Fotoğraf: Canva
*İlayda Dursun imzalı yazı ilk olarak psikologlar ve psikoloji öğrencilerinin kurduğu ve yazdığı "Yakın İlişkiler" sitesinde yayınlandı.
Dünyaya nasıl geldiğinizi merak edişinizi hatırlıyor musunuz? Ya da kız ve oğlan çocuklarının farklı genital organlara sahip olduğunu öğrendiğinizi? Tıpkı kuşların neden uçtuğunu ya da denizin neden tuzlu olduğunu merak ettiğiniz gibi kendi bedeninize dair oldukça doğal sorularınız vardı. Muhtemelen sorularınız değişerek ergenliğe geçtiğinizde de devam etti. Peki bilgi edinmek için hangi kaynaklara başvurdunuz?
Ya yüzeysel ya hiç
İletişim; ebeveynlerin çocuklarına fikirlerini, inançlarını, değerlerini, beklentilerini, bilgi ve deneyimlerini aktardıkları önemli bir yol olarak tanımlanıyor. Ebeveynlerin çocuklarıyla kurdukları günlük iletişimler; çocukların fikir, inanç ve değerlerinin önce ergenliğe sonra da yetişkinliğe geçişlerinde çok kritik bir rol oynuyor. Birçok ebeveyn, çocuklarıyla cinsellikle ilgili konuşmak istemesine rağmen bunu ya yüzeysel bir seviyede yapabiliyor ya da hiç yapamıyor. Bunun sebebi ise iletişim becerilerinin veya bu konudaki bilgilerinin yeterli olmaması ya da kendilerini cinsellik hakkında konuşurken rahat hissedememeleri oluyor. Cinsel iletişim; cinsel değerler, inançlar, beklentiler ve bilginin çocuk ve ebeveyn arasında konuşulması olarak tanımlanıyor.
Yapılan bir çalışmaya göre, ebeveynlerin iletişime açık, iletişim becerileri güçlü ve cinsellik hakkında konuşmak konusunda rahat oldukları durumda cinsellik hakkında konuşmak çocuğun cinsel hayatındaki riskleri azaltmada önemli rol oynuyor. Bunun yanı sıra, demografik özellikler de ebeveyn çocuk arasındaki cinsel iletişimi etkiliyor. Örneğin, ebeveynin ve çocuğun cinsiyeti bu özelliklerden bazıları. Anneler çocuklarıyla cinsel konular hakkında konuşmaya babalardan daha çok meyil gösteriyor. Anneler oğullarından çok kızlarıyla, babalar ise kızlarından çok oğullarıyla cinsellik hakkında konuşmayı tercih ediyor. Çalışmalar, çocuğun yaşının da cinsel iletişimi ön görebileceğini gösteriyor.
Güvenli cinsel pratik
Ebeveynlerin iletişimi, çocuklarının güvenli cinsel pratikleriyle ilişkili bulunuyor. Amerika'da yapılmış bir araştırmaya göre; ergenlik dönemindeki çocuklar arasında, anne ve babalarından cinsellik hakkında bilgi edinenlerin diğer çocuklara kıyasla daha az partnerle cinsellik yaşadıkları görülüyor. Aynı zamanda anne-babadan cinsellik hakkında bilgi edinmek ile prezervatif kullanımı arasında pozitif bir ilişki bulunuyor. Bunlara ek olarak, bazı çalışmalara göre ebeveyn-ergen iletişimi, istemsiz gebelikleri azaltabiliyor.
Bu olumlu verilerin yanında; ebeveyn ve çocuk arasında kurulan cinsel iletişimin çoğu zaman zor, tuhaf ya da utanç verici olarak algılandığı görülüyor. Cinsellik konusu, aile içinde konuşulan, para ya da eğitim gibi gündelik konulara kıyasla daha farklı kalıyor, çünkü bu konu daha az açıklıkla konuşuluyor. Dolayısıyla gençler, cinsellik hakkındaki bilgilerin genellikle açığa vurulmaması gerektiğine inanıyor. Bunun bir sonucu olarak da kendi özel alanlarını korumak için cinsellik ile ilgili konulardan kaçınıyorlar. Ebeveynler de bu konuyu çocuklarıyla konuşmakta zorlanabiliyorlar. Güçlüklere rağmen, ebeveyn-çocuk arasındaki cinsel iletişim, gençlerin cinsel davranışlarını etkiliyor ve onları yetişkinlikteki yakın ilişkilerine hazırlıyor. Bazı ebeveyn-çocuk ilişkilerinde cinsellik hakkındaki bilgilerin aktarımı oldukça rahat iken bazılarında daha zor olabiliyor. ABD'de yapılmış bir çalışmaya göre, 13-19 yaşları arasındaki genç kızların %20'si ebeveynleriyle cinsellik hakkında konuşmayı çok kolay ve rahat bulurken yüzde 46'sı cinsellik hakkında konuşmanın genelde kolay olduğunu ama çok rahat olmadığını, yüzde 14'ü hiçbir zaman kolay ya da rahat olmadığını, yüzde 20'si ise ebeveynleriyle cinsellik hakkında hiç konuşmadıklarını söylüyor.
Kaygı
Başka bir çalışma ise ebeveynlerin üçte ikisinden fazlasının cinsellik hakkında çocuklarıyla konuşurken utanç duyduklarını gösteriyor. Aynı zamanda bu ebeveynler, konunun çocuklarının gelişimlerine uygun olup olmadığı konusundaki kaygıları nedeniyle iletişim kurarken güçlük yaşıyorlar. Uzmanlar, özellikle bu konuda zorluk yaşayan ebeveynlerin profesyonellere danışmasının ya da bu konuda hazırlanmış güvenilir kitapları okumasının bu kaygı seviyesini azaltabileceğini belirtiyorlar.
Çocuklar ve ergenlerle yaşlarına uygun bir şekilde cinselliği konuşmanın ve onlara bilgi aktarımı yapmanın öneminden bahsettik. Çocukların ya da ergenlerin bu konuda kendileri soru sormasalar bile cinsellik eğitimi alma hakları olduğunu biliyoruz. Bahsettiğimiz verilerin hepsi yurtdışındaki araştırmalardan alındığından sonuçlar Türkiye ile birebir uyuşmasa da, . cinsellik eğitiminin gerekliliği ve yararları hâlâ geçerli. Bu konu hakkında yazmaya devam edeceğiz. Takipte kalın!
(İD/AÖ)