Gıda paketlerinde kullanılan çeşitli terimler bu gıdaların satış ve tüketimini etkiliyor mu? ABD’de pazar araştırmalarından elde edilen verilere göre evet, bu etiketlerde kullanılan bazı terimler satışlara doğrudan etki ediyor.
The Wastington Post gazetesinin web sayfasında yayımlanan habere göre özel bir şirket tarafından yapılan bir yıllık araştırma, gıda endüstrisinin bazı terim ve tanımlamaları ustalıkla kullanarak 377 milyar dolarlık satış hacmine ulaştığını ortaya koydu. Kazanç sağlayan bu gıda etiket terimleri oldukça uzun bir liste oluşturuyor.
Kullanılan bazı terimler belirli beslenme rejimlerine uymak zorunda olanlar için (Örneğin gluten içermeyen gıda) oldukça yararlı iken bazıları ise tamamen anlamsızlık içeriyor. Haberde bu anlamsız terimlere örnek olarak etiketlerdeki “doğal” kelimesi gösteriliyor ve atıfta bulunduğu araştırmada doğal terimi ile etiketlenmiş gıdaların satış değerinin yaklaşık 41 milyar dolar olduğu vurgulanıyor.
Gıda etiketlerinde kullanılan “doğal” teriminin Amerikan İlaç ve Gıda Dairesi (FDA) tarafından yapılmış net ve açık bir tanımının olmadığına değinilen habere göre etiketlerde kullanılan terimler hızla artarak çeşitleniyor. Kullanılan terim artışlarına bakıldığında “düşük glisemik” ve “GDO’suz” tabirlerinin kullanımının sırasıyla %30 ve %22 oranında arttığı izleniyor.
Türkiye'de gıda etiketi
Türkiye'de ise gıda etiketlerinde kullanılacak terim ve ifadeler ile etiketlerin genel özellikleri 23 Aralık 2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Türk Gıda Kodeksi Etiketleme Yönetmeliği kapsamında belirleniyor.
Yönetmeliğin amacı “son tüketiciye ve toplu tüketim yerlerine arz edilen gıdaların genel ve belirli özel etiketleme kurallarını, beslenme yönünden etiketleme kurallarını, tanıtımı ve reklâmına ilişkin belirli kuralları ve gıdalardaki beslenme ve sağlık beyanlarına ilişkin kuralları belirlemek” olarak ifade ediliyor. Yönetmelik etiketlerde yer alacak terimleri “beslenme ve sağlık beyanları” olmak üzere başlıca iki kategoriye ayırıyor.
Buna göre “gıdanın içerdiği enerji, besin öğeleri veya diğer öğeleri nedeniyle beslenme yönünden” belirli yararlı özelliklere sahip olduğunun belirtilmesi “beslenme beyanı”, gıda ya da bileşiminin büyüme, gelişme ve vücudun normal işlevleriyle ilişkili fizyolojik etkisinin tanımlanması ya da vücut fonksiyonlarını geliştirmeye veya sağlığı korumaya yardımcı etkisinin belirtilmesi ise “sağlık beyanı” olarak tanımlanıyor.
Etikette beslenme ve sağlık özellikleri
Yönetmeliğin altıncı bölümü beslenme ve sağlık beyanlarıyla ilgili esasları düzenliyor. Bu beyanların belirsiz, yanlış veya yanıltıcı olmaması ve diğer gıdaların beslenme yönünden yeterliliği ve/veya güvenilirliği konusunda şüpheye neden olmaması, belirli bir gıdanın aşırı tüketimini teşvik etmemesi gerektiği özellikle vurgulanıyor.
Yönetmelik ile kullanılacak beyan sözcükleri ve bunların hangi kriterlere gore kullanılacağı liste halinde belirleniyor. Kullanılabilecek terimler arasında örnek olarak şeker içeriği için “düşük/az”, “şekersiz” ve “ilave şeker içermez/şeker ilavesiz” terimleri kullanılabiliyor. Yönetmelikte çizilen çerçeveye gore bir gıda ürününe şekersiz diyebilmek için o ürünün katı halde ise 100 gramında sıvı halde ise de 100 mililitresindeki şeker miktarının 0.5 gramdan fazla olmaması gerekiyor.
“Doğal” ubaresi
Türk Gıda Kodeksi Etiketleme Yönetmeliği, gıda etiketlerinde “doğal” teriminin kullanımına ilişkin olarak da bir madde içeriyor. Yönetmeliğin 41.maddesine göre, “bir gıda, beslenme beyanı yapabilme koşullarını doğal bileşiminde bulunan bir besin öğesi veya diğer öğe ile karşılıyorsa” beslenme beyanının önüne “doğal olarak/doğal” ibaresi eklenebiliyor. Bu ifadenin de net ve açık olduğunu söylemek bir hayli zor.
ABD’de olduğu gibi Türkiye’de de gıda etiketlerinde “doğal” ifadesi belirsizliğini koruyor. (CIY/HK)