Liberation gazetesinin her yıl tekrarladığı "solun kimliği" anketi, muhalefetin değerlerinde tam bir parçalanma yaşandığını bir kez daha gözler önüne serdi. Anket, düzen dışı ekolojik hareketin ilerici kampta ağırlıklı bir yer kazandığını gösteriyor. Liberation gazetesinin 11 kasım tarihinde yer alan kamuoyu yoklamasının sonuçlarını özetleyerek aktarmaya çalışacağım.
Sağ-sol ayrımı
Sağ-sol ayrımı kavramının geçerliliğini yitirdiğini düşünenlerin sayısında, geçtiğimiz yıllara göre önemli bir artış var. 2007 yılında ankete katılanların yüzde 52'si böyle bir ayrımın geçerliliğini yitirdiğini söylerken, bugün bu oran yüzde 61'e yükselmiş durumda. Bunun yanı sıra, politik öncelikler, tarihsel bağlar, ideolojik kavramlarda da sol düşünce değişim içinde. Bu değişimin ve çeşitliliğin boyutları, özellikle de "sistem karşıtı ve ekolojist" düşüncenin ağırlığını hissettirmesiyle birlikte, sol düşüncenin seçmeni neden kendi etrafında toplayamadığını da açıklıyor.
Solun klasik dört akımı
Liberation gazetesi, klasik fransız solunu dört akım içinde değerlendiriyor. Bir yanda, üyelerinin yüzde 57'sinin antikapitalist düşünceye yakın olduğunu ifade eden antiliberal kamp var. Bunlar daha çok Komünist ve Yeni Antikapitalist Parti'ye oy veriyorlar. Sosyalist Parti içinde solu temsil eden Beniot Hamon ve Martine Aubry gibi kişilere de sempati duyuyorlar.
Bunun tam karşısında ise sosyal liberal hareket yer alıyor. Bu ailenin üyelerinin yüzde 70'i antikapitalist eğilimden uzakta yer alıyor ve tüketim toplumunu olumlu olarak değerlendiriyor. Bu kesimin kahramanı Dominique Staus-Kahn.
Bu iki kutubun arasında ise devletin düzenleyici rolüne ağırlık veren sol, Sosyalist Parti'den Martine Aubry, Sol Parti'den Melenchon ile dördüncü olarak liberal modeli reddetmeyen ama tüketim toplumu karşıtı "ahlakçı" sol yer alıyor. Bu sonuncuların ideal cumhurbaşkanı adayı Segolen Royal.
Bu dört grubu düz bir çizgi üzerinde soldan sağa dizilmiş olarak görmemek gerekiyor. Küresel bir oluşum içinde üç, hatta dört boyutlu algılamak gerekiyor. Örneğin, antikapitalist grup, bir yandan tüketim toplumunun eleştirisinde liberal modeli reddetmeyen, devlet müdahalesinin asgariye indirilmesini savunan "ahlakçı" sol» ile dirsek teması içinde iken, öte yandan devletin düzenleyici rolüne önem ve ağırlık veren üçüncü grupla içiçe girebiliyor. Aynı şekilde sosyal liberal hareket, tüketim toplumuna yaklaşım konusunda antikapitalist solla iç içe olabilen bu solu yanında bulabiliyor. Çok eksenli bir şemayla karşı karşıyayız. Daha çok devlet-daha az devlet. Kapitalizmin eleştirisi-kapitalizmin kabulü. Tüketim toplumunun kabulu-tüketim toplumunun eleştirisi.
Yeni kıtanın doğuşu
Solun bu dört akımından beslenen sistem dışı ekolojik hareketin doğuşu önemli bir yenilik. Bu yeni oluşumun üyelerinin yüzde 95'i kendilerini "antikapitalist" düşünceye yakın bulduklarını ifade ediyorlar. Yüzde 97'si ise «tüketim toplumunun kötü bir şey olduğunu». Çevreciliği politikalarının temeline yerleştiriyorlar. Hem yerel dengelere hem de kuzey-güney dengesine ağırlık veren bu hareket radikal ve alternatif bir özellik taşıyor. Avrupa Parlamentosu seçimlerinden başarıyla çıkan bu yeni oluşum, sosyalistlerden daha fazla oranda solu etrafında toplayabiliyor (yüzde 76'ya karşı yüzde 86).
Değerlerdeki erime
Bu yıl yapılan kamuoyu yoklamasına göre, kriz ile birlikte sol içinde liberal eğilimlerde gerileme görülüyor. Kamu idaresinin verimliliğinin arttırılmasını önemli görenlerin oranı yüzde 41. Bu oran geçen yıla göre 10 puan düşük. Aynı şekilde, teklif edilen üç işten birini kabul etmeyen işsizlerin işsizlik parasının azaltılmasını onaylayanların (yüzde 44) oranında da 8 puanlık bir düşüş var. Buna karşılık devletin gereğinden fazla rol oynadığını düşünenlerin oranı oldukça yüksek. Yüzde 62. Bu noktada klasik sol ailesinin değerleri erimeye başlıyor. Sistem karşıtı ekolojist sol, hem antikapitalist, hem tüketim toplumuna karşı ama aynı zamanda güçlü devlete de karşı. Bu durum, geçmişte solun kimliğini oluşturan önemli bir değerden kopuşu yansıtıyor. Bu, belkide 19. yüzyıldan bu yana solu belirleyen önemli bir kavramda tam bir alt üst oluşun işareti.(SŞ/EÜ)
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Liberation'da yayınlanan tablolar:
Aşağıdaki gruplardan hangisine kendinizi daha yakın hisediyorsunuz :
2009, ve yüzde olarak 2007'ye göre değişim
Ekolojist: 86, -1
Sosyalist: 76, -5
Laik: 72, -3
Sosyal demokrat: 47, -8
Antikapitalist: 47, +4
Altermondialist: 43, -6
Reformist: 40, -10
Merkez: 30 -20
Komünist: 30, +5
Toplum ve politika
Giderek daha da kötü yaşıyoruz 84, +8
Çalışma, insanı zenginleştirmez, yorar 57, +8
Bugün gerçek bir ifade özgürlüğü yok 50, +5
Düşüncelerinizi kabul ettirmek için şiddet içeren eylemlerde bulunmak normaldir 16, +8
Sosyalist Parti ve ittifaklar
Sosyalist Parti
. antiliberal solu daha fazla dikkate almalıdır %68
. ekolojistlere açılmalıdır %89
. merkeze açılmalıdır %56