Artık büyükler, çocukları kendi çıkarları için kullanmaktan vazgeçsin, artık çocuklar istismar edilmesin. Bırakın da çocuklar hangi "taraf"ta yer alacaklarına kendileri karar versin, çocukları devlet büyütmesin, çocuklar kendileri büyüsün...
Birgün gazetesinin haberine göre Şırnak Emniyet Müdürlüğü "gönüllü polis" uygulaması başlattı. Emniyet Müdürlüğü'ne yapılan "okul gezisi"ne Gazipaşa İlköğretim Okulu'nun 8. sınıfta okuyan en başarılı 50 öğrencisi katıldı. Yetkililer "gezi"de öğrencilere "gönüllü polis kartı" verdi ve onlardan Şırnak'ta yapılan toplumsal gösterilere katılarak notlar almalarını istedi.
Hani "çocukların yüksek yararı"nı gözetecektik?
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'ne (ÇHS) taraf devletler yaptıkları uygulamalarda "çocukların yüksek yararı"nı gözetmek zorunda. Hatırlatmakta fayda var; çocukların toplumsal gösterilere katılıp, gördüklerini polislerle paylaşmalarında kendi yararları söz konusu değil. Çok açık ki, bu durumda polis sadece kendi "yüksek yararı"nı hesaba katmakta.
Uygulamanın bir diğer boyutuysa rahatlıkla yapılabilecek bir tahmin... Çocuklara "İşsiz kalırsanız bize gelin" diyen emniyet yetkilileri çocukları sigortalı çalıştırmayacak, çocuklara dayatılan "iş"in karşılığında bir ücret ödemeyecek. Öyle ya neticede çocuklar "gönüllü" çalışacak...
Halbuki ÇHS'ye göre Taraf Devletlerin özellikle şu önlemleri almaları gerek:
- İşe kabul için bir ya da birden çok asgari yaş sınırı tesbit ederler;
- Çalışmanın saat olarak süresi ve koşullarına ilişkin uygun düzenlemeleri yaparlar.
- Bu maddenin etkili biçimde uygulanmasını sağlamak için ceza veya başka uygun yaptırımlar öngörürler.
Çocuklar boş zamanlarını toplumsal gösterilerde mi geçirmek ister?
Çocuklara dayatılan görevin bir diğer sonucuysa temel haklarından olan oyun hakkından mahrum kalmaları. Oysa çocuklara toplumsal gösterilerde "casus"luk yapmak değil, okul dışında kalan zamanlarında oyun oynamak daha çok yakışır.
Türkiye'nin uygulamakta çekingen davrandığı ÇHS'nin 31. maddesi de şöyle der:
"Taraf Devletler çocuğun dinlenme, boş zaman değerlendirme, oynama ve yaşına uygun eğlence (etkinliklerinde) bulunma ve kültürel ve sanatsal yaşama serbestçe katılma hakkını tanırlar.
Taraf Devletler, çocuğun kültürel ve sanatsal yaşama tam olarak katılma hakkını saygı duyarak tanırlar ve özendirirler ve çocuklar için, boş zamanı değerlendirmeye, dinlenmeye, sanata ve kültüre ilişkin (etkinlikler) konusunda uygun ve eşit fırsatların sağlanmasını teşvik ederler."
Ne yana baksak bir hak ihlali
Şırnak'taki emniyet yetkilileri madde bağlamında değerlendirildiğinde maddenin neresinden tutsak bir hak ihlali karşımıza çıkıyor:
Çünkü çocuklar yaşlarına uygun bir etkinliğe yönlendirilmiyor, çocuklar serbestçe davranamıyor, çünkü Türkiye'de yaşayan çocukların tümü değerlendirildiğinde eşit fırsatlar Şırnak'taki öğrencilere sağlanmıyor, çocukların katılım hakkına saygı duyulmuyor...
Öyleyse tekrar edelim:
Yetkililer ellerini çocukların üzerinden çeksin! (GG/TK)