Erkekler ve erkeklik "yaradılış-fıtrat" denilerek övülürken kadınların ve kadınlığın bu kadar aşağılandığına, bu yılki kadar çok tanık olmadık sanırım. En olmadık vesileler ve bağlamlarla "Kadın-erkek eşit değildir" demenin bu kadar moda olduğuna da...
Bu fikriyatın ve pratiklerinin beslediği şiddet ve kadın cinayetleri artık hiç kimsenin görmezden gelemeyeceği boyutlara varmışken bu gidişe ne denebilir: Bunca kadın düşmanlığıyla baş edebilme direncimiz daim, yolumuz açık, umutlu olsun!
Dokuz yıl önce de bu kadar vahim boyutlarda olmasa da vaziyet kadınlar için çok farklı değildi aslında. "Direncimiz daim, yolumuz açık, umutlu olur" dileğiyle başladık.
Bazen ek ders-kurslarla, bazen deneye yanıla
"Neden mor"dan "neden kadın"a, "neden kadın filmleri"nden "neden pozitif ayrımcılık"a onca soru ve sorunla dokuz yıl... İçindeyken bir heyula olan birçok ânı, şimdi çoğumuza gönençli de gelen dokuz yılı anlatmak güç ama birkaç not sadece:
- Şiddete varan engellemeler, "yoğun güvenlik tedbirleri" altında da olsa 2006'da, Batman'da, Deepa Mehta'nın "Fire" filminin Kürtçe simültane ile gösterimi vaki oldu! "Gösterilemeye" diye kültür merkezinin uzatma kablosu dâhil tüm teknik ekipmanı, kilidinin Batman denizine düştüğü iddia edilen dolabında kilitli kalsa da içinde makyaj malzemeleri olduğu sanılan çantalarımızdan laptopları, projektörleri, mikrofonları, uzatma kablolarını çıkarıp o festivali yapabilmemiz de vaki oldu!
- Bir türlü ya da gönüllüce işveren olamadıkça, mevcut tüm işleri bazen ek ders-kurslarla, bazen deneye yanıla öğrene yapa, her işin altından az biraz aksilikle de olsa kalkabilir olma gayretiyle dokuzuncu yıla gelmemiz vaki oldu!
- İlk yıllarda söyleşilerde "İlk sözü kadınlara verelim" dediğimizde dahi erkek izleyiciler tepki ve gürültüleriyle sesimizi bastırırken, birkaç yıl sonra sorulsa da "Ben dinlemeye geldim" diyen hatta Trabzon'dan Sinop'a otostopla festivali izlemeye gelen erkek izleyiciler görmek, tanımak da vaki oldu.
- Cep delik, cepken delik, kendine ait bir cüzdan ne gezer halde, yine de festival işlerini ara vermeden -onmaz bir umutla- sürdürürken festivale bir hafta kala "Sadece kefen parasını ayırarak tüm birikimini" festivale aktaran kadınlarla -icrasız, kazasız- bu festivali dokuz yıl sürdürmek vaki oldu!
Daha da çok olmak dileğiyle
Gönendiklerimiz kadar keşkelerimiz de oldu; yapamadıklarımız, kendimizin-hayatın alışkanlıkları-alıştırmaya çalıştıklarına direnemediğimiz de ama işte dokuzuncu yıldayız...
Festivali hazırlayarak ya da katılarak vareden kadınları saymaya, hallerini, halleşmelerimizi, cebelleşmelerimizi, dayanışma hikâyemizi anlatmaya kalkışmıyorum bile. Ki başka kadınlar, benzer çabalar var her yerde, birinci ya da otuzuncu yılında...
Demem o ki tamam, "yapamazsınız, edemezsiniz, eşit değilsiniz, yetişemezsiniz" diyenler çoklar ama biz de hiç az değiliz... Daha çok olmak dileğiyle...
Not: Dokuzuncu festival yarın başlıyor, festivalle ilgili bilgi almak sizden artık: Filmmor sayfalarında tüm bilgiler mevcut...