Müzik hayatımızın önemli bileşenlerinden ve vazgeçilmez unsurlarından biri. Bugüne kadar müzikle, müzik tarihiyle ilgili yayınlanan onlarca kitap bize müzikle ilgili bilmemiz gerekenlerle ilgili önemli ipuçları sağladı. Bu çalışmalara bir yenisi daha eklendi geçtiğimiz günlerde. Özgür Balkılıç isimli genç bir yazar tarafından kaleme alınan ve Tan Kitapevi Yayınları tarafından basılan, " Cumhuriyet, Halk ve Müzik" başlıklı, 1922-1952 yılları arası Türkiye'sinin müzik reformunu anlatmaya çalışan kitap da oldukça önemli bilgiler içeren çalışmalardan biri.
Dört bölümden oluşan kitabın ilk bölümünde yazar konuya girizgâh niteliğinde Erken Cumhuriyet döneminde milliyetçilik ve halkçılık konusunu irdeliyor. Türk tarih tezi ve Türk milliyetçiliğinin özcü boyutu başlıklarıyla dönemin eleştirisinin yapıldığı bölümde yazar şu tespite varıyor: " CHP'nin 1931 kongresinde vurgulandığı gibi müzik reformu kültürel devrimin en önemli boyutudur. Dönemin müzik politik hâkim anlatısına göre, Türkün yüksek kültürünün Osmanlı yönetimi altında çeşitli şekillerde zarar gördüğü iddia edilir. Benzer şekilde, 'yüksek ve soylu Türk müziğinin de Osmanlı müziği altında yabancılaşmaya uğradığı ve hatta yok olmak üzere olduğu belirtilir..."
Erken Cumhuriyet dönemi müzik politikaları başlıklı ikinci bölümde de yazar, bu dönem politikalarının ulus ve ulusal kültür inşa çabası üzerine oturduğu çabasından bahsederek anlatıyor konuyu. Kısaca müzik politikaları yeni kurulan devletten ve onun rejiminden bağımsız düşünülemez. Kurulan orkestralar, çalınan müzikler hep Batılı formlara uygun ama geleneksel Türk müziği çizgisinden ayrılmama şartını taşır. Çünkü yönetici elitin isteği bu yöndedir. Üçüncü bölümde ise türküler yani halk müziği tartışılıyor. Dönemin müzik reformcularının halk müziğini Türklerin gerçek müziği olarak baş tacı etmeleri ancak yine de Batılı müzikle sentez edilmesi fikri anlatılıyor. Çok kısaca değindiğim bölümlerde rejim müdahaleciliğinin daha sonra TRT'de kendini bulacak karşılığıyla şarkılar ve türküler tektipleştirilir, ruhundan arındırılır, özünü kaybeder... Tek bir sazla söylenebilen veya çalınabilen eserler belli bir forma sokulur.
Ulus devlet ışığında sanat
Bu değerli çalışmada genç Cumhuriyet'in müzik alanındaki tercih ve müdahaleleri ulus inşasına dair genel kuramsal tartışmalarla ilişkilendirilirken, dönemin ve ülkenin özgünlüklerinin de altı çiziliyor. Adnan Saygun, Muzaffer Sarısözen, Bela Bartok gibi isimlerden Halkevleri'nin tüm ülkeye yayılmış şubelerine kadar yeni bir müzik yaratmak için verilen uğraşın çelişkilerine, hayallerine, başarı ve başarısızlıklarına yer verilen kitap, bilinmeyen bir kesiti aydınlatmaya çabalıyor. Bu çalışmanın diğer değerli araştırmalar yanında yerini almasını ümit ediyorum çünkü konuyla ilgilenenler için önemli bir rehber kitap.(UB/EÜ)
* Cumhuriyet, Halk ve Müzik, Özgür Balkılıç, Tan Kitapevi Yayınları, 220 sayfa.