Çizim: Çınar Ilgaz
Klorpirifos tarımsal üretimde böcekleri öldürmek için kullanılan pestisitlerden yani tarım zehirlerinden biri. Dünyanın en büyük çok uluslu şirketlerinden biri olan DowDuPont tarafından üretiliyor ve 1965 yılından bu yana kullanılıyor.
Pestisitler kullanıldıkları ürünlerde kalıntı bırakır. Bu kalıntıları içeren gıda maddelerinin yenmesi ile alınan doza bağlı olarak akut ya da kronik çeşitli sağlık sorunları ortaya çıkar.
Genellikle bir zehirli kimyasal maddenin vücuda giren miktarı arttıkça yol açtığı sağlık zararının da artacağı kabul edilir.
Ancak bazı tarım zehirlerinin yol açtığı sağlık zararı doza bağlı değil; yani alındıkları doz ne kadar az olursa olsun sağlık zararı oluşturabiliyorlar. Klorpirifos da böyle bir zehirli maddedir.
Klorpirifosun genotoksik ve nörotoksik olduğunu gösteren çok güçlü kanıtlar var ve bu nedenle de kullanılmasının yasaklanmasına dair tartışmalar da uzun süredir gündemde.
Genotoksik genleri olumsuz etkileyen, gen hasarına yol açan demektir.
Genotoksik kimyasal maddeler teorik olarak tek bir molekülle dahi genetik malzememizde hasar yaratabilir. Bu nedenle genotoksik etkili kimyasal maddelere gıdalarda ya da sularda aşmaması gereken bir eşik değer ya da bir limit değer konulamaz. Bu tip kimyasalların kullanılmasının bütünüyle yasaklanması gerekir.
Nörotoksik etki ise sinir sisteminin gelişiminde ve işleyişinde hasar yaratan demektir.
Nörotoksik etkili kimyasal maddeler bebek (anne karnındaki bebekler dahil) ve çocuk gelişimde yol açtıkları çeşitli zararlar nedeniyle çok önem taşır. Bu tip kimyasal maddelerin de kullanılmaması gerekir.
2016 yılında bazı gıda ürünlerinde kullanımı yasaklansa da klorpirifos ülkemiz tarımında hala kullanılıyor. İhraç ürünlerinde en çok tespit edilen tarım zehrinin klorpirifos olması bu iddiamı destekleyen bir kanıt sunmaktadır.
2018 yılı Ocak ayı ile 2019 yılı Ağustos ayı arasında ülkemizden Avrupa Birliği (AB) ülkelerine ihraç edilen ancak birlik üyesi ülkelerde yapılan gıda kontrollerinde tarım zehri kalıntısı çıktığı için ülkemize geri gönderilen gıda ürünlerinin %25’inde klorpirifos tespit edildi. Bir başka deyişle ülkemizden AB’ye ihraç edilen her dört gıda ürününden biri klorpirifos zehri kalıntısı içerdiği için ülkemize iade edilmektedir.
Yeşilbiber, limon, domates, ayva ve nar klorpirifos kalıntısı tespit edilen ürünler.
Klorpirifos konusunda daha önce bianet’te çok sayıda yazı yazmıştım. Ancak Meclis gündemine de girmesine ve son üç yıldır çeşitli tartışmalara yol açmasına rağmen ülkemizde klorpirifos kullanımı ne yazık ki sonlandırılmadı. Tarım ve Orman Bakanlığı bu konuda çok gevşek davrandı.
Benzeri bir gevşeklik AB için de söz konusu. AB’nin gıda güvenliği politikalarının klorpirifos gibi nörotoksik etkili kimyasal maddeler söz konusu olduğunda çok yetersiz olduğu ve koruma sağlayamadığı dile getiriliyor.
Klorpirifos Avrupa Birliği ülkelerinde şu sıralar yeniden gündemde.
Avrupa Birliği Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklama ile tarımda klorpirifos kullanılmasının 2020 yılı Ocak ayından itibaren bütünüyle yasaklanmasının söz konusu olabileceğini açıkladı. Bu iyi ama çok gecikerek alınmış bir karar.
Değerlendirme süreci henüz tamamlanmamasına rağmen Avrupa Komisyonu EFSA'dan klorpirifosun insan sağlığına olan olumsuz etkilerini belirlemek amacıyla yaptığı değerlendirmeden elde ettiği sonuçlar hakkında bir açıklama yapmasını istedi. Bunun üzerine EFSA, klorpirifosun olası genotoksik etkilerinin yanı sıra, gelişim sürecindeki çocuklarda nörolojik sistem üzerindeki olumsuz etkilerinin de (nörotoksik etki) tıbbi çalışmalardan gelen verilerle desteklendiğini açıkladı.
Bu tespit klorpirifos için güvenli bir eşik değerin ya da maruz kalma seviyesinin ayarlanamayacağı anlamına gelir. Bir başka deyişle gıdalarda klorpirifos kalıntısı için aşılmaması gereken bir limit değer konulamaz, klorpirifos kalıntı miktarı ne kadar az olursa olsun sağlık için zararlı olacaktır.
Bu durumda klorpirifos kullanımının bütünüyle yasaklanması gerekmektedir.
Son anda pestisit üreten şirketlerin lobi faaliyetleri nedeniyle klorpirifos kullanım süresi tekrar uzatılmazsa 2020 yılı Ocak ayından itibaren Avrupa Birliği ülkelerinde klorpirifos kullanımı yasaklanacaktır.
Bu yasağın ülkemizde şimdiden uygulamaya konması için AB’den çıkacak bir kararı beklemeye gerek yok.
Bebek ve çocuk sağlığı için çok olumsuz etkilere sahip klorpirifos kullanımı ülkemizde derhal ve bütünüyle sonlandırılmalıdır. Tarım ve Orman Bakanlığı piyasada satılmakta olan klorpirifos içerikli tarım zehirlerini toplatmalıdır. (BŞ/DB)