Koç Üniversitesi yayınları arasından çıkan iki ciltlik Birkaç Arpa Boyu... 21. Yüzyıla Girerken Türkiye'de Feminist Çalışmalar kitabını elime ilk aldığımda, Şirin Tekeli'nin 23 Mayıs 2009 tarihinde Sabancı Üniversitesinde yaptığı konuşmayı anımsadım.
21-24 Mayıs 2009 tarihlerinde Sabancı Üniversitesinde, Hrant Dink anısına düzenlenen Anadolu ve Komşu Bölgelerinde Toplumsal Cinsiyet, Etnisite ve Ulus-Devlet konulu atölyedeki panellerden birisi de "toplumsal cinsiyet, etnisite ve feminist siyaset" üzerineydi.
Amargi'den, Diyarbakır KAMER'den, Kırkörük'ten ve Lambadaistanbul'dan konuşmacıların yer aldığı panele tartışmacı olarak katılan Şirin Tekeli, söze 1980'lerde feminizm terimini kullanırken yaşadıkları güçlüklere değinerek başlamıştı.
Bu giriş, panelde dile getirilenler ile 1980'ler arasındaki "birkaç arpa boyu"luk mesafeye dair de bir açıklama niteliği taşıyordu. Feminizm teriminin dahi sakınımlı olarak kullanıldığı 1980'lerden 2010'lara gelirken Kürt kadınların, başörtülü kadınların ya da lezbiyen feministlerin de sesleri duyulur olmuştu.
Belki bütün bu seslerin feminizm üst başlığı altında toplanması zordu ama aradan geçen zaman içinde, en azından kadınlara dair seslerin çoğullaştığı gerçekti. Bu çoğullaşma, 1980'lerde başlayan süreçten elbette ki kopuk değildi, aksine onun üzerinde, onunla etkileşim halinde şekillenmişti.
"Birkaç arpa boyu mesafe"den söz etmeyi mümkün kılan da bu bağdı zaten. Tekeli, konuşmasını aradan geçen zaman içinde yaşanan serüvene dair bir bilançoyla sürdürmüş, kazanımlardan, başarılardan, başarılamayanlar ve risklerden söz etmişti.
21. Yüzyıla Girerken Türkiye'de Feminist Çalışmalar da benzer bir dönemdeki paralel nitelikli birkaç arpa boyu mesafeye ışık tutuyor.
1970'lerin ikinci yarısından 2010'lara gelirken kadın çalışmalarında kat edilene. Serpil Sancar'ın derlediği eser, bir yandan 1970'lerin ikinci yarısından itibaren köşe taşı niteliği taşıyan kadın çalışmalarının yapıldığı alanlara, 2010'ların Türkiye'sinde yeniden bakıyor bir yandan da kadın çalışmalarının ve kadın hareketinin otuz yıllık serüvenini gözden geçiriyor.
Bu anlamda esaslı bir bilanço niteliği taşıyor.
Öte yandan derleme aynı zamanda yukarıda değinilen çoğullaşmayı da yansıtıyor. Nitekim başta, kadın çalışmaları açısından 1980'lerin en önemli derlemesi olarak niteleyebileceğimiz 1980'ler Türkiyesi'nde Kadın Bakış Açısından Kadınlar[1] olmak üzere 80'lerde ve 90'larda yayınlanan çalışmalarda yer almamış konuları da içeriyor.
Derleme, bu açıdan kadın hareketinde yaşanan çoğullaşma ve çeşitlenmenin akademik alandaki izdüşümünü de yansıtıyor.
"Hocaların hocası"
Türkiye'de kadın çalışmalarının yaklaşık otuz yıllık bilânçosunu çıkarmayı hedefleyen iki ciltlik Birkaç Arpa Boyu'nun Eylül 2011'de 90. yaş gününü kutlayan Nermin Abadan Unat'a armağan olarak hazırlanmış olması, derlemenin altı çizilmesi gereken önemli bir özelliği.
Zira "hocaların hocası" Nermin Abadan Unat, eserleriyle olduğu kadar kendi yaşamıyla da Türkiye'de kadın çalışmalarının gelişiminin, dönüşümünün ve çoğullaşmasının canlı bir örneğini oluşturuyor.
1979'da Mübeccel Kıray ve Deniz Kandiyoti'nin işbirliği ile alanında bir ilk olan Türk Toplumunda Kadın'ı[2] derleyen Abadan-Unat, halen Boğaziçi Üniversitesinde ders vermeyi sürdürüyor.
Bu arada "Cumhuriyet kadını" Nermin hocanın, 2011 yılının Şubat ayında, Diyarbakır Bağlar Belediyesinin düzenlediği Kadın Konferansının açılış konuşmasını yapmakla kalmadığını, konferansın ardından Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanının verdiği yemekte, Barış ve Demokrasi Partili (BDP) kadın vekillerle halay çektiğini de not düşmeli.
Derlemenin içeriği, bir bilanço olarak nitelenmesini sağlayacak ölçüde bir genişliğe ve zenginliğe sahip. Aralarında Türkiye'de kadına ilişkin en kıymetli çalışmalara imza atmış akademisyenlerle henüz akademik yaşamlarının başlarında olanların da bulunduğu otuzun üzerinde kadının katkı sunduğu eserde, Türkiye'de kadın çalışmaları alanı, çeşitli yönleriyle gözden geçiriliyor.
Son otuz yılda bu alanın temaları, bakış açıları, yapılmış çalışma ve araştırmalar, yazarlar ve görüşleri tartışılıyor.
Kadın tarihine ilişkin önemli makalelerin yer aldığı derlemede, ağırlıkla yer bulan alanlardan bir diğeri de kadın emeği. Tarih ve emek alanlarının yanı sıra, kadına yönelik şiddet, hukuk, kadınların insan haklarını koruma mekanizmaları, edebiyat, kadın biyografileri, medya ve sanatta cinsiyetçilik, kent, mekân ve beden üzerine yapılan çalışmalar da derleme de yer buluyor.
Kürt kadın hareketi ve dindar kadınlara dair makalelerin, "kimlik, inanç ve beden politikaları" bölümünde yer bulduğu derlemenin girişinde, istenmesine rağmen Ermeni ve diğer gayri Müslim nüfustan kadınlara dair bir çalışmayı derlemeye katmada yeterince başarılı olunamadığı belirtiliyor.
Kadın emeğine ilişkin makalelerin bulunmasına rağmen, kadınların özellikle son on yıl içinde emek hareketleri içindeki yerine odaklanan bir incelemenin bulunmayışı da eksiklik olarak değerlendirilebilir.
Ancak, bahsedilen eksiklikler, Birkaç Arpa Boyu 21. Yüzyıla Girerken Türkiye'de Feminist Çalışmalar'ın, Türkiye'de kadın çalışmalarına dair çıkarılmış önemli bir bilanço olma özelliğine halel getirmiyor.
Son olarak bu çalışmanın, Koç Üniversitesi'nin Türkiye'de kadın çalışmalarına ilişkin ilk yayını olmadığı da not düşülmeli. Daha önce de, 2010 yılında Türkiye'de Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları: Eşitsizlikler Mücadeleler Kazanımlar kitabı Koç Üniversitesi yayınları arasından çıkmıştı.[3]
Bu tür yayınların çoğalması sevindirici olduğu kadar anlaşılabilir de. Kadınların yaşamın çeşitli alanlarındaki var olma, müdahale etme ve kendi adına söz söyleme mücadelelerinin gelişimi, akademik entelektüel alanda da yansımalarını buluyor. (HÇ/ÇT)
[1] ŞirinTekeli'nin derlediği kitap 1990 yılında İletişim tarafından yayınlandı.
[2] Derleme 1979 yılında Türk Sosyal Bilimler Derneği tarafından yayınlandı.
[3] Hülya Durudoğan, Fatoş Gökşen, Bertil Emrah Oder ve Deniz Yükseker tarafından derlenen eser, 29-30 2008 tarihinde Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi'nde düzenlenen "Türkiye'de Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları: Eşitsizlikler, Mücadeleler, Kazanımlar" başlıklı konferansta sunulan tebliğlerden oluşuyor.