Zanaatkâr
Bu hafta tanıtacağımız ilk eser, sosyal bilimler literatüründe uzun süredir geri plana atılmış bir konuyu ele alan, kapsamlı bir çalışma: "Zanaatkâr". Son zamanların tanınmış sosyologlarından Richard Sennett tarafından kaleme alınan eser, endüstriyel ve post-endüstriyle toplumla birlikte unutturulmaya çalışılan bir kavramı, "zanaatkârlığı" ele alıyor ve yeniden yorumluyor.
"Yeni Kapitalizmin Kültürü", "Karakter Aşınması", "Gözün Vicdanı", "Otorite" gibi pek çok kitabı daha önce Türkçe'ye kazandırılan Sennett, bu kitabında da Türkçe okuyucunun ilgisini çekmeyi başarmış. Türkiye toplumunun önemli bir kısmına hâkim olan kültürün, ya da en azından bu kültürün kökeninin, bütün kapitalist savrulmalara rağmen hâlâ 'zanaatkârlık kültürü' olduğu düşünüldüğünde, kitabın önemi bir kat daha artıyor.
Bu bağlamda, Sennett'in incelediği "zanaatkârlık ve zanaatkâr"ın anlamını yine kitaptan okuyalım:
"Zanaatkârlık, sanayi toplumunun gelişmesiyle birlikte silinmekte olan bir hayat tarzını akla getirebilir; ancak bu doğru değildir. Zanaatkârlık sürekli, temel insan dürtüsüne, kendi iyiliği için bir görevi güzel yapma arzusuna işaret eder. (...) Marangoz, laboratuvar teknisyeni ve icraatçı [müzisyen], bunların üçü de zanaatkârdır çünkü kendi iyilikleri için, iyi bir iş çıkarmak üzere kendilerini adamışlardır."
"Zanaatkârlar", "Zanaat" ve "Zanaatkârlık" başlıklı üç anabölümden oluşan kitabın bazı dikkat çekici altbaşlıkları şöyle:
- Atölye
- Makineler
- El
- Direnç ve Muğlaklık
- Kalite-Hırslı Çalışma
Böylece kitap, doktorluktan mühendisliğe, tamircilikten kemancılığa ve bilgisayar programcılığına kadar, pek çok mesleğin fiziksel ve zihinsel incelikleri ve bu inceliklerin yaşama ilişkin -yaşamsal mı demeli?- sonuçları hakkında pek çok ipucu sunuyor okuyucuya. Bu nedenle, her meslekten insanın kitapta kendisine dair bir şeyler bulması mümkün gözüküyor. Dolayısıyla Sennett, okuyucuyu kitap boyunca zanaatkârlık ekseninde kurgulanmış bir mesleki çözümlemeye ve sorgulamaya davet etmiş oluyor.
Bir önsöz ve sonuç kısmı içeren kitapta faydalı bir dizinin verildiğini de belirtelim.
Özetle, "Zanaatkâr", bu konuda yazılmış en eğlenceli ve ufuk açıcı eserlerden biri olarak, yeni bir bakış açısı sunacak şekilde okuyucuyla buluşuyor:
Zanaatkâr, Richard Sennett, Ayrıntı Yay., 2009, 395 sf.
Kızıl Yıldız
Bu hafta tanıtacağımız ikinci eser, Sovyet bilim kurgu kitapları arasında önemli bir yere sahip olan bir romanın Türkçe çevirisi: "Kızıl Yıldız". Rus bilim insanı Aleksandr Bogdanov'un imzasını taşıyan roman, zamanında Rus bilim kurgu edebiyatına yeni bir soluk getirmeyi başarmış bir eser.
İlk kez 1908'de Rusya'da yayınlanan bu ilgi çekici kitabın Türkçe'ye ancak 100 yıl sonra kazandırılmış olması üzücü elbette. Neyse ki, kitabın artık Türkçe okuyucu için de ulaşılabilir olmasına sevinmek gerek.
Romanın içeriğini ve başlığının anlamını kitabın tanıtım yazısından kısaca okuyalım:
"Bogdanov (...) romanında, geleceğin sosyalizminin bilimsel tahminlere dayalı ayrıntılı, canlı bir tasvirini sunar. 'Kızıl Yıldız' olarak bilinen Mars'ta insanlık ileri bir sosyalizm düzenine kavuşmuştur. Dahası, gezegenin insanları, sahip oldukları bilimsel-teknolojik donanım sayesinde komşu gezegen Dünya'ya ulaşmayı başarmışlardır. Sırada, aynı idealler için mücadele eden devrimci partilerin temsilcilerini kendi gezegenlerine konuk etmek vardır."
Romanda, işte bu tür bir parti üyesinin Mars'a yaptığı yolculuk anlatılıyor. Ayrıca, romanın günümüzde artık kanıksanan pek çok teknolojik gelişmeye (uzaya çıkış, televizyon gibi) daha o zamandan değinmesi, yazarın bilimsel öngörüsünün niteliği hakkında önemli bir ipucu veriyor.
Dahası, 1908'de yayınlanan romanda ortaya konulan Mars'taki kurgusal sosyalizmin, günümüz sorunlarından bazılarını (çevre kirliliği gibi) önceden haber vermiş olması da gerçekten dikkat çekici.
Dolayısıyla Bogdanov, pek çok bilim kurgu yazarının yaptığı gibi, romanındaki kurgusal dünya üzerinden gerçek dünyaya ilişkin bir şeyler söylüyor aslında. Bogdanov'un yazdıklarına ilişkin nihai değerlendirmeyi ise okuyucuya bırakalım.
Özetle, "Kızıl Yıldız", ilk yayınlanma tarihinden 100 yıl sonra bile hâlâ geçerliliğini koruyabilen, zevkle okunabilecek bir bilim-kurgu.
Kızıl Yıldız, Aleksandr Bogdanov, Yordam Kitap, 2009, 189 sf. (ECG/TK)