* Fotoğraf: Sezgin Pancar / AA - İskenderun / Hatay
"İçimizi acıyla dolduran görüntüleri, bizi umutla dolduran görüntüler takip ediyor. Kurtarma ekiplerinin insanüstü çabalarına tek kelimeyle saygı duyuyoruz. Yunanlar ve Türkler yan yana, hayat kurtarmak için birlikte savaşıyorlar. Yaptıkları için onlara minnettarız."
Bugün 10 Şubat 2023; Maraş'ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde yaşanan ve Türkiye-Suriye sınırının her iki yakasında binlerce yurttaşın hayatını kaybetmesine yol açan depremlerin beşinci günü.
Bu yazının hemen girişinde okuduğunuz sözler ise Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'e ait. Miçotakis, bu mesajı depremlerden bir gün sonra, 7 Şubat'ta sosyal medya hesabından Türkçe paylaşmıştı.
Maraş'ı sarsan 7,7 büyüklüğündeki ilk depremin hemen ardından uluslararası yardım çağrısında bulunan Dışişleri Bakanlığı'nın paylaştığı verilere göre, 9 Şubat saat 10.00 itibariyle Türkiye'ye yardım teklifinde bulunan 95 ülkeden 53'ünün arama-kurtarma ekipleri sahadaydı.
Bu ekiplerin arasında ise Adıyaman'da çalışmalara başlayan Ermenistan ekibinin yanı sıra Yunanistan ekibi de vardı.
Özellikle 7 yaşında bir kız çocuğunun enkaz altından çıkarılmasıyla mutluluk gözyaşları basına yansıyan Yunanistan ekibinin varlığı ve çalışmaları ise bize belki de her şeyden önce tek bir şeyi hatırlattı:
Siyasetçilerin kendi siyasi çıkarları için başvurmayı pek sevdikleri, hatta alışkanlık haline getirdikleri kutuplaştırıcı söylemlerin, saldırgan sözlerin, 'Bir gece ansızın gelebiliriz' minvalindeki tehditkar ifadelerin, söz konusu insan hayatı olduğunda pek de bir karşılığı yoktu.
İki halk bir kez daha "Düşman değil, komşuyuz" diyordu.
TIKLAYIN - Düşman değiliz diyoruz, sesimizi duyuyor musunuz?
İnsani yardım için toplam 5 uçuş yapılacak
Yunanistan'ın Ankara Büyükelçiliği'nin bianet ile paylaştığı bilgilere göre, Yunanistan Türkiye'nin uluslararası yardım çağrısının ardından Türkiye'ye yardım ve destek taahhüdünde bulunan ilk ülkelerdendi.
Ardından, Yunanistan'ın ilk kurtarma ekibi, Elefsina askeri havalimanından kalkan C-130 askeri nakliye uçağı ile depremin olduğu gün Adana'ya vardı ve kısa süre içinde buradan Hatay'a gönderildi.
21 itfaiyeci, iki arama-kurtarma köpeği ve bir özel üretim araçtan oluşan ilk Yunanistan ekibi, 7 Şubat'tan bu yana Hatay'da sahada.
Ekibe, Yunanistan Ulusal Acil Yardım Merkezi'nden (EKAB) bir itfaiye yetkilisi-mühendis, beş doktor ve kurtarma personelinin yanı sıra Yunanistan Deprem Planlama ve Koruma Örgütü Başkanı da eşlik ediyor.
Selanik'ten gelen ikinci Yunanistan kurtarma ekibi ise 8 Şubat günü geç saatlerde Adana'daki İncirlik Hava Üssü'ne vardı. 15 itfaiyeci, bir arama-kurtarma köpeği, üç kurtarma personeli ve bir mühendisten oluşan bu ekip de Hatay'daki çalışmalara katılmak üzere yola çıktı.
Yunanistan ekipleri, bugüne kadar 50 yaşlarında bir erkek, 7 ve 9 yaşlarında iki kız çocuğu, 15 yaşlarında bir oğlan çocuğu ve 20 yaşlarında bir genç kadın olmak üzere toplam beş kişiyi enkazdan sağ kurtardı.
Ankara'daki Yunanistan Büyükelçiliği'nden bir heyet de 8 Şubat'ta Yunanistan'ın sahadaki arama-kurtarma ekiplerinin çalışmalarına destek olmak için Hatay'a gitmek üzere Ankara'dan ayrıldı.
Ertesi gün erken saatlerde Yunanistan İklim Krizi ve Sivil Koruma Bakanı Christos Stylianidis, Adana'ya gönderilen sağlık malzemeleri ve insani yardımlara eşlik ederek Türkiye'ye geldi. Stylianidis'i Büyükelçi Mehmet Güllüoğlu ve beraberindeki resmi bir heyet karşıladı.
Büyükelçiliğin verdiği bilgiye göre, depremzedelere insani yardım ulaştırmak üzere Yunanistan'dan toplam beş uçuş gerçekleştirilmesi planlanıyor.
σας ευχαριστώ πολύ*
Dışişleri Bakanlığı'nın da hatırlattığı üzere, dünyanın onlarca ülkesinden binlerce arama-kurtarma personeli, 6 Şubat'taki Maraş depremlerinin ardından enkaz altında kalan yurttaşları kurtarmak ve hayatta kalanlara insani yardım sağlamak üzere Türkiye'ye gelmiş durumda.
Yunanistan da bu onlarca ülkeden biri. Dolayısıyla, tüm bunları yazmaktaki amacım Türkiye'den ya da dünyanın dört bir yanından gelen yardımları, destek ve taziye mesajlarını önemsizleştirmek değil elbette.
Öte yandan, özellikle son aylarda iki ülke arasında zaman zaman artan gerilimi hatırladığımızda ve bugün her iki ülke basınına yansıyanlara baktığımızda aslında bir yandan da siyasetin hayatımıza, yurttaşlar olarak hissedip düşündüklerimize ne kadar yabancı olabildiğini de görüyoruz.
Yunanistan devlet kanalında türküyle açılan bir yayın, ulusal basında çıkan "Hepimiz Türküz" ve "Dostlar hem gece, hem gündüz gelir" karikatürleri ve Yunanistan'ın Ankara Büyükelçiliği'nin paylaştığı bir mesaj:
"Büyükelçiliğimize her gün gönderdiğiniz teşekkür mesajları bizleri derinden etkiledi. Bu trajik anlarda, komşular ve arkadaşlar olarak yanınızdayız ve hayat kurtarmak ve etkilenenleri rahatlatmak için çabalarımıza katılıyoruz. Kalbimizin derinliklerinden Geçmiş olsun Türkiye!"
Bu dayanışma ve minnet duygusunun iki ülke arasında gerçek, kalıcı bir barışa giden yolu bu sefer açması dileğiyle:
*Hepinize çok teşekkürler. (SD)