Oyunumuz Ya Da Tiyatro’nun sahneye koyduğu, Yuri Bykov’un yazdığı Enayi. Sahneye uyarlayanlar Bilgesu Kasapoğlu, Emek Dedeoğlu, yöneten Emek Dedeoğlu. Oyuncular; Ali Erdinç, Büşra Tut, Cenk Dost Verdi, Gökhan Bozkurt, Güliz Gündüz, Onur Soyal, Onur Şenol, Sanem Öge.
Oyunun yazarı Yuri Bykov aynı zamanda Enayi’nin filmini de yönetmiş. Film eleştirmenlerden övgülerle berber, çeşitli ödüller de kazanmış.
Bir tesisatçının, çağrıldığı binanın yıkılmak üzere olduğunu fark etmesi üzerine, binanın boşaltılmasını sağlamak için gerekli resmi mercilere başvurması sonrası olanları izliyoruz sahnede. Dima tesisat sorunu için gece çağrıldığı binanın cephesinde aşağıdan yukarıya oluşmuş derin çatlağı fark eder ve binayı incelediğinde binanın yıkılmak üzere olduğunu, binada yaşayan 820 kişinin hemen boşaltılması gerektiğini anlar. Bundan sonrası bürokrasinin kirli çarkları arasında kaybolan insan hayatının değeri.
Ortalığa saçılan kirli çamaşırlar
Belediye’den bir tanıdığı vasıtasıyla Belediye Başkanı ile görüşmeye çalışır. Belediye Başkanı o sırada bir kutlamadadır, konuklarına parti vermektedir. İşin ciddiyetini anlayınca misafirler arasındaki konuya dahli olabilecekleri de yanına alarak durumu anlamaya çalışır. Emniyet Müdürü, Bölge Sorumlusu, İtfaiye Şefi ile aralarında çıkan tartışmada bürokrasinin insan hayatına verdiği değeri çok net olarak görürüz. Daha birkaç yıl önce elden geçirildiği iddia edilen binanın bütçesinin aslında nereye gittiğini, neredeyse tüm üst düzey yöneticilerin evlerinin, hayat tarzlarının nasıl satın alındığını anlarız. Bütün kirli çamaşırlar ortalığa saçılır.
Herkesin seçimi farklı
Bir yandan 820 insanın ölümünün getireceği manevi sorumlulukla yüzleşirken, diğer yandan her şeyin bu hale gelişinin sorumlusu olmaları nedeniyle başlarına gelebilecekleri fark ederler. Ve bir karar vermeleri gerekmektedir. Sizce neyi seçecekler?
“Herkese yetecek kadar iyi bir hayat yok. İyi bir hayatı kardeş payı yapsan da bir şey düşmez. Herkes eşit derecede fakir olur.” Oyunun burjuvazi temsilcisi, belediye başkanının kocası, yaptıklarını böyle açıklar.
Buna karşın herkesin enayi olarak gördüğü,“bizim olmayan şeye ihtiyacımız yok” diyen Dima, karısı Maşa’ya bile derdini anlatamaz. “Hayvanlar gibi yaşıyoruz, hayvanlar gibi ölüyoruz çünkü birbirimiz için birer hiç kimseyiz!” diye haykırsa da sonuç değişmez. Dima da bir seçimle karşı karşıyadır.
Vicdanlı ve dürüst olmanın enayi olarak kodlanabildiği bir dünyada, sonuçları ne olursa olsun, her birimiz birer “enayi” olmadığımız sürece, muktedirlerce yaşamımızın sadece 3-5 kuruşla ölçüleceğini de bilerek tercihlerimizi yapmalıyız. Sizce de öyle değil mi? Dima belki de hepimize örnek olur.
"Enayi" henüz sahnelenmeye başladı. Kokuşmuş, yozlaşmış bürokrasi çarklarına direnen bir “enayi” izlemek için hala vaktiniz var. (BY/HK)
Künye:
Yazan: Yuri Bykov
Uyarlayanlar: Bilgesu Kasapoğlu, Emek Dedeoğlu
Yöneten: Emek Dedeoğlu
Dramaturji: Bilgesu Kasapoğlu
Prodüksiyon Amiri: Sevil Yılmaz
Dekor Tasarımı: Onur Soyal, Cenk Dost Verdi, Bilgesu Kasapoğlu, Emek Dedeoğlu
Müzik: Can Dedeoğlu
Işık Tasarım: Mustafa Karakoyun
Kostüm Danışmanı: Deniz Çağrı Bilgili
Afiş Tasarımı: Atilla Karabay
Oyuncular: Ali Erdinç, Büşra Tut, Cenk Dost Verdi, Gökhan Bozkurt, Güliz Gündüz, Onur Soyal, Onur Şenol, Sanem Öge