan mahkemeler, aşının ücretsiz olması gerektiğini düşünüyor, bu yönlü kara veriyor.
E tıbbi raporlar da ortada. Az önce sözünü ettiğim son bilirkişi raporunda açıkça “Rahim ağzı kanserinin ölümcül olduğu ve bu nedenle aşının hayati öneme haiz” olduğu yazıyor.
HPV aşısının acilen ulusal aşı programına alınması ekonomik koşullar düşünüldüğünde de daha mantıklı.
HPV aşısı konusunda “Askıda Aşı” kampanyasının başlatıcılarından Eczacı Cem Kılıç, bazı araştırmalara göre rahim ağzı kanserine yakalanan kadınlara, devletin sağlık politikaları uyarınca yaptığı sağlık harcamasının, bu aşıların maliyetinden çok daha yüksek olduğunu söylüyor.
Yani hastalığa yakalanmadan önce önlemini almak, engel olmak, hasta olduktan sonra yapılan masraftan çok daha az.
Sadece bireyin ekonomisi açısından değil devletin sağladığı ücretsiz sağlık harcamaları aşısından da öyle. Devlet, bu aşıyı ücretsiz açı programına aldığında aslında ekonomik olarak daha avantajlı bir noktada olacak.
Kimi zaman insan sağlığını ranta kurban edenler için bu argümanın çok “parlak” olduğunu inkar edemezsiniz.
Son olarak, hak temelli baktığımızda, aşıya erişim hakkı nedeniyle aşının ücretsiz olması elzem. Üstelik, ulusal aşı programlarına dahil olan aşılara dair hastalıklarda tarih boyunca sonuç aldığını biliyoruz.
Argümanları çoğaltmak mümkün.
Bu argümanların karşısında olan yani aşıyı halen daha ücretsiz yapmayanların argümanlarına bakarsak, şunu görüyoruz: Politik gericilik veya gerici politikalar. Siz ne söylerseniz.
Çünkü, politika yapıcılar, bu sorunu genelde kız çocuklarının cinselliği ile bağdaştırıyor ve soruna çözüm odaklı bakmıyor.
Geçmiş yıllarda yetkili bir isme bu aşısı meselesi sorulduğunda "Ben kızıma güveniyorum aşıya gerek yok" gibi bir cevap veriyor.
Bu arada bir parantez daha açıp, umut veren bir haber daha ileteyim. HPV aşısı olduktan sonra, aşı ödemesini gösterir belgelerinizle birlikte ilgili SGK müdürlüğüne bir dilekçe ile başvurarak ödediğiniz bedelin iadesi talebinde bulunabilirsiniz.
HPV yoksulluktan bağımsız değil
Bu imkanı Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği'nin hukuk mücadelesi sağladı.
Derneğin avukatlarından Nilda Baltalı, geçen yıl temmuz ayında, HPV aşısının ücretsiz olması için Sosyal Güvenlik Kurumu’na yapıkları başvurunun reddedildiğini fakat sonraki davaların kazanımla sonuçlandığını anlatıyor. "Mahkemeden aşı bedelinin iadesi kararı çıktı” diyor.
Baltalı, mahkemeye sundukları argümanları şöyle özetliyor:
“Bizim davadaki temel argümanımız sunduğumuz delillerdeki bilimsel makalelerin de ortaya koyduğu üzere devlete yurttaş başına dava tarihi itibariyle 2400 TL'ye (bugünkü fiyatı 3 dozun toplam 2991 TL) 2 belki de daha ucuzuna mal edilebilecek bir aşının öldürücü kanser türlerinin tedavisinde harcanan bütçeye göre çok düşük olması.
“Fakat yoksulluk sınırının altında çalışan bir emekçi kadın için bu meblağ oldukça yüksek. Etkinlik maliyet karşılaştırması yapan halk sağlığı uzmanları kanserin tedavisine değil önleyici sağlık uygulamalarına geçilmesine vurgu yapıyor.
“Elbette karar emsal karar teşkil etmiş oluyor. Aşının 3 dozunu da olan yetişkin her birey kendisi için bu davayı açabilir ancak hukuki süreci tek başına yürütmelerini önermiyoruz.
“Ölümcül bir hastalığı önleyebileceğimiz HPV aşısı aynı zamanda güvenli ve özgür bir cinsel yaşamın da gereğidir. HPV aşısı ulusal aşı takvimine alınana kadar mücadelemize devam edeceğiz. "
"Aslında bilim bizim yanımızda ve argümanlarımız sağlam demiş oluyoruz. Zira davamızda alınan bilirkişi raporu da halk sağlığı alanında aşı çalışmalarının etkinlik – maliyet karşılaştırması yapılarak aşının koruyuculuğunun çok yüksek olduğu ve devlete maliyetinin çok düşük olduğunu vurguluyor."
Argümanlar ortada.
Hukuk, ekonomi, hak savunucuları, ülke gerçekleri çok daha önemlisi kadınların yaşam hakkı, "HPV aşısı ücretsiz olmalı" diyor.